Tarihi Kemeraltı Çarşı esnafı iflasın eşiğinde 2016-12-15 09:10:23 İZMİR - İzmir'in önemli ticaret merkezlerinden Tarihi Kemeraltı Çarşı esnafı, ekonomik krizden dolayı iflasın eşiğine gelmiş durumda. Türkiye siyasetindeki istikrasızlığın yol açtığı ekonomik kriz küçük ölçekli işletmeleri iflasa sürüklüyor. Kur farkı, dış politika ve iç gerilim İzmir'in tarihi Kemeraltı Çarşısı esnafına zor günler yaşatıyor. Çarşı esnafları, ürünlerin maliyetinin arttığını ancak buna rağmen zam yapmadıklarını dile getirerek, alım gücü olmadığı için de satış yapamadıklarından yakındı. Kemeraltı esnafı, Türkiye'nin istikrarlı politikalara ve barışa ihtiyacı olduğunu dile getirdi. 'FETÖ BAHANE’ 15 Temmuz darbe girişiminin ardından AK Parti'nin uygulamaya koyduğu politikalardan dolayı Türkiye'nin her anlamda krize girdiğini savunan ayakkabı satıcısı Ahmet Ergöl, geçen senelere nazaran işlerin yarı yarıya düştüğünü söyledi. Hükümetin “FETÖ” bahanesiyle yüzlerce kişiyi işten atığını belirten Ergöl, "Böyle olunca da vatandaş para harcamıyor. Bununla beraber doların yükselmesi ise üreticiden tüketiciye herkesi mahvetti" dedi. HAM MADDE DOLARA BAĞLI Son 2 yıldır işlerinin düşüşte olduğunu, doların yükselişinden sonra dibe vurduğunu vurgulayan tekstilci Turgay Oğuz, "Tekstilin ham maddesi kumaş ve astardır. Onların fiyatı da dolara bağlı. Dolar yükselince maliyette yükseldi" diye konuştu. Vatandaşın alım gücünün olmadığını ifade eden Oğuz, "Onun içinde maliyet artışını satışa yansıtamıyoruz. Geçen seneye göre işler en az yüzde 60 düştü" dedi. HÜKÜMET ESNAFI YÜZÜSTÜ BIRAKTI Son 5 aydır kira, sigorta, işçi maliyetleri gibi sabit giderlerini dahi karşılayamadığından yakınan Oğuz, "Devletin esnafa herhangi bir katkısı yok. Kağıt üstünde 'kredi veriyor' gibi görünüyor ancak durumu iyi olan KOBİ'ler bunlardan yararlanabiliyor. Hükümet krediye ihtiyacı olan esnafı yüz üstü bıraktı" iddiasında bulundu. ‘ÇİFTÇİNİN, ESNAFIN, İŞÇİNİN, MEMURUN DURUMU HARAP’ Müşterilerinin genellikle işçi, memur ve çiftçilerden olduğunu belirten takım elbise ve kumaş satıcısı Muzaffer Dal, "Çiftçinin, işçinin ve memurun durumu ortada. Bu insanlar da para yok. Bu durum da en başta bize yansıdı" diye belirtti. Doların yükselmesinin ardından neredeyse hiç satış yapamadığından yakınan Dal, şöyle devam etti: "Her gün bombalar patlıyor, insanlar ölüyor, insanlar kalabalık yerlere gitmiyor. Tabi ki ekonomi çökecek.” Türkiye'de barış ve demokrasi ortamının hızla tahsis edilmesi gerektiğini dile getiren Dal, "İnsanlar ölüyor. Her şeyden önce ölümlerin son bulması gerekiyor. Neticede canlar gidiyor. Buna çözüm bulunmalı" diye ifade etti. ‘SON 10 YILIN EN KÖTÜSÜ’ 10 yıldır esnaflık yaptığının altını çizen Mesut Sabri Keleş, yaz sezonunu bundan önce ki kriz dönemleri de dahil en kötü ciroyla kapattığını söyledi. Dolardaki artışın akıl almaz bir durum olduğuna dikkat çeken Keleş, "Dolar artışı tüm sektörleri en az 10 yıl geriye götürdü. Ben dahil tanıdığım esnafların hemen hepsi iflas etmek üzere" olduğunu öne sürdü. Türkiye'nin ihracata yönelmesi gerektiğini düşünen Keleş, şunları söyledi: "Ama bu dış politikalarla bunu başaramayız. Bizi yönetenler diğer ülkelerle kavga etmeyi bırakmalı. Bunun en açık örneği bu yaz yaşanan Rus uçağı krizidir. Sonunu hesaplamadan yaptılar olan vatandaşa oldu. Narenciye üreticisi ve turizmci iflas etti." ‘VAR OLAN MÜŞTERİYİ DE KAYBETTİK’ Metropollerde patlayan bombalar nedeniyle turistlerin yanı sıra var olan müşterilerini kaybettiklerinin altını çizen Keleş, Avrupalı bir müşterisiyle yaşadığı diyaloğu anlattı: "Beni aradı ve 'sizin ülkenizde savaş var, şehirlerde ve havaalanlarında bomba patlıyor onun için bu sene senden mal almayacağım' dedi. Ne yaptıysam olmadı ve mal satamadım. Daha ne diyeyim."