ANKARA - 20 Temmuz’da startı verilen operasyonlarla 1 Kasım seçimlerinde sonuç elde eden AK Parti hükümetinin, referandum sürecinde de olası “Kandil operasyonu” ile hedefine ulaşmayı planladığı belirtiliyor. Bu operasyonun “Bab çıkmazı”na ve MHP tabanını bağlamaya da iyi geleceği düşünülüyor.

Türkiye’nin Ağustos ayı içerisinde başlattığı “Fırat Kalkanı Harekatı”nın Bab’ta sıkışması farklı tartışmaları beraberinde getirdi. Cerablus operasyonunda, DAİŞ’in direnmeyerek “geri çekilme” seçeneğini seçmesi, “TSK’nin kısa sürede örgütün belini kırdığı” yönünde propagandanın argümanı yapıldı. DAİŞ’in “kıyamet savaşlarının yaşanacağını” belirttiği Dabık’ta varlık gösterememesiyle vites büyüten Türkiye, “Bab’tan sonra Mimbic ve Rakka var” şeklinde hedef belirledi.

Ancak TSK ve destekli grupların Bab sınırına yaklaşması hesapları alt üst etti. DAİŞ’in Cerablus, Dabık’taki yaklaşımlarının aksine direnç göstermesi ve TSK’nin ağır kayıpları, sahadaki gelişmelerin farklı bir şekilde seyretmesini de beraberinde getirdi. Bu gelişme, zaten Türkiye’nin Suriye’ye girmesini kabullenmeyen kamuoyunda da “Bab bataklığında kurtulma” tartışmalarını gündeme getirdi.

AÇIKLAMALAR NE ANLAMA GELİYOR?

Yetkilerin Bab operasyonu öncesi ve sonrasında yaptığı açıklamalar da operasyonla ilgili resmi kaygıları dışa vurur nitelikte. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 23 Aralık’ta Bab ile ilgili kullandığı “Bakınız El Bab... Birileri kurusıkı atıyor. Dünyayı biz mi kurtaracağız? İşte şimdi El-Bab neredeyse hallolmak üzere, kuşatılmış vaziyette bitti bitiyor ve silahlı kuvvetlerimiz Özgür Suriye Ordusuyla beraber orayı da hallediyor" diyerek, operasyonda sona gelindiği ifade etmişti. Zaten öncesinde de, operasyonun en kısa sürede biteceği açıklanmıştı. Ancak Erdoğan’ın bu açıklamayı yapmasının üzerinden 40 günlük bir zaman geçmesine rağmen TSK ve ÖSO aynı hattan ileriye gidemedi. Operasyonun Bab kent merkezine yakınlaşmasıyla birlikte asker kayıpları da Bab’ın Cerablus gibi sessiz bir şekilde “teslim edilmeyeceğini” gösteriyordu. Her gün gelen ölüm haberleri operasyonun da seyrini değiştirdi.

‘BİTTİ BİTİYOR’DAN ‘DERİNE İNMEME’YE

Bu durum Türkiye’deki söylemlerde farklılaşmaya ve “Bab’ta ne işimiz var” tartışmalarını beraberinde getirmeye başladı. Afrika gezisi dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da “El Bab'da bundan sonraki süreçte süratle mesafe almak suretiyle oradaki işi bitirmek, daha derinliğine gitmemek lazım" ifadelerini kullanmıştı. Erdoğan’ın bu açıklamalarından sonra Bab’ta DAİŞ’e karşı görülür bir ilerleyiş kat edilemedi.

Bununla birlikte kenttin güneyinden harekete geçen Suriye güçleri ise hem batı hem de güney hattında 8 kilometre kadar kentte yaklaştı ve buradaki çatışmalar da halen devam ediyor.

GENELKURMAY İLK İŞARETİ VERMİŞTİ

Ayrıca kısa süre önce Genelkurmay Başkanlığının Bab operasyonuna ilişkin yaptığı ve basın kuruluşlarının “Son dakika” geçtiği açıklamada, bir yandan “DAİŞ’in Bab’daki mevzileri tahkim etmeye başladığı” bilgisi paylaşılırken, öte yandan DAİŞ’in “EBab’tan çekileceği” iddialarına yer verilmişti. Genelkurmay’ın açıklaması, Ankara kulislerinde tersinde bir okumayla, “Acaba bu Türkiye’nin olası bir Bab’tan çekilmesini gerekçelendirmeye yönelik bir hamle mi?” şeklinde değerlendirilmişti.

OPERASYON REFERANDUM KAMPANYASININ BİR PARÇASI

Türkiye’nin Bab konusunda söylem değişikliğinin de sahaya yansıyarak, “daha fazla derine inilmemesi” söylemi de Genelkurmay açıklamasını tamamlıyor. Türkiye’nin Bab’tan ya gerekçelendirerek ya da sessiz sedasız çekileceği yorumları yapılırken, referandum sürecinde, “terörle aktif mücadele” görüntüsü yaratmak ve OHAL ile birlikte “savaş ve Olağanüstü Hal” koşullarının varlığını pekiştirmek için başka türlü operasyonların olabileceği belirtiliyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun daha önce ifade ettiği, “Bahar’da PKK’yi bitireceğiz” şeklindeki beyanları da, bu yönlü bir stratejiye işaret ediyor. Zaten 1 Kasım’da yapılan seçimlere “operasyon koşullarında” gidilmiş olması da bu durumu güçlendiriyor.

MHP TABANINA OYNANACAK

AK Parti hükümetinin referandum sürecinde özellikle MHP tabanındaki “Hayır” tavrına oynamak amacıyla Kandil’e dönük bir operasyon seçeneği üzerinde uzun süredir masada çalışıldığı belirtiliyor. Başbakan Binali Yıldırım’ın da Federal Kürdistan Bölgesi’ne gerçekleştirdiği ziyarette bu seçeneğin gündeme geldiği ve yetkililerce bu yönlü tartışmaların yapıldığı basına yansıdı.

Türkiye’nin Bab’da içerisine düştüğü çıkmazda imajını tazelemek için ve referandum sürecinde de milliyetçi kesime bir “jest” niteliğinde olacak bir operasyon yeniden gündeme getirildi.

Hayri Demir - dihaber