İhraç edilen emekçi kadınlar 8 Mart'ta alanlara iniyor

ANKARA - KHK'lerle ihraç edilen kamu emekçisi kadınlar, "İşimizi geri istiyoruz" sloganıyla 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde alanlara ineceklerini söyledi.

Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile ihraç edilen kamu emekçisi kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde eril zihniyetin getirdiği yasaklara boyun eğmeyeceklerini ve tüm renkleriyle alanlarda olacaklarını duyurdu.

Büro Emekçileri Sendika (BES) üyesi Deniz Akıl, Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan 679 sayılı KHK ile ihraç edildi. İhraç edildikten sonra kadın mücadelesine daha sıkı sarıldığını söyleyen Akıl, "Kamu emekçisi olsun, olamasın tüm haksızlığa karşı mücadele ve dayanışmayı kadınlarla birlikte sürdürüyoruz. Hem sendikal dayanışma hem de dostlarla dayanışma ile bu yaşanan sürece karşı daha güçlü bir duruş sergiliyoruz. Biliyorum ki bu süreç sona erecek, bizleri bir gece vakti işsiz bırakanları tarih utançları ile yazacak, bizlerin direnişi, dayanışması da her daim geleceğe umut olacaktır" dedi.

'KADINLAR REFERANDUMDA KARANLIĞI AYDINLIĞA ÇEVİRECEK'

Ak Parti'nin kamu emekçilerini açlıkla terbiye etmeye çalıştığını söyleyen Akıl, "Biz emekçiler onurlu bir barıştan yana tavır almaya devam edeceğiz. Kamudan üç bine yakın KESK’li kriminalize edilerek işten çıkarıldı. Bu referandum da emekçiler ve kadınlar karanlığı aydınlığa çevirecek. Kadınlar AKP’ye referandumda kırmızı kart gösterecek. Tüm kadınları 8 Mart'ta alanları doldurarak mücadeleyi yükseltmeye, barışta ısrar etmeye çağırıyorum" şeklinde konuştu.

'İKİ KADIN YAN YANA GELDİĞİNDE UMUT VAR'

22 yıl yaptığı öğretmenlik görevinden ihraç edilen Eğitim Sen üyesi Canan Çalağan ise, şunları söyledi: "Çalışma koşulları içersin de yıllardır eril zihniyet içersin de mücadele içersin de olduk. Bu yaşadığımız atmosfer hem dünya genelinde, hem Türkiye genelinde eril zihniyetle yürütülüyor. Mevcut zihniyetin temel yaklaşımı benim gibi düşüneceksin, biat edeceksin ve itaat edeceksiniz. İktidarın bu yaklaşımı karşısında mücadele veren kadınların çok net bir biçimde tavrı açıktı ve ortadaydı."

"Biz kadınlar için her gün 8 Mart. İki kadın bir araya geldiği her yerde umut doğar" diyen Çalağan, tüm kadınları 8 Mart'ta alanlara çağırdı.

'MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR'

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda 1992 yılından bu yana çalışan Sağlık Emekçiler Sendikası (SES) üyesi Hilal Korkmaz ise, 675 sayılı KHK ile ihraç edildi. İhraç edilme gerekçisini halen öğrenemeyen Korkmaz, " Sendika kurulduğundan bu yana çalışmalardayım. Sendikamızda bütün kurduğumuz bağları devam ediyoruz. Bizim anlayışımız ve mücadele kültürümüz devam ediyor" dedi.

Hükumete boyun eğmediklerini ve kadın mücadelesini her alanda yükselteceklerini söyleyen Korkmaz, "Her gün 8 Mart sloganıyla yola çıkıyoruz. Fakat bu hafta kadın dayanışmasını güçlendirmek ve önümüze kurduğumuz planlamaları hayata geçirmek konusunda daha yüksek sesle sokaklarda olmayı hedefliyoruz. Biz kamu emekçisi kadınlar olarak gündeme geleceğiz. Yaşamın diğer alanındaki haksızlıklara dair de sesimizi yükselteceğimiz bir dönem. Kadın özgürlük mücadelesi büyüyecek" ifadelerini kullandı.

'GÜÇLÜ BİR 'HAYIR' DİYECEĞİZ'

İhraç edilen KESK Kadın Sekreterimi Gülistan Atasoy da, şunları söyledi: "Kadınlar iş, yaşam ve gelecek güvencesi için 8 Mart'ta Dünya Kadınlar Günü'nde meydanlara inecek, 'İşimizi geri istiyoruz' sloganıyla iktidarın tüm engellemelerine karşı sokaklarda olacak. Aynı zamanda bizim için 8 Mart süreci referandum kampanyalarıyla beraberdir. Hem referanduma hem de geleceğimizi karartmak isteyen rejime karşı güçlü bir 'Hayır' diyeceğiz."