DİYARBAKIR - Hükümet yetkililerinin “Turizm patlaması yaşanıyor” açıklamalarıyla tarihi Sur ilçesinde durma noktasına gelen turizm tekrar gündeme geldi. Yerli ve yabancı turistlerin en uğrak mekanlarından biri olan Sur’da iş yapamayan esnaf, hükümet yetkililerinin açıklamalarına “Ne gelen var, ne giden” diyerek karşılık veriyor.

Hükümet ve yanlısı çevrelerin, “Sur turizmle ihya olacak”, “Huzur kenti Diyarbakır’da turizm patlaması” gibi söylemler sahada karşılık bulmuyor. Bölgede yıllar sonra 2013 yılında başlatılan “çözüm süreci” ile birlikte hayat bulan turizm, son 2 yılda yaşanan savaş ve çatışmalı ortam ile yeniden ciddi düşüş yaşayarak can çekişmeye başladı.

2015 yılı Temmuz ayında başlayan savaş süreci ile birlikte süresiz ilan edilen “sokağa çıkma yasakları”nın devamında askeri operasyonlar, “Özel Güvenlik Bölgesi” adı altında onlarca bölgenin yasaklanması, kent merkezleri ile birlikte giriş çıkışlarda bulunan kontrol noktaları, turizmde düşüşe neden oluyor. Bölgenin tarihi zenginlikleri olan yüzlerce mekana yerli ve yabancı turistler hiç uğramıyor. Söz konusu durum bölgenin ekonomisini olumsuz etkilerken, hükümet yetkililerinin yaptığı “Huzur geldi, turizm patlaması yaşanıyor” açıklamaları ile var olan durum örtbas edilmek isteniyor.

UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirasları Listesi’nde olmasına rağmen en kötü sezonu yaşayan Mardin’in yanı sıra Sur ilçesinde de esnaf can çekişiyor. Normal şartlarda her yıl bir milyonu aşkın turiste ev sahipliği yapan Sur, yasak ve yıkımın olumsuz etkisiyle turizmde burukluk yaşıyor.

‘TURİZM PATLAMASI ÇÖZÜM SÜRECİNDE YAŞANDI’

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Diyarbakır Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Mehmet Akyıl, 12 yıldır turizm alanında çalışmalar yürüttüğü ve bu süre zarfından “Turizm patlamasının” 2013 ile 2015 yılları arasında devam eden “Demokratik Çözüm Süreci”nde yaşandığını kaydederek, devamında başlayan çatışmalı süreç ile birlikte turizmde ciddi oranda düşüş yaşandığını dile getirdi. Akyıl, Sur’un tarihi turizm merkezi olduğunu ve “sokağa çıkma yasağı” döneminde kentin ekonomisine de olumsuz yönde etkilediğinin altını çizdi.

‘NE PATLAMASI, NE HALİ!’

Sur esnafı da iş yapamamaktan dert yanıyor. Sur’un en işlek mekanlarından tarihi Hasanpaşa Hanı’nda, kalabalığın yerini derin sessizlik almış durumda. Hanın avlusunda onlarca sandalye ve masa, turistlerin uğramamasından dolayı esnaf tarafından kullanılıyor. Söz konusu olumsuz havayı tek cümle ile “Saat 11.00. Daha siftah yapmadık” diyerek özetleyen el emeğini tezgahlarına taşıyan han esnafı, “Turizm patlaması yaşanıyor mu?” sorusuna ise “Ne patlaması ne hali, bırakın” diyerek tepkiyle cevap veriyor.

‘NE GELEN VAR NE GİDEN’

Seyahat acentesi Fatma Ay da hükümet yetkililerinin dillendirdiği “Turizm patlamasının” kendilerine yansımasının olmadığını vurgulayarak, “Ne gelen var, ne giden” diyerek var olan durumu özetledi. Çatışmalı süreç ile birlikte kentin yabancı turistlerin uğramaz hale geldiğinin altını çizen Ay, “Bir kaç yabancı turistin gelmesi ile turizm patlamaz. Barış sürecinde Diyarbakır’a ciddi yabancı turist ziyaretler oldu” dedi ve turizmin canlanması için barış sürecinin inşa edilmesi gerekliliğine işaret etti.

Sur’da ilan edilen sokağa çıkma yasağı sonrasında turizmin durma noktasına geldiğini aktaran Ay, son günlerde Diyarbakır’a gelen turistlerinde kentin birçok noktasında bulunan asker ve polis kontrol noktalarından dolayı tedirginlik yaşadığını sözlerine ekledi.

Özgür Paksoy / Aziz Oruç - dihaber