MERSİN - Tarsus'ta Kürt kentlerinde sokağa çıkma yasakları protestosunda evine giderken vurulan 13 yaşındaki Davut Özer'in de soruşturma dosyası "Daimi arama kararı" ile faili meçhul dosyalar arasında yerini aldı. Avukatı Yılmaz Talay, olay yerinde hala keşfin yapılmadığını söyledi.
Mersin'in Tarsus ilçesinde 22 Aralık 2015'te Kürt illerinde yaşanan sokağa çıkma yasaklarının protesto edildiği sırada ablasını almaya giderken vurulan 13 yaşındaki Davut Özer'in soruşturma dosyasına da "Daimi arama" kararı verildi. Gizlilik kararı konulmayan ender dosyalar arasında yer alan Özer'in soruşturmasında Tarsus Cumhuriyet Savcısı Mahmut Bora Ekici tarafından verilen "Daimi arama" kararında dikkat çeken ifadeler yer aldı.
'13 YAŞINDAKİ ÖZER PKK/KCK ÜYESİ YAPILDI'
Daimi kararda Davut Özer "faili meçhul" olarak nitelendirilirken, Bestanuçe.info isimli haber sitesinde "Karayılan: Gelecek Kürt halkının olacaktır ve Amed Halk İnisiyatifi: Abluka kalkana kadar süresiz eylemdeyiz" haberleriyle örgüte müzahir gruplara talimat verildiğini kaydetti. Devamında 20, 21,22 ve 23 Aralık'ta ilçe genelinde muhtelif mahallerde güvenlik güçlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına, sivil vatandaşlara ve araçlarına, kolluk güçlerine, olaylara müdahale edenlere molotof, silah ve el yapımı patlayıcılarla saldırılar yapıldığını belirterek, "22 Aralık gecesi Fahrettinpaşa Mahallesi'nde hemzemin geçitte eylem olduğu ve burada silahla bir kişinin yaralandığı bilgisinin geldiği, kişinin Davut Özer olduğu, Özer'in PKK/KCK üyesi olduğu ve tedavi altına alındığı" yer aldı.
'ÖZER'İN ÖLÜM HABERLERİ ÖRGÜT ÜYESİ OLMASININ KANITI'
Ölü muayene işlemlerinin savcılık tarafından yapıldığı belirtilirken, elinden bir mermi çekirdeğinin çıkartıldığı ve bunun kayıt altına alındığı yer aldı. Özer'in 23 Aralık'ta defin işlemleri sırasında PKK/KCK bayrakları, flamalarıyla cenaze töreni organize edildiği beyanlarının yer aldığı kararın devamında ise şu ifadeler yer aldı: "PKK/KCK örgütü lehine sloganlar atıldığı ve diğer faaili meçhul eylemcilerin şiddet içerikli örgüt propagandası yaptığı ayrıca yine PKK/KCK yayın organları tarafından, ölen Davut Özer'in şehit ilan edildiği ve haber yapıldığı bunların dosya soruşturma aşamasında tespit tutanaklarıyla mevcut olduğu ve tüm bunlar göz önüne alındığında ölen Davut Özer'in PKK/KCK örgütü üyesi olduğunun sabit olduğu."
'ADANA KRİMİNALDE ARŞİV YOKMUŞ'
Savcılık Adana Kriminal Laboratuvarı'ndan gelen tutanak bilgilerine de yer verirken, merminin 7.62 mm çapında olduğu ancak Adana'da "Silahlı Tespit Edilemeyen Olaylar Arşivinde" yalnız mermi çekirdeklerine ait bölüm bulunmaması nedeniyle geri iade edildiği yer aldı. Ankara Kriminal Laboratuvarı'na gönderilen mermi çekirdeğinin incelenmesinin ardından şunlar tespit edildi: "Mermi çekirdeğinin 7.62×39 mm çapında olan fişeğin uzun namlulu (Kalashnikov) benzeri silahlarda kullanıldığı tespit edilmiştir. Mermi çekirdeğinin namlusu içerisinde yiv-set bulunan çapına uygun bir silah ile istismal edildiği tespit edilmiştir. Kovanların geçmişe yönelik karşılaştırılması esasına dayanmaktadır. Bu nedenle 7.62 mm mermi çekirdeğinin geçmişe yönelik faili meçhul karşılaştırılması yapılmamıştır. "
'ŞÜPHELİ OLAYLAR BİLDİRİLDİĞİNDE TESPİT EDİLEBİLİR'
Karar da mermi çekirdeğinin Jandarma Polis Kriminal Laboratuvarı'na da gönderildiğine yer verilirken, laboratuvar sonucunda ise yine merminin silahı tespit edilemedi. Laboratuvardan gelen raporda ise şunlar yer aldı: "Makroskopta yapılan inceleme sonucunda namlusunda sağa döner dört adet yiv-set bulunan çapına uygun silahtan atıldığı tespit edilmiştir. Mermi çekirdeği ve Jandarma Atıldığı Tespit Edilemeyen Mermi ve Çekirdeği Arşivinde bulunan ve büyük bir çoğunluğu deforme vaziyette olan suç konusu mermi çekirdeğinin uzun zaman alacağından makroskopta bu yönde bir karşılaştırma yapılmamıştır. Ancak irtibatlı olabileceği şüphenilen olayların bildirilmesi halinde karşılaştırma yapılacaktır."
