MERSİN - Kadına yönelik şiddetin simgesi haline gelen Özgecan Aslan cinayetinin üzerinden 2 yıl geçti ancak durmak bilmeyen şiddet sonucu 2015’te 303, 2016’da 328 ve 2017 yılının ilk ayında ise 37 kadın erkekler tarafından katledildi. Avukat Sevim Küçük, kadına ve çocuklara yönelik hak ihlallerinin artarak devam ettiğini belirterek, yetkililerin bu konudaki duyarsızlığına tepki gösterdi.
Kadına yönelik şiddetin simgesi haline gelen ve kadın cinayetlerinde adeta bir dönüm noktası haline gelen Özgecan Aslan, Mersin'in Tarsus ilçesinde 11 Şubat 2015 tarihinde okuldan evine gitmek için bindiği minibüs şoförü Suphi Altındöken'in cinsel saldırısına direndiği için katledildi. Arkadaşı Fatih Gökçe ve babası Necmettin Altındöken ile birlikte katlettikleri Özgecan’ın bedenini yok etmek için Tarsus’a bağlı Çamalan köyündeki Alman Mezarlığı yakınlarında ateşe veren zanlılar, fotoğraflarının sosyal medyada yayınlanması ile birlikte yakalandı. Yakalanan 3 zanlı suçlarını itiraf ederken, Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamanın ikinci duruşmasında 3 sanığa da herhangi bir indirim uygulanmadan "ağırlaştırılmış müebbet" ve “Nitelikli cinsel saldırı” suçundan Suphi Altındöken’e 36 yıl, Fatih Gökçe’ye ise 24 yıl hapis cezası verdi.
KADIN DÜŞMANI YASALARA GEÇİT VERİLMEDİ
Özgecan Aslan'ın katledilmesi kadınlarda öfke patlamasına yol açarken, günlerce süren eylemlerle sokakları işgal eden kadınlar, kadına yönelik cinayet, şiddet ve cinsel saldırılara karşı özgürlüğü haykırdı. Kadınların mücadelesi sonucu kadınlara yönelik suçlarda "Haksız tahrik" ve "İyi hal" indirimi ile “Cinsel saldırı suçlarında zaman aşımını” içeren ve “Özgecan Yasası” olarak adlandırılan kanun teklifi Meclis’e sunuldu. Özgecan’ın katledilmesinin üzerinden bir yıl geçtikten sonra Meclis’e sunulan yasa teklifinin ardından 24 Kasım 2016 tarihinde çocukların istismarcıları ile evlendirilmesini öngören bir başka yasa teklifi iktidar partisi tarafından Meclis'e getirildi. Kadınlarda ikinci bir öfkeye neden olan teklif, kamuoyunda oluşan tepkiler üzerine geri çekilmek zorunda kalındı. Bu dönemde kadınların gündemine ise özsavunma hakkı oturdu.
ÖZGECAN’DAN SONRA 668 KADIN KATLEDİLDİ
Ancak Özgecan cinayetinin ardından da kadına yönelik şiddet ve cinayet durmak bilmedi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre, 2015’te 303 ve 2016’da 328 kadın katledilirken, 2017 yılının ilk ayında ise 37 kadın erkekler tarafından katledildi.
'KADINA VE ÇOCUĞA YÖNELİK HAK İHLALLERİ ARTTI'
Özgecan Aslan davasının avukatlarından Sevim Küçük, Özgecan cinayeti davasında verilen kararın emsal ve kadınlar açısından ise kazanım olduğunu belirterek, ancak kadına yönelik cinayetlerin artarak devam ettiğini söyledi.
Amaçlarının kadına yönelik şiddet, cinsel saldırı ve cinayetleri engellemek olduğunu vurgulayan Küçük, şöyle devam etti:
“Cinayet işlenmeye ve şiddet uygulanmaya devam edildikten sonra bu suçları işleyenlerin en ağır şekilde cezalandırılması değil asıl amaç cinayet ve şiddetin önüne geçebilmektir. Ancak Özgecan’dan sonra baktığımız kadarıyla ne yazık ki bu caydırıcı bir etki yapmadı. Kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet, kadının cinsel yönden istismarı ve hatta çocuğun cinsel istismarı konusunda yaşanan ihlaller daha da arttı. Tabi ki biz baştan beri şunu söylüyorduk. Tüm bu suçların toplumsal nedenleri var. Toplumsal nedenlerini ortadan kaldırmadıkça, mahkemelerin vereceği cezalar nispeten etkili olabilir. Bu toplumsal nedenleri ortadan kaldıracak bir irade ortaya çıkmadı. Öyle ki Meclis'e sunulan bir Özgecan Yasası vardı. Ancak bugün geldiğimiz noktada Meclis'in gündemi bu değil.”