'Meclis Saray'ın teknik alanına çevrildi'

2016-11-24 16:48:06

BATMAN / ADIYAMAN - Batman’da partisinin halk buluşmasında konuşan HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir, halkın iradesiyle başa geldiklerini belirtti. Adıyaman'da halkla bir araya gelen HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul ise işlevsizleştirilen Meclis'in Saray'ın teknik bir alanına çevrildiğini söyledi. 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman İl Örgütü, demokratik siyaset buluşmaları kapsamında “Şimdi halk konuşuyor” etkinliği düzenledi. Etkinliğe HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir, HDP Batman Milletvekili Saadet Becerikli, HDP MYK Üyesi Ömer Önen, HDP ve DBP yöneticileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. 

‘KÜRTLERİN YOK SAYILMASI YÜZ YILLIK BİR SORUN’

Osman Baydemir, bütün yaşananların bir halkın varlığı ve yokluğunun tayin edilmesi yönünde geliştiğini belirterek, yaşananlara karşı birlik çağrısında bulundu. Baydemir, şöyle devam etti: “Bu birlik olma çağrımız ve kurtuluş arayışımız sadece bugün için değil geleceğimiz için de önemlidir. Sykes Picot’ta Kürtleri yok sayan zihniyet ve Kürtlere sorulmadan yapılan bu antlaşmayla yüzyıldır süren bu sorunun nedeni ve barışın önündeki engeldir.” 

‘PARADİGMAMIZ HALKLARIN BARIŞI VE BİRLİĞİ’

Yaşanan süreçlerle birlikte haritaların ve sınırların yeniden çizildiğine değinen Baydemir, “Kürtlerin en büyük sorunu kaderleri tayin edilirken kendi toprakları üzerinde ve kendi dillerinde var olmalarına izin verilmemesidir. HDP’nin paradigması ise halkların, mezheplerin ve bütün farklılıkların arasındaki savaşın bitmesi, bütün halkların kendi kimliğinde birlik ve barış içinde var olmalarıdır. Bunu yok saymak için parlamentoda Kürtlerin iradesine hazmetmeyerek HDP’ye yönelik baskı uygulamalarını artırdılar”şeklinde konuştu.

‘HALKIMIZIN İRADESİYLE BAŞA GELDİK’ 

Milli iradeden bahsedenlerin yalan söylediğini ve uygulanan politikalarla milletin iradesinin yok sayıldığını söyleyen Baydemir, “Biz seçilirken iki emanetle başa geldik, biri Allah’ın diğeri ise halkımızın iradesiydi. Halkımızın iradesiyle başa geldik ve bu emaneti bizden alacak olan da onlardır. Nasıl ki yaşanan darbe girişimi halkın iradesini yok saymaya yönelik bir darbeyse bugün Kürt belediyelerine atanan kayyımlar, eş başkanlarımızın, arkadaşlarımızın da tutuklanması Kürt iradesine yönelik bir darbedir ve Kürt halkı bunu asla kabul etmeyecektir. Buna karşı mücadele edecektir” ifadelerini kullandı. 

Konuşmaların ardından soru ve cevap kısmına geçilen etkinlikte halkın görüşleri ve yaşanan sürece yönelik beklentileri ile HDP’nin yeni yol haritasının nasıl belirleneceği ele alındı.

'MECLİS SARAY'IN TEKNİK BİR ALANINA ÇEVRİLDİ'

HDP Antep Milletvekilli Mahmut Toğrul, Adıyaman'ın Karapınar Mahallesi'nde halkla bir araya geldi. Bir düğün salonunda mahalle sakinleri ile buluşan Toğrul, partilerinin çalışmaları hakkında bilgi verdi. Kürtlerin bir çadıra dahi sahip olmasını istemeyen bir zihniyet ile karşı karşıya olduklarını belirten Toğrul, “Bundan kaynaklı Türkiye’de HDP’nin başarısını, Suriye’de de  Rojava kantonlarını kendilerine  tehdit olarak algıladılar. Hâlbuki Rojava'dan Türkiye’ye yönelik bir çakıl taşı dahi atılmamıştır. Rojavada’ki kantonları tehdit görenler, DAİŞ ile aynı çuvala girmekten rahatsız olmadılar. Yani DAİŞ ve El Nusra gibi çeteler ile aynı çuvala girmelerinin temel sebebi Rojava’daki kantonları boğmak istemeleriydi” dedi.  

'TBMM SARAY'IN TEKNİK BÜROSU HALİNE GELDİ'

TBMM’nin işlevsizleştirildiğinin altını çizen Toğrul, şöyle devam etti: “Kararlar Saray'dan geliyor. Biz vekiller ne dersek diyelim hiçbir şekilde kale alınmayarak Tayip Erdoğan'ın istediği, Saray'ın istediği yasalar geçmeye başlıyor. Meclis böyle teknik bir alana çevrilmişken, bizim sessiz kalmamız beklenemezdi. Bizde dedik Meclis onların babasının malı değil. Buradan çekilmeyeceğiz ama tepki olarak yasama faaliyetlerini durdurduk. Tayip Erdoğan’ın bu teknik işlerini yapan Meclis'e bir figüran olmanın doğru olmadığını belirtmeye devam edeceğiz.”  

“Bize dayatılan iki yol var" diyen Toğrul, "Ya teslimiyet, diz çökme, boyun eğme ya da atalarımızın yiğitlerimizin miras bıraktığı direnme geleneğini sürdüreceğiz. Biz direniş geleneğini Seyit Rıza, Şeh Sait,  Mazlum Doğan ve Mehmet Tunç’lardan aldık” diye belirtti.