İSTANBUL - Torunlar Center’de 10 işçinin yaşamını yitirdiği asansör faciasına ilişkin açılan davanın yarın görülecek duruşması öncesi basın toplantısı düzenlendi. Davanın avukatlarından Mehmet Taner Avşar, “Davanın başlangıcında, işverenler takipsizlik ile bırakılmışlardı. Mahkeme üzerinde bir baskı oluşturulması, mahkeme heyetinin sürekli değiştirilmesi de bu davanın tıkanmasına sebep olan bir diğer neden. Bu davada siyasi iktidarın koruması olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

Mecidiyeköy Torunlar Center'da yaşanan iş cinayeti davasının takipsizlikle sonuçlanmasını değerlendiren avukatlarından Mehmet Taner Avşar, davanın başladığı günden bugüne, bu olayın yargıdan kaçırılmak istendiğini söyledi. Avşar, "Bu davada siyasi iktidarın koruması olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyonu, 6 Eylül 2014’te İstanbul Mecidiyeköy’de yapımı devam eden Torunlar Center Rezidans inşaatında işçileri taşıyan asansörün 32. kattan yere çakılması üzerine 10 işçinin yaşamını yitirmesine ilişkin açılan davanın yarınki duruşması öncesi basın toplantısı düzenledi. Toplantı, Makine Mühendisleri Odası Beyoğlu Şubesi'nde gerçekleştirildi. Toplantının yapıldığı salona, "İş kazası değil cinayet! Gerçek sorumlular yargılansın" yazılı pankart asıldı.

Basın açıklamasını okuyan TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu (İKK) Sekreteri Cevahir Efe Akçelik, TMMOB İstanbul İKK olarak, öncelikle iş cinayetinde yaşamını kaybedenlerin ailelerinin ve yakınlarının acısını paylaştıklarını, sorumluların yargılanması mücadelelerinde daima yanlarında olacaklarını ifade etti.

'GERÇEK SUÇLULAR TESPİT EDİLEMEDİ'

Akçelik, Mecidiyeköy’de eski Ali Sami Yen Stadı arsasında devam eden Torunlar Center Rezidans inşaatında asansörün 32 kattan düşmesi sonucu yaşanan iş cinayetini incelediklerini dile getirdi. Akçelik, yaşamını yitiren 10 işçinin içinde bulunduğu 310 numaralı asansörün kat seviye ayarlarını kontrol edip otomatik olarak durmasını sağlayan switchlerin iptal edilerek tek kontrol asansör içinde bulunan acil stop butonuna bırakıldığını kaydetti. Akçelik, “Kamuoyunda, yaşanan iş cinayetinin sorumlularının işveren konumunda bulunan Torunlar GYO, Torunlar Yapı, Torunlar Gıda ve projenin büyük ortağı TOKİ’nin olduğunun bilinmesine karşın iki yılı aşan sürenin sonunda mahkeme gerçek suçluları hala tespit edememiştir” dedi.

YAŞANILANLARDAN DERS ÇIKARILMIYOR

Şantiye alanında, 9 Nisan 2014 tarihinde üniversite hazırlık parasını biriktirmek için çalışırken 14’üncü kattan vinç sepetinin düşmesi sonucunda Erdoğan Polat’ın da yaşamını yitirdiğini hatırlatan Akçelik, şantiye sahasında çıkan yangın ve firma içi yazışmalardan tespit edilen asansörün B1 den B4 katına kadar düşmesi gibi kazaların da yaşandığını belirtti. Akçelik, şantiye sahasında 12 kişinin asansör eğitimi olması gerekirken sadece 3 kişinin asansör eğitimi bulunduğunun da tespit edildiğini söyledi.

İŞ GÜVENLİĞİ UZMANINDAN UYARI YAPILMIŞ

Akçelik, İş Güvenliği Uzmanı Emre Öz’ün 8 Ağustos 2014 tarihinde onaylı tespit öneri defterine, “Personel ve yük asansörleri tüm bloklarda switch arızası yaşadığı gözlemlenmiştir. Kapıların açık konumda dahi çalıştığı gözlemlenmiştir. Kat kalibrasyonlarının uygun olmadığı, durması gereken kat döşemesinin yaklaşık 15 cm üstünde veya altında durduğu tespit edilmiştir. Bu hususların giderilmesi için gereğinin yapılması, ayrıca son Çalışma ve Sosyal Güvenliği Bakanlığı denetimlerinde de belirtilen asansörler ile ilgili yapılan iyileştirme çalışmalarının daimi kontrolü yetkililerce sağlanmalıdır” uyarısının da bulunduğunu belirtti. Yapılan tüm uyarılara rağmen Torunlar GYO, Torunlar Yapı, Torunlar Gıda firmalarında gerekli güvenlik önlemlerini almadığını ifade eden Akçelik, “Şantiyede gerçekleşecek her türlü iş cinayetinin birinci dereceden sorumlusu işverendir” diye kaydetti.

'İŞ CİNAYETLERİNE SESSİZ KALINMAMALI'

İlk yapılan incelemelerde İşverenin “asli kusurlu” olarak belirlendiğini ifade eden Akçelik, ikinci kez yapılan incelemede asli kusurların belirlenemediğini söyledi. Akçelik, “İş cinayetinde yitirdiğimiz emekçilerin ailelerin ve yakınlarının asıl suçluların yargılanması konusunda ne kadar zorlu bir süreç yaşadıklarını biliyoruz. Yargı sürecinin tutarsız bilirkişi raporları ile daha da karmaşık hale gelmektedir. Yargı sürecinde yaşanan tutarsızlıkların ve haksızlıkların takipçisi olacağız” dedi. Tüm emek örgütlerini ve halkı yarın görülecek davaya çağıran Akçelik, bu gibi iş cinayetlerine sessiz kalınmaması vurgusu yaptı.

‘DAVADA SİYASİ İKTİDARIN KORUMASI VAR'

Açıklamanın ardından söz alan dava avukatlarından Mehmet Taner Avşar, davanın başladığı günden bugüne, bu olayın yargıdan kaçırılmak istendiğini söyledi. Avşar, “Davanın başlangıcında, işverenler takipsizlik ile bırakılmışlardı. Biz bunun hala peşindeyiz. Yargılanması için uğraşıyoruz. Yargıyı kuşku altına düşüren bir diğer önemli şey ise iki yıl geçmesine rağmen asil faillerin ortaya çıkarılmaması. Mahkeme üzerinde bir baskı oluşturulması, mahkeme heyetinin sürekli değiştirilmesi de bu davanın tıkanmasına sebep olan bir diğer neden. Bu davada siyasi iktidarın koruması olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.

‘YARGILANMALARINI İSTİYORUZ’

Avukat Avşar’ın ardından söz alan TMMOB 2. Genel Başkanı Zafer Güzey ise durumu, “Herkesin bildiği bir iş cinayetini birilerine kanıtlamaya çalışıyoruz” şeklinde yorumladı. Yaşanılan iş cinayetinin kaçınılmaz olduğunu ifade eden Güzey, “Kazadan 1 ay önce ihmaller bunu not düşmesine, işveren vekil de bunu bildiği halde bir bakım yapılmamıştır. Yasal olarak yerine getirmedikleri sorumlulukların bedelini versinler. Yargı önünde hak ettikleri cezayı alsınlar istiyoruz. Kamusal anlamda bunu duyurmamız gerek. Biz buna dur demek için başka kazalar olmaması için sessiz kalmamanız gerek” dedi.