ANKARA - ABD Başkanı Trump'un göreve gelir gelmez Trans-Pasifik Ortaklığı'ndan ayrılması ve "içe kapanma" politikasına gitme eğilimi, Çin ile ABD arasındaki ilişkiyi de tartışmaya açtı. Washingtonpost'a göre, iki ülke arasında ileriki günlerde gerilim yaşanabilir.
ABD Başkanı Donald Trump'un göreve gelir gelmez hayata geçirdiği ilk girişimler tartışılmaya devam ediyor. Washingtonpost Gazetesi, Trump'un alelacele ayrıldığı Trans-Pasifik Ortaklığı'nın etkilerini değerlendirdi. Gazeteye göre Trump, Çin'in Pasifik bölgesindeki ağırlığını dengelemek isteyen eski Başkan Barack Obama'nın bu girişimini sıfırlamış oldu. ABD'nin ortaklıktan çekilmesi, Çin'in bu ülkeden boşalan yeri doldurma girişimlerine de zemin oluşturdu.
Bu yolla Çin'in bölgedeki konumu güçleneceği öngörülürken, esas zarar görenler, daha çok Malezya ve Vietnam gibi, ABD piyasasına rahat yanaşabilen ülkeler olacak. Ayrıca ABD'nin çekilmesi, RCEP (Regional Comprehensive Economic Partnership) adlı Çin'in yönlendirdiği ekonomik işbirliğine olan ilgiyi de artıracağı gazetenin odaklandığı başka bir nokta.
'ABD'NİN İÇE KAPANMA EĞİLİMİ'
Ayrıca gazete, Çin'deki ABD Ticaret Odası temsilciliği de, Trump'ın Çin'e dönük önlemlerine karşı Pekin yönetiminin de bazı misilleme uygulamaları tasarladığını belirtiyor. ABD'nin bu "içe kapanma" eğiliminin tüm Asya ülkelerine yayılmış tedarik ağı üzerinde yapacağı olumsuz etkilerin altını çiziliyor.
'PROVOKASYON'
Ekonomik alanın yanı sıra Washingtonpost, Çin ile yeni ABD yönetimi arasındaki ikinci potansiyel sorun kaynağı da Güney Çin Denizi ve Tayvan olarak görüyor. Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer'ın, Pazartesi günü dile getirdiği, "ABD'nin Güney Çin Denizi'nde uluslararası çıkarları temsil etme" iddiasına karşı gazete, Pekin yönetiminin ABD savaş gemilerinin Güney Çin Denizi'nde dolaşmalarını bir tür provokasyon olarak görmesine işaret ediyor.
'GERİLİM OLUŞABİLİR'
Gazete, Pekin'deki Çin Dış İlişkiler Üniversitesi'nden Sun Hao, Çin'in kendi karasularını korumaya yönelik hareketlerine engel olunmasının, ciddi bir askeri çatışmaya yol açabileceğini dikkat çekti. Öte yandan, Trump'ın, 1979'dan beri geçerli olan "Tek Çin Politikası"nı tartışmaya açması Çin ile ABD arasındaki havayı gerdiği de işaret ediliyor. ABD, Tayvan konusunda, kampanya sırasında söylenmiş sözleri eyleme dönüştürmeye giriştiği takdirde yine önemli bir gerilim oluşumunu tetiklemiş olacağı öngörüsüne de yer verildi.