HABER MERKEZİ - TÜİK’in dün açıkladığı Ağustos 2016 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarını değerlendiren DİSK-AR, işsizliğin son 5 yıldır düzenli olarak arttığını, işsizler ordusuna ise son bir yılda 435 bin yeni işsiz eklendiğini kaydetti. Hazırlanan rapora göre, geniş tanımlı işsiz sayısı 6.5 milyon ulaştı. İşsizlikle en yüksek artış ise, kadınlarda.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), “İşsizlik ve İstihdam Raporu-Kasım 2016” başlıklı raporunu açıkladı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) dün açıkladığı Ağustos 2016 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarını üzerinden hazırlanan raporda, işsizlik rakamları ile ilgili çarpıcı veriler paylaşıldı.
Bu verilere göre, işsizlikte adeta patlama yaşanıyor. TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı (standart) işsizlik oranı bir önceki yılın Ağustos ayına göre 1,2 puanlık artış göstererek, yüzde 11,3’ye yükseldi. Böylece son beş yılın en yüksek işsizlik oranı gerçekleşmiş oldu. Toplam işsiz sayısı da bir önceki yılın Ağustos ayına göre 435 bin kişi artarak, 3 milyon 493 bin olarak gerçekleşti. 2012 Ağustos ayında 9,2 olan işsizlik oranı, 2,1 puan artarak iki yıl sonra Ağustos 2016’da 11,3’ye yükseldi.
Raporda, TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı (standart) genel işsizlik oranının işgücü piyasalarındaki durumu bütün boyutlarıyla ortaya koyamadığı eleştirisinde de bulunuldu. Dar tanımlı/standart işsizlik hesaplarının taşıdığı kısıtlar ve sorunlar nedeniyle ise, işsizliğin gerçek boyutlarının anlaşılması için alternatif işsizlik verilerine ve diğer işsizlik türlerine bakmak gerektiği kaydedildi. Buna göre, Ağustos 2016 döneminde geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 19,4 olarak gerçekleşti. Ağustos 2015’te, 6 milyon 18 bin olan geniş tanımlı işsiz sayısı, Ağustos 2016’da 6 milyon 500 bine yükseldi. Ağustos 2016 döneminde tarım dışı işsizlik oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre 1,3 puan artarak yüzde 13,7 olarak gerçekleşti.
KADIN İŞSİZLİĞİ VAHİM BOYUTLARDA
İşsizlikte en yüksek artış ise kadınlarda yaşandı. Kadın işsizliği genel olarak 2 puan artarken, tarım dışı kadın işsizliği ise 2,3 puanlık bir artışla yüzde 20,7’ye yükseldi.
Yine tarım dışı genç işsizliği, 1,9 puanlık bir artışla yüzde 24,1’e yükseldi. Ağustos 2016 döneminde genç (15-24 yaş arası) işsizliği 1,6 puan artarak yüzde 19,9’a yükseldi. Tarım dışı genç kadın işsizliği ise, 1,8 puan artarak 32,4’e yükseldi. Böylece Ağustos 2016’nın en yüksek işsizlik oranı tarım dışı genç kadın işsizliğinde görüldü.
TÜİK Ağustos 2016 Hanehalkı İşgücü Araştırması’nda ne eğitim ve ne de istihdamda olan gençlerin oranına da yer verilmedi. 15-24 yaş arasında olup, ne eğitim ne de istihdamda yer alan gençlerin oranı yüzde 27,2 olarak gerçekleşti. NEET (Not in Education, Employment, or Training) olarak da bilinen bu oran; istihdam, eğitim ve mesleki eğitim dışı gençlerin durumunu yansıtıyor.
