Gül: Çözümsüz olmadığımızı herkese gösterdik

DİYARBAKIR - Kadın buluşmasında yapılan öneriler ile kendilerini TJA olarak örgütlediklerini ifade eden DBP MYK üyesi Fatma Gül, bunun KJA sisteminden vazgeçtikleri anlamına gelmediğini belirterek, “Bu süreçte alternatifsiz ve çözümsüz olmadığımızı herkese gösterme açısından bir tedbir geliştirdik” dedi.

Kadın alanında birçok çalışma yürüten ve 370 dernek ile birlikte faaliyetleri durdurulan Kongreya Jinên Azad (KJA), artık yoluna Tevgera Jina Azad (Özgür Kadın Hareketi) olarak devam edecek. Diyarbakır’da DBP Kadın Meclisi’nin çağrısı ile Türkiye ve dünyadan da birçok kadın örgütünün katılımıyla gerçekleştirilen kadın buluşmasında yapılan öneriler sonucunda TJA ilan edildi. Faaliyetlerine TJA olarak devam edecek olan kadınlar, bu anlamıyla faaliyetlerinin durdurulmasına da cevap oldu. TJA’nın çalışmalarına ilişkin değerlendirmede bulunan Demokratik Bölgeler Partisi MYK üyesi Fatma Gül, TJA’yı ilan ettikleri kadın buluşmasında ortaya müthiş bir güç ve moral çıktığını ifade etti.

‘BİZİM ESAS MODELİMİZ VE SİSTEMİMİZ KJA’DIR’

Herkes için tarihi ve zor koşullarda bir toplantı gerçekleştirdiklerini, ancak herkes açısından güç verici bir toplantı olduğunu söyleyen Gül, TJA’yı ilan ettiklerini, bunun KJA’nın sisteminden vazgeçtikleri anlamı taşımadığını ifade etti. Bu modelden asla taviz vermeyeceklerini ifade eden Gül, “Bu bizim için geçici bir süreçtir. Bizim esas modelimiz ve sistemimiz KJA’dır. 40 yıllık Kürt siyasal hareketinin ve mücadelesinin bir ürünü olarak KJA’ya getirildiği bir süreçti. Bu nedenle modelimizden vazgeçme, bunu bırakma gibi bir algı asla oluşmasın. Onunla çalışmalarımıza yine devam edeceğiz. 3 aylık faaliyetlerini durdurma durumu gerçekleşti. Bizler de Kürt kadın hareketi olarak bu süreçte alternatifsiz ve çözümsüz olmadığımızı aslında herkese gösterme açısından bir tedbir geliştirdik” diye konuştu.

‘TESLİMİYET DAYATMALARINA KARŞI ALTERNATİFSİZ DEĞİLİZ’

Bu tedbir ile KJA’nın faaliyetlerini TJA olarak sürdüreceklerini ifade eden Gül, KJA’nın yasal sürecini yürütme ve kazanımına kadar mücadelelerini devam ettireceklerini söyledi. Gül, “Fiiliyatta çalışmalarımızı yürüteceğiz. Bu süreçte TJA olarak kendimizi örgütledik. TJA’nın ilan ediliş süreci ile dosta düşmana bir mesaj verdik. Kürt kadın hareketi bütün baskılara, yıldırmalara, teslimiyet dayatmalarına karşı asla alternatifsiz değildir. Özellikle önümüzde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü var. Böylesi bir günde böyle bir toplantının gerçekleştirilmesi ve TJA’nın ilanı bu güne bir cevaptır. Biliyorsunuz cinsel istismar adı altında bir yasa çıkarılmaya çalışılıyor. Bütün kadınlara, topluma dayatılan bir tecavüz yasasıdır. Bu tecavüzün önünü açmadır. Kürt kadını şahsında gerçekleşen bütün cinsel saldırılara ve geliştirilen politikalara karşı şimdiye kadar bütün alanlarda direndik ve mücadelemizi verdik. Önümüzdeki dönem için hem bu yasanın çıkmaması noktasında daha stratejik bir kadın politikasını oluşturma ve politika çerçevesinde mücadelemizi daha da büyütme noktasında bu toplantı 25 Kasım’a da yasaya da bir cevap niteliğindedir” şeklinde ifade etti.

‘TÜM KADINLARI 25 KASIM’DA ALANLARA ÇAĞIRIYORUZ’

Kürt kadınların bugün her zamankinden daha güçlü daha direngen olduğunun altını çizen Gül, bundan asla taviz vermeyeceklerini belirtti. Çok ağır bedeller ödenerek bu günlere geldiklerini ifade eden Gül, bütün dezavantajlara, yıldırmalara rağmen mücadeleden vazgeçmeyeceklerini ifade etti. 25 Kasım haftası nedeniyle 25 Kasım’da Koşuyolu Parkı’nda bir araya gelerek bir yürüyüş gerçekleştireceklerini de ekleyen Gül, “Bu, TJA ile bir başlangıç olacak. Sistemimizi, modelimizi hayata geçirme noktasında daha güçlü duracağız. Cins mücadelesini bütün topluma yayma noktasında her zaman alanlarda olacağız. Bütün kadınlara çağrımızdır. Herkesin bu yürüyüşe katılması gerekiyor. Bugün sadece mücadele içerisinde olan kadınlar için tehdit değildir, bütün kadınlar için tehdittir. Bu tehditleri ortadan kaldırmak için bütün kadınların o gün alanlarda olması ve haykırması gerekiyor” dedi.