Gırtlağa kadar borçta olan çiçekçiler sezondan umutsuz

2017-05-13 09:01:53

İZMİR - Krizin yansımalarının her geçen gün derinleştiği Türkiye'de çiçek sektörü de zorda. Gırtlağa kadar borç içinde olduklarını dile getiren çiçek üreticileri, 2017 sezonundan da umutsuz. 

Her yıl 600’ün üzerinde çiçek çeşidi ve üretilen yaklaşık 250 milyon çiçekle tanınan İzmir'in Bayındır ilçesinin çiçekleri, Türkiye’nin içte ve dışta yürüttüğü politikalardan kaynaklı alıcı bulamaz hale geldi. Bayındır’da seralarda çiçek üretimi yapan üreticiler, yaşanılan krizden kaynaklı 2017 yılından umutsuz olduklarını dile getirdi. 

YÜKSEK MALİYETLER BIKTIRDI

Bayındır’da ailesi ile birlikte 4 dönüm arazide 5 yıldır çiçek üretimi yapan Süleyman Petekkaya, bu yıl 100 bin civarında çiçek ektiklerini dile getirdi. Masraflardan bıktıklarını kaydeden Petekkaya, 3 yıl önce 3 TL karşılığında sattıkları çiçekleri bu yıl 70 kuruşa sattıklarını aktardı. “Elektriğe, suya, toprağa kısacası her şeye zam" diye sözlerine devam eden Petekkaya, yüksek maliyetler karşısında tutunamadıklarını belirterek, "Sabahın köründe evden çıkıyoruz gecenin bir yarısı eve giriyoruz. Evi adeta otel olarak kullanıyoruz. Çiçeklere bakmaktan çocuklarımıza bakamıyoruz. En ufak krizde çiçeklerimiz satılmıyor. Maliyetler bu kadar yüksek olmamış olsaydı hiç yoktan emeğimizin karşılığı çıkmış olurdu” dedi. Yetkililere çağrıda bulunan Petekkaya, çözümü ülkede sağlanacak kalıcı bir barışta bulduğunu ifade etti. 

SAVAŞ POLİTİKALARI KAYGILANDIRIYOR

Çiçek fidelerini duşlama yöntemi ile sulayan Şaban Yaşar, 15 yıldır çiçeklik yaptığını, son 2 yıldır ise işlerin çok kötü olduğunu arazisinde yer alan binlerce çiçek fidanına bakarak dile getirdi. Satışların gün geçtikçe azaldığına dikkat çeken Yaşar, 2016 yılında 20 TL karşılığında sattıkları çiçeklerin 2017 yılının çiçek sezonunda satışının dahi olmadığını belirtti. Elindeki boş çiçek saksını öfkelenerek yere vuran Yaşar, “Bir ay içerisinde 20 bin adet saksı aldım. Dolar artık saksıcıların işi olmuş. Dolara zam geldikçe saksıya zam yapıyorlar. Çiçekçilik sezonunun başladığı bu dönem 40 bin lira civarında masrafım oldu. İşçi çalıştırmaz olduk. İşçi çalıştırırsak eğer onların masrafını hiç çıkartamayacağız. Anlayacağınız bu sene kazancımız kötü” diye konuştu.

Geçtiğimiz yıl Türkiye’de yürütülen savaş politikalarından kaynaklı çiçek ihracat ve ithalatının durduğunun altını çizen Yaşar, geçen sene savaştan kaynaklı satılmayan binlerce çam ağacı fidanını ise, çöpe atmak zorunda kaldıklarını söyledi. Yurtdışı ilişkilerin düzeltilmesi halinde işlerin tekrardan canlanacağını, fakat Türkiye’deki gidişattan ise hiç ümitli olmadıklarını aktaran Yaşar, “İktidarın yürüttüğü savaş politikaları bizi derin bir şekilde etkiliyor. Şuan 150 bin satışa hazır bitkimiz var. Seralarda ise üretime hazır 300 bin fidanımız var. Bu yaşanılan savaş bizi kaygılandırıyor” dedi.

ÇİÇEKÇİ GIRTLAĞA KADAR BANKALARA BORÇLU

Her yıl 200 bin çiçek üretimi yapan ve 2016 yılında yaşanan kriz nedeniyle 15 dönüm arazisini satmak zorunda kalan Mesut Sürsalan, 4 yaşındaki bir gülün maliyetinin 6 TL olduğunu aktarırken, satışının da aynı fiyata yapıldığını belirtti. Satış yapamadıklarını, satış yaptıkları firmaların ise ekonomik krizden kaynaklı üreticiyi dolandırdığına dikkat çeken Sürsalan, “Çektiğimiz kredilerin karşılığını ödeyemiyoruz. Ziraat Bankası ve diğer bankalardan kurtulamadık. Topladıklarımızı doğru Ziraat Bankası'na ödüyoruz. Sonra Ziraat Bankası'ndan kredi çekip diğer bankalardaki borcumuzu ödüyoruz. Kredi kullanmadan çiçekliği yapayım diyen üretici artık zor çıkar. 300-400 bin kredi çekiyoruz. Sırf kredi ile çiçekçiliği döndürmeye çalışıyoruz. Bankalara hepimiz gırtlağa kadar borçluyuz” diye konuştu. 

'100 BİN ÇİÇEĞİ ÇÖPE ATTIK'

Krizin düzelmemesi durumunda elinde bulunan tüm arazileri satışa çıkaracağını belirten Sürsalan, “Para kazanamıyoruz artık. Geçen sene 100 bin adet çiçeği çöpe attık. 2016 yılında 3 TL karşılığında Ankara’ya sattığımız ardıç fidelerini şuan 1 TL karşılığında satışa çıkartıyoruz. Geçtiğimiz sezon 17 bin ardıç fidesi yollamıştık. Bu sene daha hiç yollayamadık” dedi. Sürsalan, çiçek sektörüne turizmin etkisine de değinerek, otellere çiçek gönderememelerinin de kendilerini etkilediğini söyledi.