ANKARA - 3200 yıl önce yaşanan Truva Savaşı’nı tablo ve heykellere yansıtan çini ve seramik sanatçısı İsmail Faris Öncel, hem yurtiçinde hem de yurtdışında açmak istediği sergisinin “Osmanlı konseptine uymuyor” denilerek reddedildiğini söylüyor.
Çini ve seramik sanatçısı İsmail Faris Öncel, “Troya” sergisiyle Ankara'da sanatseverlerle buluştu. Öncel, yıllardır çini ve seramik kullanarak sanat yapıyor. Öncel, son olarak 4 yıllık bir çalışma sonucu 3200 yıl önce yaşanan "Truva Savaşı"nı işledi. Öncel'in "Troya" adlı sergisi 16-19 Kasım tarihlerinde Ankara Barosu Avukat Atilla Sav Sanat Galerisi'nde sergilendi. Sergilenen 30 taş karo çini tablo ve 25 seramik tabak, amfora, vazo, sehpa gibi objelerden oluşan koleksiyonda yer alan yapıtlar, tamamen el yapımı ve kopyaları da bulunmuyor.
'OSMANLI KONSEPTİNE UYMUYOR'
Öncel'in tabloları ilk kez 2014 yılında İstanbul'da Rami Koç Müzesi'nde 4 ay boyunca sergileniyor. Ancak Öncel daha sonra tablolarını sergilemek için oldukça zorladığını söylüyor. Tablolarında mitolojik hikayelerin önemli noktalarını vurgulamak istediğini kaydeden Öncel, "Çanakkale Belediyesi bize hiçbir yeri tahsis etmedi. Hangi duvarı beğendiysek 'O bize lazım veremeyiz' diye ret edildi. Yurtiçi ve yurtdışında sergilemek istiyoruz. Ancak destek bulamıyoruz. Çünkü kime gitsek 'Bizim Osmanlı konseptine uymuyor' deyip, geri çeviriyorlar" dedi.
'TROYALI KADINLARIN HIÇKIRIKLARINI DUYABİLİRİZ'
Sanata ve tarihe olan ilgisizlikten yakınan Öncel, "Troya" adlı sergisi için şunları söylüyor: "Tanrı yüzlü Paris'in lir çalışını ve Helana'nın kulağına fısıldadığı aşk dolu sözlerini, kuran edilen İphigeneia'nın babası kral Agamemnon'a yalvarışlarını, Kutsal İlyon'un surlarının önünde çarpışan güzel dizlikli Akhaların haykırışlarını, Batı kapıları önünde Aşil'e karşı duran, atları güzel süren Hektor'u... Heranın, Athenanın, Eris'in, Akha'ların çoşturan savaş çığlıklarını, Zeus'un gök gürültülerini, yıldırımlarını, su perisi tanrıça Thetis'in oğlu Akhilleys'a yalvarışlarını, Andromakhae'nin kocası prens Hektor'a ağlayarak veda edişini, surların üzerinde çırpınan güzel rubalı Troyalı kadınların hıçkırıklarını belki duyabiliriz"