Kurt: Demokrasi ve insanca yaşam mücadelesi kazanacak 2017-04-22 13:08:43 ANKARA - Genel kurulda konuşan Tarım Orkam-Sen Genel Başkanı Hamit Kurt, “Bir avuç elitin sınırsız ihtiyaçları uğruna halklara nasıl zulüm edildiğini görüyoruz. Er ya da geç demokrasi ve insanca yaşam mücadelesi kazanacak” dedi. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Tarım ve Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Sendikası (Tarım Orkam-Sen) 6’ncı Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Akar Otel’de gerçekleştirilen ve iki gün sürecek kurula Türkiye’nin birçok ilinden üyeler katıldı. Kurula KESK Eşbaşkanları Lami Özgen ve Şaziye Köse, konfederasyona bağlı sendika başkanları, HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ile birçok demokratik sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Kurulun gerçekleştiği salonda “Jin Jiyan Azadi”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği” ile “Güvenceli İş, Güvenli Gelecek” yazılı pankartlar asıldı. Kurulda önce divan seçimi yapıldı. Ardından eşitlik ve özgürlük mücadelesi için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. ‘HÜKÜMETİN SALDIRISI TÜRKİYE’Yİ BİR CENDEREYE SOKMUŞTUR’ Açılış konuşmasını yapan Tarım Orkam-Sen Genel Başkanı Hamit Kurt, egemenler tarından ekonomik kaynakların nasıl paylaştığının mağduru ve tanığı olduklarını ifade ederek, “Bir avuç elittin sınırsız ihtiyaçları uğruna Ortadoğu halklarına nasıl zulüm edildiğini görüyoruz. Rojava halkı bu süreci 3’üncü Dünya savaşı olarak nitelendirerek kendi demokrasi modelleri için mücadele ediyorlar. Bu tüm Ortadoğu halklarının mücadelesidir. Hükümetin tüm toplumda muhalefeti baskı altına alması, Kürt halkına yönelik saldırıları ve ekonomideki liberal politikaları ülkeyi bir cendereye sokmuştur. Darbe girişimi sonrasında on binlerce kişi ihraç edilmiştir. Milletvekilleri, belediye başkanları cezaevine atılmıştır. Hiçbir şey yolunda gitmese de hiçbir güç bizi Taybet Ananın Veysel’in, Dilan’nın Ali’nin yolundan döndüremedi. Er ya da geç demokrasi ve insanca yaşam mücadelesi kazanacak.” ‘AKP TEK ADAM REJİMİNE GİDİŞATI GÖSTERİYOR’ Ardından KESK Eşbaşkanı Lami Özgen söz aldı. Özgen, 7 Haziran’ın işçi ve emekçiler açısından yeni olanaklar yarattığını belirterek, “7 Haziran ile beraber 12 Eylül’ün seçim barajı fiilen çöpe atıldı. Bu ülkenin Osmanlıdan beri ötekileştirilenler dayanışma ile meclise girdiler” dedi. 7 Haziran sonrasında ise katliamların yaşandığını ifade eden Özgen, 10 Ekim Katliamı’nı kınama grevine katılanların ihraç edildiğini hatırlattı. Özgen, böyle bir süreçte demokrasi güçleri ile birlikte 7 Haziran suçlarını kabul etmeyen AKP'nin tek adam rejimine gidişat gösterdiğini ifade etti. KESK üyelerinin OHALden önceki sendikal faaliyetleri nedeniyle ihraç edildiğini belirten Özgen, hedeflerinin örgütlü mücadele olması gerektiğini söyledi. ‘AKP ÜLKEYİ YÖNETİMİYOR’ Daha sonra söz alan HDP Van Milletvekili Bedia Özgökçe de Türkiye ‘de yönetimlerin yıllardır demokrasicilik oynadığını fakat demokrasiyi savunanların hep daha fazla mücadele etmek zorunda kaldığını söyledi. Özgökçe, “Yüzde 10 barajını referandum ile yüzde 50’ye çekmeyi planladılar. Çözüm adına hiçbir şey barındırmayan bir yönetimle karşı karşıyayız. İki yıldır yaşadığımız her ne varsa yükselen itirazlar referandum sürecine hayır cephesinde örgütlenmiş oldu. AKP ülkeyi yönetemiyor, bu nedenle halkın üzerinde baskı kuruyor” diye konuştu. ‘BAHSETTİKLERİ İSTİKRAR SADECE KENDİLERİ İÇİN VAR’ CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarbal ise, şunları söyledi: “Cumhuriyet tarihinin en işbirlikçi iktidarı ile karşı karşıyayız. Bugüne kadar gelen her iktidar kendi demokrasisini kurdu. Aksi olsa Kürt sorunu, laiklik sorunu bu noktada olur muydu? Bu dönem sadece 18 madde değildi mesele, bu ülke mezhepçi bir şeriat devleti mi oldu, yoksa barıştan demokrasiden laiklikten yana bir ülke mi olacak? Bahsettikleri istikrar sadece kendileri için var.” ‘BASKILARA RAĞMEN BÜYÜK KENTLER VE KÜRTLER EVET DEMEDİ’ Emek Parti Genel Başkan Yardımcısı Şükran Doğan ise, konuşmasında referanduma değindi. Doğan, tüm baskılara rağmen büyük kentlerin ve Kürtlerin iktidara “Evet” oyu vermediğini ifade ederek, önlerinde iş güvencesinin ortadan kaldırılmaya çalışıldığı, ücretlerin eridiği bir toplu sözleşme dönemi olduğunu, bu yüzden de mücadeleyi yükseltmeleri gerektiğini söyledi. Konuşmacıların ardından Olağan Genel Kurul kendi örgütsel çalışmalarını içeren tartışmalar ile devam ediyor. Kurul, yarın yeni yönetim seçimi ile son bulacak.