Arslan: Türkiye’ye barış AKP’nin gitmesiyle gelir 

2017-08-07 16:35:08

İZMİR – Halk buluşmasının 6’ncısının gerçekleştiği İzmir’de konuşan DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan, AKP’nin Vicdan ve Adalet Nöbeti’nden korktuğunu söyleyerek, “Türkiye’ye barış, özgürlük ve demokrasi AKP’nin gitmesiyle gelecek” dedi. 

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) tarafından “Aydınlanan toplumla özgür geleceğe” şiarıyla düzenlenen halk buluşmalarının 6’ncısı İzmir’de düzenlendi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) il binasında düzenlenen halk buluşmasına DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Polis il binası girişinde toplantıya katılmak isteyen yurttaşlara GBT kontrol yaptı. Toplantı saygı duruşuyla başladı. 

Toplantıda konuşan DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan, siyasi soykırım altında bir halk buluşması gerçekleştirdiklerini söyledi. Arslan, “Parti binasının girişinde polisler halkı geri çevirerek engellemeye çalışmaktadır. AKP ve yandaşı polis, savcı ve hakimler ne tür baskı, zorlama, engelleme politikası gerçekleştirirse gerçekleştirsin barıştan, özgürlükten yana tek bir insan kalsa dahi biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Diliyoruz ki hükümet aklını başına alır bu savaş ve kaos politikalarından vazgeçer” dedi. 

‘EŞİT VE ORTAK BİR PAYDADA BULUŞMAK’

AKP hükümeti, 7 Haziran’dan tek başına iktidar olamayınca ülkede katliam ve kaos politikalarını devreye koyduğuna dikkat çeken Arslan, bu tutumun AKP’nin “tek adam” mantığına dayalı bir sistemin örgütlenme biçimini ifade ettiğini dile getirdi. AKP’nin Genel Başkanı her fırsatta “Tek dil, tek bayrak ve tek millet” diyerek geri kalan bütün inançları ve mezhepleri yok saydığını vurgulayan Arslan, “Türkiye’nin çok kültürlü, çok renkli yapısına tek adam, tek ulus anlayışıyla yönetilmeyeceğinin farkındayız, bilincindeyiz. Eşit ve ortak bir paydada buluşarak, kimsenin kimseyi ötekileştirmediği demokratik bir ortamı inşa etme gibi önemli bir mücadeleyi örgütlemeye çalışıyoruz. Bunun tek bir yolu var, o da Kürtlerin özgürlük ve statü talebine cevap vermek ve toplumsal barışını böyle sağlamaktır. Bu konuda Kürt halkı Türkiye’nin demokratikleşmesi ve toplumsal barışın sağlanması için çok ağır koşullarda mücadele vermekte ve bedel ödemektedir” diye belirtti.  

TUTUKLANMAYA YETERLİ BİR SEBEP

6 milyon oy almış bir partinin eş genel başkanının cezaevinde olduğunu hatırlatan Arslan, bugüne kadar 92 belediye eşbaşkanı tutuklandığını, 86 belediyeye kayyum atandığını, onlarca akademisyen sadece demokrasiyi savunduğu için cezaevine konulduğunu söyledi. 

AKP’li olmaması bir insanın tutuklanması için adeta yeterli bir sebep haline geldiğine dikkat çeken Arslan, “Tüm eylem ve etkinliklerimizi büyük bir baskı ve zulüm altında gerçekleştiriyoruz. AKP’nin bu teslim alma uygulamalarına her gün bir yenisi eklenerek devam etmektedir. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın başlattıkları açlık grevi direnişi bugün 152. gününde. Sadece işlerine geri dönmek için başlattıkları açlık grevi eylemine karşı AKP onları tutukladı. Beşiktaş ve Konyaspor maçında Beşiktaş taraftarlarının ‘Türkiye laiktir laik kalacak’ sloganlarına karşılık, Konyaspor’un taraftarları ‘PKK dışarı’ diye yanıt vermişler. Bu AKP’li olmayan herkes PKK’li olarak gösteriliyor. Bu durum Türkiye’nin içerisine girmiş olduğu baskı durumunu anlatması açısından önemlidir” dedi. 

‘GÜCÜMÜZÜ ORTAKLAŞTIRALIM’

HDP’nin Vicdan ve Adalet Nöbeti’ne değinen Arslan, nöbetlerin abluka altına alınmasına tepki göstererek, “Baskılar ve engeller, AKP’nin HDP’nin başlatmış olduğu nöbetten korktuğuna işarettir. AKP’nin baskıcı politikaları ne şekilde gelişirse gelişsin bizler mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. 

AKP’nin baskı politikalarının sadece Türkiye’deki Kürtlerle sınırlı olmadığını tüm Kürtlerin kazanımını hedef aldığını vurgulayan Arslan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Fırat Kalkanı genişleyerek devam edecek” sözlerini de şöyle değerlendirdi: “Rojava Kürtleri karşısında çaresiz kalan AKP hükümeti çetelere omuz veriyor. Çetelere ‘Dayanın, size yardım etmeye geleceğiz. Kürtlere karşı geri adım atamayın Türk Mehmetçikleri oraya gelecek’ demektedir. KDP’nin dışında onunla işbirliği yapan yok. KDP’nin de yapacağı bağımsızlık referandumuna bile tavır koymaktadır.”

“Türkiye’ye barış, özgürlük ve demokrasi AKP’nin gitmesiyle gelecek” diyen Arslan, “Gücümüzü ortaklaştıralım, AKP’yi alaşağı edelim” çağrısı yaptı. 

‘BİRLEŞELİM, TECRİDİ KIRALIM’

Türkiye’de siyasal ortamın gerilmesini, kaos ve savaş politikalarının çoğalmasını, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yürütülen görüşmelerin kesilmesine ve ağır tecride bağlayan Arslan, Öcalan’ın Türkiye halklarının barışı, özgürlüğü ve huzuru için önemli bir lider olduğunu söyledi. Arslan, “Türkiye halkları, 7 Haziran’da HDP etrafında toplanarak barışın mümkün olduğunu ilan etti. Bunu hazmedemeyen AKP, tecrit politikalarını devreye koyarak, savaş ve kaosla bu sorunu çözmeye çalıştı. Birleşerek, bu tecridi kırarak, demokratik siyaseti anlamlı hale getirebiliriz” dedi.