Cefasını onlar çekiyor sefasını başkaları sürüyor 2017-06-08 09:04:49 DİYARBAKIR - İpek üretiminin yüzde 41'ini tek başına karşılayan Kulp'ta aile boyu bu işle uğraşanlar, geceli gündüzlü çalışmalarına rağmen emeklerinin karşılığını alamıyor. Üreticilerin kilosunu 50 TL'den sattıkları kozayı işleyen aracılar ise bir şalı 400 liradan satıyor. Bir dönem ipek böceği üretiminde önemli bir yere sahip olan, ancak bölgede yaşanan savaş ve köy boşaltılmaları nedeniyle üretimin durduğu Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde ipek böceği yeniden canlanarak üretimde ilk sırayı aldı. İlçede 2000 yılında 5 olan üretici sayısı, 2017 yılında 667’ye çıktı. İpek böceği kozaları, dokuma ve giyimde kullanılan ipeğin ham maddesi. Kulp’ta ipek böceği yetiştiriciliğinin geliştirilmesi ve desteklenmesi amacıyla Gıda, Tarım Hayvancılık Müdürlüğü ve Kozabirlik tarafından 2016 yılında Kulp’taki 570 üreticiye ücretsiz olarak dağıtılan bin 778 paket ipek böceği larvasından toplam 45 bin 568 kilogram yaş ipek böceği kozası üretildi. 2016 yılında Türkiye genelinde üretilen toplam 110 ton yaş ipek böceği kozasının yaklaşık 46 tonunu tek başına üreten Kulp ilçesi, yaş ipek böceği kozası üretiminde Bursa ve Antalya’yı geride bırakarak birinci oldu. İlçede ipekli dokumanın geliştirilmesi için Ağaçlı köyünde 2014 yılında İpek İplik Üretim Tesisi açıldı. İlçede kurulan atölyelerde saf ipekten puşi, kravat ve şal üretiliyor. Ancak Kulp koza üretiminde birinci olmasına rağmen, ipekli dokumanın en çok geliştiği ve yapıldığı il Bursa. 40 GÜN BOYUNCA DUT YAPRAKLARIYLA BESLİYORLAR İşsizliğin yüksek olduğu ve dışa göç veren Kulp’ta dar gelirli ailelere sağladığı alternatif gelir kaynağı nedeniyle ipek böceği yetiştiriciliği yoğun rağbet görüyor. 2017 yılında toplam 667 üreticiye ücretsiz olarak toplam 1757 paket yumurtadan çıkmış ipek böceği larvası dağıtıldı. Bir paket, yaklaşık 20 bin canlı yumurta içeriyor. Bundan 30-40 kilogram arası yaş koza elde ediliyor. Dut yapraklarının yeni çıkmaya başladığı ilkbahar aylarında ipek böceklerini kaldıkların evlerin odalarında 40 gün boyunca misafir eden üreticiler, ipek böceklerini dut yapraklarıyla besledikten sonra, hasat yapmaya başlıyor. Genelde ev içinde sıcak odalarda tutulan ipek böceklerinin ana besin kaynağını da dut ağaçlarının yaprakları oluşturuyor. Günde 3 defa dut yaprağı tüketmesi gereken ipek böceğine üreticiler, sürekli olarak dut yaprağı temin etmek zorunda olması işi zor ve zahmetli kılıyor. ÜRÜNÜ PAHALI AMA KENDİSİ UCUZ İpek böceği üreticileri, genel olarak ürünlerini Koza Birliklerine satarak emeklerinin karşılığını almaya çalışıyor. Daha önce tekstil sektöründe de sıkça kullanılan ipek, son dönemlerde daha sık aksesuar (fular, şal, eşarp vb.) olarak yüksek fiyata alıcı bulurken, işin asıl zahmetini çeken üreticinin ham maddeyi oldukça düşük fiyata koza birliklerine satmaktan şikayetçi. Ailece bu işle uğraşan Remziye Turan, ipek böceklerinin oldukça hassas hayvanlar olduğunu, bu