YENİ İŞSİZLERİN YÜZDE 65’İ KADINLAR
Toplam işsiz sayısı ise 3 milyon 493 bin olurken, bu işsizlerin 2 milyon 2 bini erkeklerden, 1 milyon 491 bini ise kadınlardan oluştu. Son iki yılda toplam işsiz sayısı 549 bin artarken, kadın işsiz sayısı 358 bin arttı. Böylece yeni işsizlerin yüzde 65’ini kadınlar oluşturdu.
HÜKÜMET İŞSİZLİKLE MÜCADELEDE BAŞARISIZ!
Rapora göre, işsizlik son 5 yıldır düzenli olarak artmaya devam ediyor. 2012 yılında yüzde 9,2 olan işsizlik oranı (dar tanımlı), beş yılda 2,1 puan artarak Ağustos 2016’da 11,3’e yükseldi. İşsiz sayısı 2.4 milyondan 3,5 milyona yaklaştı.
Ak Parti Hükümeti’nin iş başına geldiği 2002 yılında yüzde 10,3 olan işsizlik oranının, aradan geçen 14 yıla rağmen düşmeyip, tersine artış gösterdiğine dikkat çekilen raporda, “Sadece son 5 yılda işsizler ordusuna katılanların sayısı 1 milyonu geçti. İşsizlikte artış hızlanıyor. Son bir yılda yaşanan 435 bin kişilik artış, işsizlikte tırmanış eğilimin en açık göstergesi” denildi.
SANAYİ VE TARIMDA KAN KAYBI SÜRÜYOR
Ağustos 2016’da toplam istihdam bir önceki dönemin aynı ayına göre 323 bin kişi artarak 27 milyon 473 bine ulaştı. İstihdamda en çarpıcı değişim tarımda yaşandı. Son bir yılda tarımda 257 bin, imalat sanayinde ise, 53 bin kişilik azalma gerçekleşti. Hizmet sektöründe genel olarak artış sürerken bilgi-iletişim, finans ve toptan-perakende ticaret ve kültür sanat alt sektörlerinde azalma yaşandı.
TÜİK’in Ağustos 2016 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçları işsizlikte artış eğilimin devam ettiğini gösteriyor. İşsizlik son beş yılın en yüksek oranına yükselirken bütün işsizlik türlerinde tırmanış yaşanıyor. Genişletilmiş işsiz sayısı 6,5 milyon gibi oldukça yüksek bir sayıya ulaşmış durumda. İşsizlikteki artış en çok kadınları etkiliyor. Tarım ve imalat sanayinde ciddi istihdam kaybı yaşanırken istihdam artışı hizmet sektöründe ve bu sektörün belli alt sektörlerinde yaşanmaktadır.
Toplum yararına çalışma ve evde bakım hizmetlerinde çalışanların da istihdam rakamlarına dahil edilmesine rağmen işsizlikteki artışın önüne geçilemediği ve AKP’nin işsizlikle mücadelede başarısız olduğu görülüyor.
İşsizliğin azaltılması ve istihdamda kalıcı ve güvenceli artış sağlanması için ise raporda şu önerilerde bulunuldu:
- “Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması” ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.
- Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkı tanınmalıdır.
- İstihdam artışlarında kamunun payı dikkate değerdir. Kamu istihdamının artırılması, kamuda eğreti ve güvencesiz çalışma biçimleri yerine, kadrolu ve güvenceli istihdam artışının sağlanması yaşamsal önemdedir. Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalı ve kamuda personel açığı derhal kapatılmalıdır.
- Güvencesiz çalışma biçimlerine son verilmeli, tüm taşeron işçilere kadro verilmelidir. Kamu taşeron işçileri kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.
- Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun “insana yaraşır iş” yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalıdır.
- Kiralık işçilik yasası (6715) Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmelidir.
- Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
- Toplum yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanlar daimi işçi statüsüne geçirilmelidir.
- İş başında eğitim adı altında çırak ve stajyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmelidir.
- İşsizlik Sigortası Fonunun amaç dışı kullanımına son verilmelidir
- Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım hizmetleri devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalıdır.”