ADANA - Küçük yaşlardan itibaren çalışma yaşamında yer alan 50 yaşındaki Gülden Gözütok, erkeklerin istediği "güçsüz", "muhtaç" kadın rollerini hiçbir zaman kabul etmediğini belirterek, kadının istemesi durumunda başaramayacağı hiçbir şeyin olmadığını söyledi.

Toplumun kadına biçtiği rolleri daha küçük yaşlarda ret eden 50 yaşındaki Gülden Gözütok, mücadelesini şimdilerde terzilik yaptığı dükkanında sürdürüyor. Toplumdaki algıya daha küçük yaşlarda karşı çıktığını belirten Gözütok, hayatının hiçbir anında erkeklerden bir şey talep etmediğini söyledi. Gözütok, bunu da erkek egemen sistemin istediği "güçsüz", "muhtaç" kadın rollerini kabul etmeyerek başardığını aktardı.

Evlendikten sonra yaptığı terzilik işini bıraktığını ifade eden Gözütok, evlendikten sonra ise yaşam mücadelesinin yeni bir boyut kazandığını anlattı. Gözütok, "Evde maddi sıkıntı yaşıyorduk ve evde oturmaya alışkın biri değildim. Konfeksiyonda çalışmaya başladım. Gömlek dikiminden pantolon dikimine her işi yaptım" dedi.

'MÜŞTERİNİN MEMNUNİYETİ BENİ İŞE BAĞLIYOR'

Bir süre konfeksiyonda çalıştıktan sonra işi bıraktığını kaydeden Gözütok, evde kaldığı süre zarfında ise sipariş üzerine bahçesinde ektiği sebze ve meylerin satışını yaptığını söyledi. Çalışmadığı vakit kendini kötü hissettiğini dile getiren Gözütok, gündüz işte çalıştığını, akşamda ev işlerini yaptığını vurguladı.

Konfeksiyonda ilerlettiği dikiş işini evde yapmaya başladığını ve ardından kendine küçük bir dükkan açtığını vurgulayan Gözütok, işyerinin küçük ancak her ihtiyacını karşıladığını söyledi. Gözütok, müşterilerinin memnuniyetinin ise kendini daha da işe bağladığının altını çizdi.

'KADIN YETERKİ İSTESİN'

Erkeklerin garanti gerekçesi olarak görülmesine anlam veremediğini belirten Gözütok, kadının isterse her alanda kendini geliştirebileceğini kaydetti. Kadınların elinden her işin geldiğini vurgulayan Gözütok, "Erkekler evde oturup bir şey üretemezler. Ama kadınlar evde oturarak bile bir sürü alanda üretim yapabilirler. Erkekler kadınların ne çalışmasını nede güçlü olmasını ister.
Sürekli gücün kendisinde olmasını ister. 'Evin erkeği benim der' ve kendini üst gördüğü için evin bütün hakları onda olduğunu düşünür" diye konuştu.