Soma davasında sanık avukatlarının reddi hakim talebi reddedildi 2016-12-19 13:47:00 MANİSA - Soma davasında sanık avukatları, mahkeme heyetinin bilirkişilerle ilişkide olduğunu öne sürerek reddi hakim talebinde bulunurken, mahkeme heyeti ise reddi hakim talebinin davayı uzatmak için yapıldığını kaydederek talebi reddetti. Manisa'nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği katliam ile ilgili 6'sı tutuklu 46 kişinin yargılandığı davanın 14'üncü duruşması Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. Tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları ve müşteki avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya, çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile madenci yakınları izleyici olarak katıldı. Duruşmada, ilk olarak bilirkişi heyetinden Mehmet Maden'in istifası okunarak, sanık avukatlarının reddi hakim talebinde bulunduğu belirtildi. Maden'in ilk istifa dilekçesi usule uygun olmadığı gerekçesiyle mahkemece reddedilirken, sanık avukatlarının Maden'in istifa dilekçesine UYAP'a düşmeden ulaştığı ortaya çıktı. Konuya ilişkin söz alan müşteki avukatlarından Can Atalay, belgeler itibariyle yargılamanın geldiği aşamada kaygılar yaşadıklarını belirterek, "Sanık müdafileri davaya müdahale ediyorlar. Bu süreçte zor belgelere nasıl ulaştılar? Biz adil bir yargılama yapılmasını istiyoruz bunun için uğraşacağız" dedi. 'REDDİ HAKİM TALEBİ DAVAYI UZATMAK İÇİN YAPILIYOR' Kısa süre önce maden katliamının yaşandığı Şirvan'daki madeni işleten firmaya ait gazetede sanık avukatlarının talebi üzerine haberler yapıldığını söyleyen Atalay, Soma maden ocağında yaşanan olayın sabotaj olduğuna ilişkin olay günü yangın çıkan bölgede "pet şişe" bulunduğu iddiasıyla ilgili Adalet Bakanlığı'nca soruşturma başlatıldığına ilişkin bu gazetede haberlerin yer aldığını aktardı. Sanık avukatlarının reddi hakim talebine de değinen Atalay, "Bu aşamada reddi hakim talep etmelerinin sebebi açıktır. Ek rapor ile haklarında soruşturma başlatılan şirket yöneticilerinin ifadelerinin tamamlanmadığı için dosya eksiktir" dedi. Atalay sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Duruşma savcısı ise bilirkişi raporlarına ilişkin beyanda bulunmayacağını ifade ederek, reddi hakim talebinin davayı uzatmak için yapıldığını ve bu nedenle reddine karar verilmesini isteyerek, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını istedi. GÜRKAN ADİL YARGILANMAK İSTEDİ Savcının ardından söz alan tutuklu sanık Can Gürkan, bilirkişi ve mahkeme heyetinin bir whatsapp grubunun ortaya çıktığını ifade derek, şunları aktardı: "Heyetiniz bilirkişileriyle görüşmeyeceğini söylemişti. Bilirkişi ile iletişim halindeymişsiniz. Ben beni yargılayan hakimin bilirkişilerle iletişim halinde olmasını kabul etmiyorum. Biz adil şekilde yargılanmak istiyoruz." 'CMK'YE GÖRE BİLİRKİŞİLER İLE İLETİŞİM SUÇ DEĞİL' Sanık avukatlarından Kadir Çetin de, reddi hakim taleplerinin sebeplerinden birinin ortaya çıkan whatsapp grubu olduğunu söyledi. Dosyaya gelen belgelerin gizlendiğini iddia eden Çetin, "Sizin odanızda dosyayla ilgili belgeler vardır. Bunlar UYAP üzerinden daha dosyaya eklenmemiştir" diye belirtti. Heyetin tarafsızlık ilkesini geçtiğini ve görevini suiistimal ettiğini söyleyen Çetin, reddi hakim taleplerini yineledi. Mahkeme başkanı ise, avukatların söylemine ilişkin, "Biz hiçbir belgeyi gizlemiyoruz. Yanlış bilgiler ile yönlendirmeler yapmayın. CMK'ye göre bilirkişi kendini atayan heyetle gerekli zamanda gerekli bilgileri sunabilmek için iletişime geçebilir. Bu suç değildir" diye konuştu. Verilen kısa aranın ardından Mahkeme heyeti, CMK'ye göre duruşmanın bu aşamasında hakim reddi talebinin duruşmayı uzatma amaçla yapıldığının anlaşıldığını belirterek, talebin reddine karar verdi. 'ÜLKE DAHA FAZLA KAN GÖLÜNE DÖNMESİN DİYE BURADAYIZ' Öte yandan madenci yakınları, duruşma öncesi Akhisar Tren Garı önünde toplanarak duruşmanın yapıldığı Bülent Ciğeroğlu Kültür Merkezi önüne yürüyüş düzenledi. Sık sık "301'in hesabı sorulacak" ve "Soma'da Şirvan'da katledenler aynı" sloganları atılan yürüyüş sonrası açıklama yapan avukat Can Atalay, ülkenin zor günlerden geçtiğini ve ülkenin daha fazla kan gölüne dönmemesi için bu davayı takip ettiklerini söyledi. Atalay, " Bu ülke eğer kan gölü olmayacaksa ekmeğini kazanırken bir anda ölen 301 insanın hesabını sorulması ile aydınlığa çıkacaktır" dedi.