ADIYAMAN - KHK ile kapatılan Adıyaman'daki Kadın Yaşam Derneği yönetici ve üyeleri, daha geniş, katılımcı, demokratik ve özgürlüklere daha çok yer veren bir anayasanın yapılması için referandumda "Hayır" diyecek.
OHAL kapsamında çıkarılan 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Adıyaman’da 22 Kasım 2016 günü kapatılan Kadın Yaşam Derneği yönetici ve üyeleri, 16 Nisanda Anayasa değişikliği için yapılacak olan referandumda "Hayır" diyecek. Derneğin Başkanı Suna Ateş, kapatılan derneklerin iktidara muhalif, eşit, özgür ve demokrasiyi savunan dernekler olduğuna dikkat çekerek, tek adam yönetimi olarak adlandırdığı anayasa değişikliğinde "Hayır" için seslerini yükselteceklerini ifade etti. Yönetim Kurulu üyesi Semra Karadağ ise, özgürlükçü bir toplum ve anayasa için örgütlülüğün anlam ve önemine değinerek, kadınların "Hayır" için örgütleneceğini kaydetti.
KADINLAR SUSMAYACAK
1 Kasım seçimleri ile ülkenin kaosa sürüklendiğini ve son olarak da 15 Temmuz darbe girişimi ile birlikte ülkenin çıkmaza girdiğini ifade eden Ateş, AKP hükümetinin bunu fırsata çevirmek için anayasa değişikliği ile tek adam rejimini dayattığını söyledi. Hükümetin, Anayasa değişikliğini geçirmek için darbe girişiminden sonra yayınlanan KHK’lar ile kendisine muhalif olan kesimleri susturmaya çalıştığını belirten Ateş, “Özellikle kadınların sesini duyurmaya çalışan derneklerin önce faaliyetleri durduruldu, daha sonrada kapatıldı. Bu sesimizi susturmaya yetecek mi, elbette ki hayır. Elbette ki sesimizi duyurmaya ve güç olmaya devam edeceğiz. Dikkat edilir ise kapatılan bütün dernekler muhalif, demokrasiyi ve kadın haklarını savunan derneklerdi. Ancak çocuk istismarını gerçekleştiren, onaylayan ya da kendi içerisinde barındıran pek çok derneğin ve vakfın hala faaliyet yürüttüğünü biliyoruz” dedi.
'HAYIR' DİYECEKLER
“Anayasa değişikliği, tek adam rejimini dayatan, tekçiliğe götüren, bütün yetkileri yasama, yürütme ve yargıyı tek kişide birleştiren maddeler içeriyor” diyen Ateş, hiçbir kadın ve hiçbir kadın derneğinin böyle bir anayasa değişikliğini asla kabul etmeyeceğini belirtti. Kadınlar olarak yılmadıklarını, mücadele edeceklerini vurgulayan Ateş, “Demokratik bir ülkede olması gereken yetkilerin bir kişide toplanmasına karşıyız. Yetkiler bir kişide toplandığı zaman o kişi topluma kendi düşüncelerini empoze etmeye çalışacaktır. Kendi düşüncelerine ters gelen, farklı ses çıkaran, muhalif kesimleri susturmaya çalışacaktır. Biz 14 yıllık pratiklerinde düşüncelerini biliyoruz. Dolayısıyla endişeleniyoruz” diyerek bedel ödeyerek elde ettikleri kazanımları tek adama teslim etmemek için "hayır" diyeceklerini kaydetti.
'ZİHİNLERE KİLİT VURULMAZ'
Her zaman ve her yerde düşünceleri çerçevesinde özgür bir toplum ile özgür bir geleceği inşa etmek için mücadelelerinin devam edeceğini söyleyen Ateş, “Bizi bir birimize bağlayan mekânlar değildir. Mekânlara kilit vurulması, zihinlerimize de kilit vurulacağı anlamına gelmez. Biz eşitlikçi bir düşünceden yanayız. Özellikle cinsiyet eşitlikçi bir düşünceyi savunuyoruz” diye konuştu.
'KADINLARDAN KORKUYORLAR'
Adıyaman’da kadınların yaşadığı sorunları çözebilmek için derneği kurduklarını belirten Karadağ ise, kadınların özgürleşmesinin yolunun örgütlülükten geçtiğine dikkat çekti. Özgür toplumun örgütlü toplumla gerçekleşeceğine inandıklarını dile getiren Karadağ, "Mücadele gerekçemiz budur. İktidar güçleri tarihten buyana örgütlü yapılardan, özellikle örgütlü kadın yapısından korkuyor. Günümüzde de özellikle AKP iktidarının en büyük korkusu örgütlü toplum olduğu gibi, başta kadın örgütleridir. Bundan kaynaklı derneğimiz kapatılmıştır. Ancak derneğimizin kapısına kilit vurulması mücadelemizin biteceği anlamına gelmiyor. Önümüzdeki süreçte de üzerimize düşen her türlü sorumluluğu yerine getirerek referandumda 'hayır' çıkması için mücadele edeceğiz” diye konuştu.
'TEKÇİ DEĞİL DEMOKRATİK ANAYASA'
Başından beri mevcut Anayasa'nın değişmesinin temel bir ihtiyaç olduğunu savunduklarını, ancak yapılacak olan değişikliğin toplumun sorunlarını çözmeyeceğini ifade eden Karadağ, “Yapılacak olan değişiklik yine tekçi, farklılıklara yer vermeyen, içinde kadının olmadığı, sadece birilerinin geleceğini güvence altına almaya yarayan bir düzenleme olduğunu görebiliyoruz. Bu nedenle biz daha geniş, katılımcı, demokratik, özgürlüklere daha çok yer veren bir anayasanın yapılmasından yanayız. Bundan kaynaklı biz kadınlar referandumda 'Hayır' diyeceğiz” dedi.