Hataylı kadınlar: ‘Evet’ için gerekçe yok 'Hayır' için çok

HATAY - AK Parti’nin 15 yıllık iktidarı boyunca uyguladığı kadın politikalarının referandumu ciddi anlamda etkileyeceğini aktaran Hataylı kadınlar, "Evet" demek için bir gerekçelerinin olmadığını “Hayır” için çok gerekçenin olduğunu söyledi.

Referanduma sayılı günler kala seçmenlerin tercihleri iyice belirginleşirken, referandumun sonucunu belirleyecek olanın ise kadınlar olabileceği belirtiliyor. Kadınların tercihlerini de AK Parti’nin 15 yıllık yönetimi boyunca ortaya koyduğu kadın politikaları belirleyeceğe benziyor. 15 yıllık yönetim boyunca katledilen 6 bin civarında kadının yanı sıra kadın cinayetlerine karşı yargının tutumu ve çocuk yaşta evliliklerle, çocuk istismarı karşısında AK Parti hükümetlerinin ortaya koyduğu tavır, kadınların tercihlerinin temel belirleyicisi olacak. Bu kapsamda referandum tercihlerini sorduğumuz Hataylı kadınlar, referandum tercihlerinin "Hayır" olduğunu belirtirken, gerekçelerini de sıraladı.

‘ÇOCUKLARIMIZ İÇİN…’

Kadın cinayetlerinin devam ettiğini, çocuk yaşta evliliklerinin önünün açılmaya çalışıldığını belirten Zeynep Güzel, referandumda "Hayır" diyeceğini söyledi. Güzel, “Gördüğümüz zulüm yeter. Biz kadınlara iş bile yaptırmıyorlar. Kadın haklarında ve gelişmişlikte tüm ülkelerin gerisindeyiz” derken, kadın katliamlarından, kadınların çalışma yaşamına kadar her alanda gördüğü haksızlığa vurgu yaptı.

Türkiye’nin yaşanılmayacak bir ülke haline getirilmek istendiğini kaydeden Emel Kebapçı ise, "Evet" demek için kadınların bir gerekçesi olmadığını belirtti. Türkiye’nin dünyanın en güzel ülkelerinden biri olmasına rağmen yöneticileri nedeniyle insanlarının sürekli ülkeden kaçmak zorunda kaldığını belirten Kebapçı, kadınların yanı sıra bir Arap olarak yıllardan bu yana Arap kadınlarının yaşadıklarının "Hayır" demek için yeterli olduğunu söyledi. Çocukları ile eşlerinin başka ülkelerde çalışmak zorunda bırakıldığını kaydeden Kebapçı, yaşanan krizlerden yapılan her değişiklikten en fazla kadınların mağduriyet yaşadığını ifade etti. Mevcut Anayasanın kendileri için bir çözüm olmadığı gibi daha demokratik ve daha adaletli bir Anayasa talepleri karşısında daha baskıcı bir Anayasa yapılmak istendiğini belirten Kebapçı, referandumda başta çocukları olmak üzere kadınlar için “Hayır” diyeceğini ifade etti.

‘HAYIR YETMEZ AMA…’

Özgürlük ve demokrasi talepleri olduğunu ifade eden Sercan Akdağ da, çocuklarının geleceği, özgürlük ve kadına dönük şiddetin son bulması için "Hayır" diyeceğini açıklarken, "Hayır"ın sorunlarını çözmeye yetmeyeceğini ancak bir adım olacağına inandıklarını ifade etti. Çocuklarının "vatan görevi" adı altında Suriye’de savaşa gönderildiğini belirten Akdağ, “Askerlerimiz savaşlarda ölmesin diye ‘Hayır’" diye konuştu. Kadınların sokakta yürüyemeyecek hale getirilmek istendiğini dile getiren Akdağ, kadınların özgürlüğü için ‘Hayır’ diyeceğini kaydetti.

‘KADINLARIN EVET DEME LÜKSÜ YOK’

Ataerkil toplumda daha da muhafazakârlaşan bir iktidarın kadına yönelik ayrımcı politikaları nedeniyle her gün 3 kadının öldürüldüğünü belirten Aylin Yüksel, kadınlara dayatılan ayrımcı şiddet politikaları karşısında “Hayır” diyeceklerini belirtti. Tüm kesimlere seslenebilen, her kesimi kapsayan bir anayasaya ihtiyaç olduğunu belirten Yüksel, yapılmak istenen değişikliğe kadınların “Evet” demek gibi bir lüksü olmadığını dile getirerek, “Kadınlar daha fazla seslerini çıkarmalı ve ‘Hayır’ kampanyasını ileriye dönük örgütlenme sürecine dönüştürmeli. Bu referandumdan ‘Hayır’ çıkması kadar, referandumdan sonra kadınların özgürlük mücadelesinin daha fazla büyütülmesi için neler yapılması gerektiği konusunda çalışmaların hızlanması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.