yüzden bakımlarının dikkatli ve özenli olması gerektiğini, aksi durumda ipek böceklerinin hastalık kapma riski taşıdığını, öldüklerinde ise bütün emeklerinin boşa gittiğini anlattı. İpek böceklerinin ana besin kaynağının dut yaprakları olduğunu dile getiren Turan, larvaların bulunduğu paketlerin kendilerine geldiğinde ilk başta dut yapraklarını küçük doğrayarak verdiklerini, hızlı büyüyen ve gelişim gösteren ipek böceklerine daha sonra büyük yapraklar verdiklerini kaydetti. ‘YAPRAK YETİŞTİRMEKTE ZORLANIYORUZ’ Hasada kadar sürekli olarak topladıkları dut ağacı yapraklarını ipek böceklerine verdiklerini aktaran Turan, “Bu hayvan 40 günlük sürede 4 defa uykuya dalıyor. Hızlı bir şekilde gelişen ipek böcekleri 4 gün uykusundan sonra 9 gün boyunca dut yaprağı veriyoruz. Özellikle bu süreçte çok yaprak tükettiği için yaprak yetiştirmekte zorlanıyoruz” şeklinde konuştu. Beslenme sürecinden sonra hayvanın kozasını örmek için yer arayışına başladığının bilgisini veren Turan, koza örme sürecinde kendilerinin de ipek böceğinin üstünü kurumuş meşe yapraklarıyla kapattıklarını söyledi. Turan, ipek böceklerinin kurumuş meşe yapraklarına yuva yaptıklarını ve bir hafta koza örme sürecinden sonra üreticinin de kozaları toplamaya başladığını ifade etti. 'EMEĞİMİZİN TAM KARŞILIĞINI ALAMIYORUZ' İpek böceği yetiştirmenin çok zor ve zahmetli bir iş olduğuna dikkat çeken Turan, “Bu iş Ramazan ayında daha da zorlaşıyor. Sabah 05.00'da dut yapraklarını toplamak için kalkıyoruz. Dut ağaçlarının başındaki dalları kestikten sonra, kestiğimiz dallardaki yaprakları talha ile tıraşladıktan sonra toplayarak eve getiriyoruz. Dut yapraklarını hayvanın yiyebileceği duruma getirmek için akşam saatlerine kadar çalışıyoruz. Çok yaprak yediği için yaprak yetiştirmekte zorlanıyoruz. Yaprakları çok hızlı tüketiyor. İpek böceklerini beslemek için yeterli dut yaprağı olmadığı için kilometrelerce uzaklıktaki köylerden dut yaprağı satın alıp getiriyoruz. Nakliye ve satın aldığımız dut yaprakları ve harcadığımız emeğe göre maliyet artıyor. Emeğimizin tam olarak karşılığını alamıyoruz. Kozanın kilosunu 50 TL’ye satıyoruz. Bir pakette 30-40 kg koza çıkıyor. Büyük emek ve zahmetle yetiştirdiğimiz kozaları oldukça ucuz bir fiyata satıyoruz" dedi. Kadınlar açısından bu işin daha zor olduğuna vurgu yapan Turan, yaprak toplama işinden sonra günlük rutin ev işleri olan bulaşık, çamaşır ve temizliği de kadının yaptığını söyledi. 'İPEK ŞAL 300-400 TL, BİZ KİLOSUNU 50 TL'YE SATIYORUZ' Dut ağacı olmayan, bu yüzden yaprak toplamak için farklı arayışlara giren aileler için maliyetin ve zahmetin daha fazla olduğunu aktaran Turan, “Ailece bir araya gelerek bu işi yapıyoruz. Tek gelir kaynağımız bu. Bize bir maddi katkısı var ama zahmeti de çok. Bu işi yılda bir sefer yapıyoruz. Başka bir iş olmadığı için bu işi yapmaya mecburuz. İpekten bir şal 300 ile 400 TL’ye kadar satılırken bizler kozanın kilosunu 50 TL’ye satmak zorunda kalıyoruz” ifadelerini kullandı. Deniz Tekin - dihaber