Gökkan: Direnmek bu dönemin adıdır 2017-03-03 09:02:13 DİYARBAKIR - Kürt kadınının son bir yıllık mücadelesini değerlendiren TJA Aktivisti Ayşe Gökkan, geçmişte yapılan saldırıların tümünün son bir yılda topluca yapıldığını ancak buna karşın kadınların verdiği 10 yıllık mücadelenin de bir yüzyıla tekabül ettiğini vurguladı. Özellikle OHAL ilanı ardından Kürt kadınların kazanımlarına dönük yoğun baskı ve kapatmalarla karşılanan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, bu yıl “Kadın direnişiyle özgürlük kazanacak” sloganıyla karşılanıyor. Kürt kentlerinde bir haftaya yayılan etkinliklerin startı verilirken, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Ayşe Gökkan, Kürt kadınlarının bir yıl içinde verdiği mücadeleyi, direnişi ve çalışmalarını anlattı. ‘10 YILLIK MÜCADELE BİR YÜZYILA TEKABÜLDÜR’ Ayşe Gökkan, 300 yıllık dünya kadın mücadelesiyle Kürt kadınların verdiği 40 yıllık mücadelenin her 10 yılının bir yüzyıla tekabül ettiğini söyleyerek, siyasal, sosyal, kültürel, ekonomik ve ekolojik gibi toplumun tüm yaşam alanları ile ilgili bir sistemi olduğunu aktardı. Kadınlar tarafından son bir yılda bu sistemin işletildiğini söyleyen Gökkan, bu sistemin aynı zamanda değişen, dönüşen ihtiyaçları belirleyen bir mücadele biçimi olduğunu ifade etti. Gökkan, dünya kadın mücadelesinden yararlanarak geldikleri aşamaya dikkat çekerek, Kürt kadınların son bir yılda uğradıkları saldırının toplamının da geçmiş 40 yıla bedel olduğunu kaydetti. ‘SALDIRILARIN HEPSİ 1 YILDA TOPLUCA YAPILDI’ Amansız saldırının son bir yılda Kürt kadınlarına yapıldığını söyleyen Gökkan, bunun temel nedenlerinden birinin kadınların elde ettiği kazanımların erkek egemen sistemi sarsmasından kaynaklandığını ifade etti. Geçmişte kadınların psikolojik, fiziksel şiddet, taciz, tecavüz, siyasetten men etme, yoksullaştırma, eğitimsiz bırakmaya maruz bırakıldığını, ancak kadınların son bir yılda bunların hepsine topluca maruz kaldığını aktardı. ‘DEVLETSİZ KADIN DİNAMİĞİ ORTAYA ÇIKTI’ 21’inci yüzyılı “erkek egemen emperyal patlaması” olarak değerlendiren Gökkan, 5 bin yıllık devlet inşasındaki tüm saldırın bölgede kadın kazanımlarına yönelik uygulandığını ifade etti. Gökkan, bu saldırılara karşı bir mücadele yürüttüklerini söyleyerek, ayrıca bölgede devletsiz çözüm bulan kadın dinamiğinin de ortaya çıktığını, bunun toplum tarafından da çok benimsendiğini söyledi. ‘BÖLGEDE 3. DÜNYA SAVAŞI AÇIK BİR ŞEKİLDE YAPILDI’ Gökkan, yaşanan savaş sürecine işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bölgede 3. Dünya Savaşı açık bir şekilde yapıldı. Ulus devlet 3. Dünya Savaşı’nı Kürt bölgesinde başlattı. Bu savaşa karşı Kürt kadınları da öz savunmaya geçti. Militarist bir düşünceyle bakanlar öz savunmayı duyunca tüyleri diken diken oluyor. Çünkü bu güne kadar bilinçle kendisini savunmayı sistem asla ve asla hayal bile edememiş. Çünkü savaşlarda topla, tüfekle, uçakla saldırı yapmış. Kürt kadınları ilk kez örgütlenerek, öz savunmayı geliştirdi. Kadınlar bu savaşın ortasında tüm sorunları çözmeye çalıştı. Sorunun uluslararası mahkemeye taşınması için önemli belgelemeler yaptı. Canlı tanık oldular o tanıklıklarını hukuki sürece dönüştürdüler. Bu savaşta ilk beyan kadınların oldu.” ‘KADINLAR İNANILMAZ BİR DİRENİŞ SERGİLEDİ’ Gökkan, son bir yılın Kürt kadınları açısından inanılmaz büyük tecrübe ve mücadele gerekçesi olduğunu söyleyerek, “O nedenle ilk KJA’nın yöneticileri katledildi. İlk kadın bedeni teşhir edildi. İlk kez kadınlar bu cinsel saldırıları uluslararası kamuoyuna taşıdı. Önemli bir şey genelde savaş alanlarında kadınlar bu vakaları taşımaya korkarlar. Ama bu savaşta kadınlar bunu yapmayı başardı. Her imkanı kullandılar. Kadınlar bu savaşın her halini belgeledi. Savaş alanlarında kalanların yüzde 70’i de kadındı. O kadınlarda yüzde 30’u ise genç kadınlardı. Bu inanılmaz bir mücadele ve direniştir” şeklinde konuştu. ‘DİRENMEK ARTIK SONSUZ BİR MÜCADELEDİR’ Gökkan, Kürt kadınlarının topluma karşı uygulanan imha ve baskı politikalarına karşı mücadele ettiğini söyleyerek, “Kadınlar artık direnmeyi ibadet etmek olarak görüyor. Direnmek artık sonsuz bir mücadeledir. Ve bu dönemde kadınlar bunu başardı” dedi. KJA’nın kapatılmasına da dikkat çeken Gökkan, bunun kadın mücadelesine yönelik bir saldırı olduğunu yineledi. Gökkan, “KJA çünkü bir çözüm sistemi oluşturmuştu. KJA, 614 karma kadın kurumunun bileşeni, 91 kadın kurumu, 118 kadın meclisinin, 96 belediye eşbaşkanın, onlarca kadın vekilinin olduğu bir sistemdi. Her alanda kadının sesi olan güçlü bir sistemdi. TJA, KJA’nın sistemini devraldı. Bu mirasın örgütlenmesini her alanda yürüteceğiz. Bağımsız örgütlenmemizden vazgeçmeyeceğiz, her mahalle ve sokakta örgütlenmemizi sürdüreceğiz” diye belirtti. ‘DİRENMEK BU DÖNEMİN ADIDIR’ 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne ilişkin de konuşan Gökkan, dünya kadınlarının kazanımı olarak değerlendirdi. Kadınların direnerek kazanacağını vurgulayan Gökkan, şöyle konuştu: “Direnmek artık bu dönemin adı. Direnmek kazanmaktır. Bu dönemin şiarı da direnmektir. Alanlarda olacağız. Kimsenin bizi eve kapatmaya gücü yetmeyecek, bizim geldiğimiz tecrübe artık şunu gösteriyor, 21. Yüzyıl kadınların özgürlük yılı olacaktır. Tüm kadınları var olan sisteme ‘Hayır’ demeye, sözünü söylemeye ve asla diz çökmeyip boyun eğmemeye çağırıyoruz. 8 Mart ile Newroz ruhundan ‘Hayır’a kesinlikle ulaşacağız.” Semra Turan - dihaber