Kadınların kozalarından çıkmasını amaçlıyorlar 2017-03-27 09:00:43 BURSA - Kadın istihdamı üzerinde projeler geliştirerek kadınların iş hayatında yer almaları için çalışma yürüten KOZA Kadın Derneği, devletin eve kapatmak istediği kadınları sokağa çıkarmayı amaçlıyor. Dernek kurucularından Meral Yalnızca, kadınların kozalarından çıkmasını istediklerini söyledi. 2012'de kurulan KOZA Kadın Derneği, temel olarak kadın istihdamı üzerinde projeler geliştirerek, kadınların iş hayatında yer almaları için çalışma yürütüyor. Kadınlara toplumsal roller biçilerek eve kapatıldığını ve bunun aşılmasının temelinde kadınların evlerden çıkarak iş hayatına atılması gerektiğine dikkat çeken Dernek, tamamen kadınların emekleri üzerinden ilerliyor ve hiçbir devlet kurumu tarafından destek almıyor. Proje üretmek için yan yana gelebilecek bir dernek binaları bile olmayan KOZA Kadın Derneği üyeleri, Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) bağlı Nilüfer Belediyesi’nin Dernekler Yerleşkesi’nde toplantı ve tartışmalarını yürütüyor. Devletin eve kapatmak istediği kadınları sokağa çıkarmak ve kendi hayatlarını devam ettirmeleri için istihdam alanları açmayı amaçlayan Dernek, toplumun yarısını oluşturduklarını ve mücadeleden geri adım atmayacaklarının vurgusunu yaptı. 'DERNEK BİR İHTİYAÇ ÜZERİNE KURULDU' Tekstil bünyesinde çalıştığı dönemlerde kadınların iş alanında ezildiğini ve kendisinin de bu ezilmenin bir parçası olduğunu anlatan KOZA Kadın Derneği kurucularından Emine Doğru, KOZA Kadın Derneği’nin kurulmasının bir ihtiyaç olduğunu söyledi. Temel hedeflerinin kadınlara istihdam alanı açmak ve çalışan kadınların sorunları ile ilgilenmek olduğunu aktaran Doğru, derneği nasıl kurmaya karar verdiklerini şöyle anlattı: “2005’te bir tekstil fabrikasında yangın çıktı. Orada çalışan kadınların üzerine kapılar kilitlendi. Kadınlar hayatlarını kaybetti. Bunun üzerine biz de hak temelli olarak bu derneği kurmaya karar verdik.” 'BELEDİYE ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAMAKTA' Çalışan kadınlar kadar ev emekçisi kadınlarla da birlikte çalışma yürüttüklerini söyleyen Doğru, pilot mahalleler seçerek kadınların yaşamlarını kolaylaştıracak projeler yürüttüklerini ifade etti. Kadınların kendi sorunlarını tespit etmekte kendilerinin karar vermesi için çaba harcadıklarını belirten Doğru, mahallenin sorunlarını ortaya koyarak bunların giderilmesi için çalışmalar yürüterek karanlık sokakların aydınlatılması, yaşlı bakımından kadınların yükünün azaltılması gibi projeler hazırladıklarını dile getirdi. Belediyelerin üzerine düşen görevleri bile yerine getirmediğine dikkat çeken Doğru sözlerine, “Belediyelerin zaten yapması gereken şeyleri biz yapmaya çalıştık; ancak merkezi mahallelerde bile belediye üstüne düşeni yapmamakta” diyerek, belediyelerin desteklerini göremediklerine de dikkat çekti. Sanayi ve tekstilde yoğun olan Bursa'nın kadınlar üzerinde ucuz işgücü olarak bir baskı oluşturduğunu söyleyen Doğru, ilerleyen süreçlerde özellikle göçmen kadınlar için yeni çalışma alanları açmak ve çalışan kadınların emeklerinin karşılıklarını almaları için projeler hazırladıklarını belirtti. Doğru, “Kadınları, eve kapatan durumdan sıyırmayı hedefliyoruz. Kadının ekonomik özgürlüğünü eline alıp başka bir bireye mahkum olmasının önüne geçmeyi hedefliyoruz” dedi. 'KADINLAR TEKTİPLEŞMEYE 'EVET' DEMEYECEK' Son olarak önümüzdeki referandum sürecinde kadınların özellikle “Hayır” demesi gerektiğine dikkat çeken Doğru, “Kadınlar tektipleşmeye karşı direnmeli. Dernek olarak bunu konuşmadık, ama zaten kadınlar, tek kişinin karar verdiği bir merci altında, tek tipin olacağı bir yönetime ‘Evet’ demeyecek. Son dönemlerde kadınların bastırıldığı, evlere kapatılmaya çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz. Dolayısıyla da tek kişinin ağzından çıkacak bir söze tabi olmayacağız” şeklinde konuştu. 'KADINLAR KOZALARINDAN ÇIKMALI' KOZA Kadın Derneği kurucu isimlerinden Meral Yalnızca, dernek bünyelerinde her fikirden kadınların yer aldığına dikkat çekerek, ev ev dolaşarak kadınlarda farkındalık çalışmaları yürüttüklerini söyledi. Yalnızca, “Kadınlar evlerinden çıkamıyor, bizim adımız KOZA, biz istiyoruz ki kadınlar kozalarından çıksınlar ve özgürleşsinler” diyerek, kadının özgür olabilmesi için ekonomik özgürlüğe sahip olması gerektiğini söyledi. 'TOPLUMSAL SORUMLULUKLARLA KADINLAR EVE HAPSEDİLİYOR' Kadınlara toplumsal sorumluluklar yüklenerek, çalışma hayatından uzaklaştırılmak istendiğine dikkat çeken Yalnızca, “Çocuk bakmak, yemek yapmak gibi işler kadının işiymiş gibi kadına atfediliyor. Tüm bunlara karşı biz de diyoruz ki kadınlar evlerinden çıkmalı ve çalışmalı. Bunun sağlanması için de kadınlara eğitim veriyoruz, iş alanı açmak için çalışmalar yürütüyoruz” dedi. 'KADINLAR, DAHA ÖZGÜR BİR YAŞAM İÇİN 'HAYIR' DEMELİ' Sözlerine, “Biz, 'Kadınlar Hayır Diyor' platformunun içinde yer alıyoruz. Kadınlarla bir araya geliyoruz, ‘Evet’ diyen kadınların neden ‘Evet’ dediklerini soruyoruz, onları dinliyoruz ve sonrasında neden ‘Hayır’ demeleri gerektiği konusunda konuşuyoruz” şeklinde devam eden Yalnızca, “Ben geleceğe kaygılı baktığım için ‘Hayır’ diyeceğim” dedi. Referandum sonrası 'Evet' çıkarsa hayatın kadınlar için daha da zorlaşacağına dikkat çeken Yalnızca, daha özgür bir yaşam için kadınların kesinlikle 'Hayır' demesi gerektiği çağrısında bulundu.