1 Mayıs’tan bihaber çocuk işçiler

MUĞLA - Kürt illerinden Bodrum’a inşaat işlerinde çalışmaya gelen 15-17 yaş arasında yaklaşık 500 çocuk, ağır ve uzun çalışma koşulları altında sömürülürken, birçoğu yaklaşan 1 Mayıs İşçi Bayramı’ndan bihaber.

Nüfusun yüzde 29,4'ünü çocukların oluşturduğu Türkiye'de, yaklaşık 2 milyon çocuk işçi 1 Mayıs İşçi Bayramından habersiz ve ağır sömürüsü koşulları altında karşılıyor. TÜİK’in 2016 verilerine göre, yaşları 15-17 arası çocuk sayısı 708 bini bulurken, çocukların yüzde 78’i kayıt dışı. Çalışan çocukların yüzde 50,2'si okula devam etmiyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin (İSİG) verilerine göre de, 2013-2015 yıllarında 176, 2016 yılında ise 56 çocuk iş cinayetlerinden yaşamını yitirdi. Kürt illerinden Muğla’ya göçertilen ailelerin çocukları, Bodrum’a bağlı Yalıkavak, Gündoğan, Gümbet semtlerinde ağır ve uzun süreli işlerde çalışıyor. Sayıları 500’ü bulan çocuk işçi zor şartlar altında yaşıyor.

BANYO İÇİN TENEKEDE SU ISITIYORLAR

Gümbet’te beyaz görkemli villaların arkasında kalan 4 işçi koğuştan birisinde görüştüğümüz D.S. (16), bir yandan banyo için odun taşırken, bir yandan da kendisini göçe, işçiliğe sürükleyen yoksulluğu dile getirdi. Okula giderken imkansızlıktan dolayı kalem ve silgisinin olmadığını anlatan D.S., okulu bırakıp, babası ile birlikte 10 kardeşine bakmak için çalışmak zorunda kaldığını belirtti.

‘15’İNDE ÇOCUKLUĞUMUZ ELİMİZDEN ALINDI’

“Şuan okumak isterdim. İnşaatlarda amele olarak sömürülmek değil güzel bir işimin olmasını isterdim” diye devam eden D.S., “Sabah saat altıda daha bir önceki günün yorgunluğu geçmeden inşaata gidip saat 17.00’ye kadar çalışıyoruz. Aldığımız ücret ise en fazla 80 TL. Oda burada ki masraflarımıza yetmiyor. Memlekete dönebilmek için para kazanmak zorundayız. Önlemler alınmadığı için iş kazası yaşıyoruz ama kaçak çalıştırıldığımız için hastaneye çoğu kez gidemiyoruz. Hastaneye gittiğimiz de ise oyun oynarken düştük diye yalan söylemek zorunda kalıyoruz. Oysa çocukluk oyunlarımız 15’inde işçi koğuşlarına geldiğimizde elimizden alındı” diye yaşadıklarını anlattı.

‘TAŞ DUVAR İŞİNDE ÇOCUKLUĞUMUZ ÇÜRÜDÜ!’

Derme çatma, penceresiz, elektriksiz ve bezlerle çevrili bir kulübede banyoya girmeden önce söze giren M.A., “Çevrede ki insanlar bizden rahatsız olup şikayet etmesinler diye pencere dahi açamıyoruz. İş kolay diye yollara düştük, çocukluğumuzu yaşamadan. Yaşayamadığımız çocukluğumuz bu taş duvar işinde çürüyüp gitti.” diye konuştu.

‘HANGİ 1 MAYIS?’

1 Mayıs İşçi Bayramı hakkında düşüncesini almak istediğimiz M.A., çekingen gözlerle 1 Mayıs hakkında konuşmak istemediğini söylüyor. Bir yandan uzak kalan bir yandan da laf yetiştirmeye çalışan 17 yaşlarında bir başka çocuk işçi ise, “Biz hiç yaşamadık ki, size yaşadıklarımızı anlatalım. Çocukluğumuz yok olup giderken hangi 1 Mayıs...” diye ekliyor.

‘BANYODA AĞLAYAN ÇOK ÇOCUK GÖRDÜK’

Babasının kırmızı bir leğende yıkadığı çamaşırları ipe seren B.Ç. henüz 16’sında. Van’da çalışma imkanı olmadığından babasıyla birlikte çalışmaya geldiğini belirterek, “Kürdistan’da bir gelenektir artık 15’inde inşaat işçisi olmak” diye söze giriyor. B.Ç., “Emeğimizin karşılığını maalesef alamıyoruz. Bütün vücudumuz ağrıyor. Koğuşta 22 kişi birlikte yatıyoruz. 70 metre karelik bir alanda tüm ihtiyaçlarımızı karşılamak zorundayız. Üst üste yattığımız anlar oluyor. Her taraf rutubet. Kokudan geceleri uyuyamıyoruz. Temiz bir yaşamımızın olmasını isterdim” diye konuştu. Kışın elektriksizlikten sürekli üşüdüklerini vurgulayan B.Ç., şöyle devam etti: “Çalışamayıp bu koğuşlardan giden çok çocuk var. Çalışamayan çocuklar çok hakarete uğradıklarından psikolojileri bozuluyor. Elektriğin olmadığı yarı dökük karanlık banyolarda ki perdeleri sıkarak ağlayan çok çocuk gördük. Kışın 100 kişi o soğuk banyoya girmek için sıra bekliyoruz. Temiz rahat bir banyo yapamıyoruz.”

ÇOCUK İŞÇİLER 1 MAYIS’TAN HABERSİZ

Çocuk işçiler gibi birçok işçinin sigortasız çalıştırıldığını anlatan B.Ç., çalışma koşulları hakkında şunları dile getirdi: “İnşaatlarda patronlar çok hakaret ediyor. Sürekli ‘hadi hadi iş olmuyor’ diye bağıran patronlar, akşam olduğunda ‘çalışmaya gelmeyin artık siz’ diye biliyor.” 1 Mayıs hakkında bilgisinin olmadığını, kendisi gibi diğer çocuklarında haberi olmadığını belirten B.Ç. tek beklentisinin insanca yaşam olduğunu ifade etti.

‘İŞÇİ KOĞUŞLARINDA SÖMÜRÜ YAŞANACAK’

Ortaokuldan terk M.Y., İstanbul ve Tekirdağ’daki inşaat sahasından sonra geldiği Bodrum’da işçi koğuşlarını lüks olarak görüyor. Patronlar tarafından sadece sömürüldüklerini vurgulayan M.Y., zorlu çalışma koşullarına aile özleminin eklendiğini belirterek şunları dile getirdi: “Az para vermek için sürekli işimizi beğenmediklerini bahane ediyorlar. Buralarda çalışmak çok zor. Bu zorluğun üstüne de aileme olan özlemim çok ağır geliyor. Ama onlar için mecburum bu yüke katlanmalıyım.” İnşaatlarda sömürülen çocukların 1 Mayıs günü de sömürüleceğini sözlerine ekleyen M.Y., koğuşlarda coşkunun yerine sömürü havasının hakim olacağını söyledi.