Merhaba Sanat Tiyatrosu geri dönüyor

MERSİN - Mersin'de 1992 yılında kurulan Merhaba Sanat Tiyatrosu, yeniden sahnelere dönme kararı aldı. Tiyatronun kuruluşundan bu yana yer alan Tiyatro Yönetmeni Ramazan Velieceoğlu, bünyelerindeki müzik grupları ve diğer dallardaki kültürel çalışmalarını derinleştirmeye daha çok ses çıkarmaya karar verdiklerini söyledi.

Mersin'de 1992'den bu yana alternatif sanat anlayışıyla ortaya çıkan Merhaba Sanat Tiyatrosu yeniden canlanıyor. Tiyatronun kuruluş aşamasında yer alan Tiyatro Yönetmeni Ramazan Velieceoğlu, Merhaba Sanat Tiyatrosu kurulduğunda Mersin'de sanatın yaygın olmadığını kaydederek, "Merhaba Sanat ekibi olarak turneler yapıyorduk. Resim, müzik gibi birçok sanat dalında çalışmalar vardı" dedi. Zamanla koşulların zorlaşmasıyla sanatın diğer disiplinlerini ayırdıklarını ve tiyatro ile devam ettiklerini kaydeden Velieceoğlu, Türkiye'de tek bir şehirde tiyatro yapmanın tiyatronun yaşamasını sağlamadığını, bu yüzden 1992'lerden bu yana tiyatro turneleri düzenlediklerini belirtti.

'DAHA ÇOK SES ÇIKARMAYA KARAR VERDİK'

Tiyatrolarını genellikle politik oyunlar üzerinden kurguladıklarını dile getiren Velieceoğlu, "Türkiye'nin karanlık dönemlerinde itirazımızı sanatsal alanda bir ses olarak dile getirdik. Şimdi de günümüzde demokrasinin olmazsa olamazı dernekler kapatıldığı bir süreçte sanata bir gereksinim var. Yeniden Merhaba Sanat Tiyatrosu olarak faaliyete geçtik. Müzik grupları ve diğer dallarla kültürel çalışmalarımızı derinleştirmeye daha çok ses çıkarmaya karar verdik" dedi.

Türkiye'nin içinde bulunduğu zorlu koşullarla daha önce de karşılaştıklarını kaydeden Velieceoğlu, "1990'lı yıllarda da birçok oyunumuz yasaklandı. Ülkemizde mevcut yönetimlerin her zaman sanata karşı bir duruşu var. Oysa bu ülkede sanat gelişmiş olsaydı sinema, tiyatro, resim, folklor engellenmemiş olsaydı, bu ülkede savaşlar olmazdı. Her zaman savaş karşıtı oyunlar ve çocuk oyunları sergiledik. O dönemlerde zorluklar vardı bu dönemde de zorluklar var. Yaşadıklarımız bu ülkenin kaderi demeyelim ancak sanki biz, bizi yönetenleri iyi seçemiyoruz halk olarak. Bu nedenle de hep bu zorluklarla karşılaşıyoruz. Bu zorlukların aşılabilmesi gerekiyor" ifadelerinde bulundu.

'1992'DE DE ÇOCUKLAR ÖLMESİN DİYORDUK'

1992 yıllarında da tiyatro oyunlarının "Yaşasın Barış" gibi çocuk oyunları sergilediklerini ve bu oyunlarda vermek istedikleri mesajları şöyle sıraladı: "İnsan ölümü değil, yaşamsal güzellikleri ararız. Kan, acı olmayan bir dünya isteriz. Yarınlarından umutlu, güvenli bir toplumda yaşamak isteriz. Savaş çığlıkları atan çığırtkanlara karşı, dünyamızda gerçek barışın yeşermesini isteriz. Savaşlar olmasın. Çocuklar ölmesin. Tiyatro var olsun."

'HER ZAMAN SANATTAN KORKULDU'

1990'lı yıllarda da bu süreçleri gördüğünü kaydeden Velieceoğlu, "Yine of diyorum aynı şeylerimi yaşayacağız. Ne zaman aşacağız. Bu toplum değişmeyecek mi? Bu toplum kendini geliştirmeyecek mi? Çağımıza uygun yöneticiler bulamayacak mıyız?" gibi soruları sorduğunu belirtti. Türkiye'de geçmişten gelen bir sanat karşıtlığı olduğunu kaydeden Velieceoğlu, "Yöneticilerimiz hep sanattan korkup çekindiler. Muhalif olan herhangi bir eseri hemen yasakladılar. Geçmişten bu yana tiyatrosu, şiiri, kitabı, müziği hep yasaklamayı bir çıkar bildiler. Oysa bu ülkeye hiçbir şey sağlamadı. Günümüzde de bu var " ifadelerinde bulundu. "Derneklerin kapatıldığı bir dönemde yeniden sanat denilebilmeli, sanatsal faaliyetler, ürünler ortaya çıkmalıdır" diyen Velieceoğlu, Tüm sanatçıların muhalif bir duruşu sergilemesi gerektiğini kaydederek, " Müziklerini, sanatını, tiyatrosunu var olanlara eleştiri ve muhalif olarak yapabilmeliyiz" dedi.

'YENİDEN SANATA MERHABA'

Merhaba Sanat Tiyatrosu'nda çalışma yürüten fotoğraf sanatçısı Ali Osman Abalı, zor süreçlerde daha çok sanatsal ürünlerin ortaya çıktığını belirterek, "Sanat düz bir kavram değildir. Dolambaçlı yolları vardır. Daha çok imgenin, daha çok metaforun çıkacağı dönemler zor süreçlerdir" dedi. Zor süreçlerden geçildiğine dikkat çeken Abalı, derneklerin, kültürel faaliyet yürüten kurumların, dergilerin kapatıldığı bir dönemde yeniden hayata geçmenin çok önemli olduğunu kaydetti. Merhaba Sanat Tiyatrosu ile sanatın diğer tüm disiplinlerini de bir araya getirmeyi amaçladıklarını kaydeden Abalı, alternatif ve muhalif kimliğiyle yeniden sanata merhaba demeyi amaçladıklarını vurguladı.

'SANATÇI MUHALİF OLMALIDIR'

1992'den bu yana her zaman muhalif bir çizgiye sahip olduğunu ifade eden Abalı, çektiği fotoğraflarla insanları sokaklara yeniden çağırmayı hedeflediğini kaydederek, "Muhalif, antiemperyalist olmak zorundayız. Sokağın ve insanın sanatçısı olmak muhalif olmayı gerektirir. Sözümüzü sanatımızla söylemeye devam edeceğiz." Sanatın sokakta şekillendiğini dile getiren Abalı,"Bir insan kendine sanatçıyım diyorsa muhalif olmalıdır. Sanatçı sözlerini daha çok sanat yaparak söylemelidir" dedi.