'YİNE SİLAH TESPİT EDİLEMEDİ, DAİMİ ARAMA'
Kararın devamında ise "Dosyamız arasına alınan gerek Adana Polis Kriminal Laboratuvarı, Ankara Polis Kriminal Laboratuvar Müdürlüğü gerekse Jandarma Kriminal Polis Laboratuvarından alınan her üç raporda da faili meçhul şüphelinin tespitinin yapılamadığı ayrıca olayın araştırılmasına yönelik yapılan kolluk araştırılmalarının devam ettiği ancak bu aşamada faili meçhul şüpheli ya da şüphelilere ulaşılmadığından dosyanın daimi arama kararı alınmıştır" ifadelerinin yer alması dikkat çekti.
'SORUŞTURMADA ÇELİŞKİLİ BEYANLAR VAR'
Davut Özer'in avukatı aynı zamanda İnsan Hakları Derneği Tarsus Şube Başkanı Yılmaz Talay, Özer'in dosyasının çok karmaşık bir dosya olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Davut Özer olaylar sırasında eylemcilerle polis arasında bulunan bir yerde yaşamını kaybetti. Eylemlere katılmamıştı. Tazminat için İdare Mahkemesi'ne başvurduğumuzda soruşturma dosyasını referans aldığında Özer'inde eylemelere katılan gençler arasında yer aldığı ifade edildi. Hem soruşturma dosyasına hem de emniyet tarafından hazırlanan fezlekelere bakıldığında çok çelişkili kendi beyanları var. Bazı yerlerde Özer'in eylemciler arasında yer aldığı bazı yerlerde ise arada yaşamını yitirdiği belirtiliyor."
'HUKUKİ MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR'
Özer'in yaşamını yitirmesinin en önemli delilinin vücudundan çıkan ve ölümüne neden olan kurşunun sol elinde kalması olduğunu dile getiren Talay, soruşturma aşamasında yaptıkları birçok talepte bir sonuç alamadıklarını kaydetti. Tüm soruşturma aşaması boyunca merminin hangi silahtan çıktığı silahın kime ait olduğunun tespit edilemediğine dikkat çeken Talay, "Biz burada Davut'un faillerini bulmak istiyoruz. Eğer faili polisse de bulunsun eylemciler arasında olan biriyse de bulunsun istiyoruz. Son aşamada merminin hangi silahtan çıktığının araması devam ediyor. Dosya daimi arama birimine gönderildi. Konu ile ilgili arama ve araştırma devam edecek ama çok sonuç alınabilecek bir aşama değil. Yapılması gereken tüm hukuki girişimlerde bulunacağız. Faillerin bulunması için mücadeleye devam edeceğiz. Daimi arama birimine gönderilmesi hukuki mücadele vermeyeceğimiz anlamına gelmiyor" ifadelerinde bulundu.
'HALA OLAY YERİNDE KEŞİF YOK'
Soruşturma savcısının hala olay yerinde keşif yapmadığını da kaydeden Talay, keşfin yapılmamasının temel nedeninin olayların sürekli meydana geldiği ve bu yüzden güvenlik kaygısı ile olay yeri incelemenin yapılmadığını ifade ederek, "Bu bize çok makul gelen bir açıklama değil. Devlet her yerde her şekilde müdahale edebiliyorsa, her yerde her şekilde araştırmasını da yapabilmeli ve delilleri toplayabilmelidir" dedi. Özer'in ne şekilde, hangi silahla vurulduğunun bulunması için keşfin önemli olduğunu ayrıca vurulma şeklinin de keşif ile açığa çıkacağını ve olayın bir nebzede olsa aydınlatılmasını sağlayacağını kaydeden Talay, "Davut kolluk ile eylemciler arasında vuruluyor bu da ancak keşif ile belirlenebilir" diye konuştu.
'BİR YERDE FAİLİ MEÇHULE BIRAKILDI'
Dosyaya "daimi arama kararı" verilmesinin en önemli sebebinin ortada olan mermi çekirdeği olduğunu dile getiren Talay, mermi çekirdeği olmadığı takdirde dosyanın takipsizlikle sonuçlanabileceğini hatırlatarak, "Aslında bir yerde baktığınızda bu faili meçhul demek yani daimi aramalar dosyaları faili meçhuldür. Ama biz vereceğimiz hukuki mücadeleyle dosyanın faili meçhul bırakılmasına izin vermeyeceğiz" ifadelerinde bulundu.