İSTANBUL - “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisine imza atan akademisyenlere destek verdikleri için haklarında soruşturma başlatılan sinemacılar, barıştan yana olacaklarını ve barış demeye devam edeceklerini dile getirdi.
Barış İçin Akademisyenlerin, devletin bölgedeki operasyonlarına tepki göstermek amacıyla 11 Ocak 2016'da “Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlığıyla yayımlanan bildirisine destek veren 433 sinemacı hakkında, “Suçu ve suçluyu övmek” iddiasıyla geçtiğimiz günlerde soruşturma başlatıldı. Açılan soruşturmaya tepki gösteren sinemacılar, barış demeye devam edeceklerini söyledi.
Haklarında açılan soruşturmayı “tuhaf” olarak tanımlayan Yönetmen Melek Özman, “Söylemek de çok tuhaf geliyor ama barış demenin suç sayılmaya devam edileceğini anlamamız gerekiyor sanırım. Neyin soruşturulduğunu anlamak da güç, ya biz ‘Ama'sız, fakat'sız barış dedik, demeye devam edeceğiz elbet, bu suça ortak olmayacağız" dedi.
‘HUKUKEN TUTUKLANMAMIZ MÜMKÜN GÖRÜNMÜYOR'
Yönetmen Ezel Akay da, “Ortada bir suç olmadığı gibi ‘suçu’ övmek gibi bir fiilde mümkün değil. Bizim de bunlarla hiçbir alakamız yok. Barış istemenin suç olması kadar saçma bir şey olamaz” diye konuştu. O kadar çok insanın ifadesinin alınması vakit alacağını belirten Akay, “Umarız şunlar arasında üç beş tane seçelim de 'tutuklayalım' demezler. Hukuken de mümkünmüş gibi görünmüyor. Çok fazla meslektaşımla konuşuyoruz tehlikeye karşı topluca bir önlem alınabilir mi, alınamaz mı? diye. Bu, artık gündelik hayatımız oldu” diye kaydetti. Akay, “Gerek yok boşuna gerginliğe. Ancak kahramanlarımızı hangi maceralar bekliyor diye devam ediyoruz hayata” dedi.
‘YAŞAMI SAVUNMAK NE ZAMAN SUÇ OLDU’
Haklarında soruşturma açıldığına ilişkin ellerine bir tebligatın henüz geçmediğini belirten belgesel Yönetmeni Ada Ayşe İmamoğlu da, “Ancak meslek birliklerimize iletilen bir yazı var. ‘Suçu ve suçluyu övmek’ gibi bir cümle var. Barıştan yana olmak, yaşamı savunmak ne zaman suç oldu? Kaldı ki bizler sinemacılarız. Bizim görevimiz bütün yangın yerlerinde yaşamı yüceltmek ve savunmaktır. Ben kendimi kamera ile ifade ediyorum, yazarlar kelimelerle, gazeteciler sorular sorarak” dedi. İmamoğlu, “Yazarlar, gazeteciler, sanatçılar hemfikir olmadığında ‘vatan haini’ oluyor, hedef gösteriliyor, tutsak ediliyor” diyerek öfke içinde bağırarak kendilerini hedef gösterenlere ise, “Vatan hainliği ne demek?” sorusunu yöneltti. İmamoğlu, “Bizler yaşamı savunmaya devam edeceğiz” diye belirtti.
Öte yandan hakkında soruşturma açılan sinemacıların önümüzdeki günlerde bir araya gelerek, ortak bir tavır sergilenmeleri bekleniyor.