Uluslararası kuruluşlara acil çağrı

ANKARA - HDP, 10 gündür haber alınamayan ve ciddi hak ihlallerinin gündeme geldiği Xerabê Bava için uluslararası kuruluşlara acil çağrı yaptı. HDP'li Ali Atalan da konuyu Meclis'e taşıdı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP), ablukanın sürdüğü Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Xerabê Bava köyü için uluslararası kurumlara acil bir çağrıda bulundu. HDP Merkez Yürütme Kurulu imzasıyla uluslararası kurumlara acil koduyla gönderilen çağrı metninde, Xerabê Bava’da yaşananlar hakkındaki iddialar dile getirilirken, parti heyetine izin verilmemesinin bu iddiaların doğruluğunu gösterdiğine dikkat çekildi.

Aralarında Avrupa Parlamentosu Başkanlığı, AP Grup Başkanları, AK Genel Sekreterliği, AKPM Başkanlığı, AKPM Grup Başkanları, AB Yüksek Temsilciliği, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiserliği, Latin Amerika Dayanışma Ağı, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Parlamentolar Arası Birlik (IPU) ve elçiliklerin bulunduğu kişi ve kurumlara 10 gündür haber alınamayan Xerabê Bava için duyarlılık gösterme çağrısı yapıldı.

HDP Mardin Milletvekili Ali Atalan da konuyu Meclis'e taşıdı. Meclis Başkanlığı'na yazılı soru önergesi veren Atalan, Başbakan Binali Yıldırım, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Milli Savunma Bakanı Fikri Işık'ın yanıtlaması talebiyle 16 soru yöneltti.

HDP'nin hükümete yönelttiği sorular şöyle:

* Resmi olarak sokağa çıkma yasağı kaldırılmış olmasına rağmen, söz konusu köylerde abluka hali neden devam etmektedir?

* Mardin’de 11 Şubat 2017 tarihi itibariyle sokağa çıkma yasağı ilan edilen yerlerde kaç kişi, hangi gerekçelerle gözaltına alınmıştır?

* 11 Şubat 2017 tarihi itibariyle, Mardin’de gözaltına alınanların kaçı engelli, kaçı hasta, kaçı çocuktur?

* 11 Şubat 2017 tarihi itibariyle Mardin’de sokağa çıkma yasağı ilan edilen yerlerde kaç kişi hayatını kaybetmiştir? Bu kişiler kimlerdir ve adli tıp raporuna göre ölüm sebepleri nedir?

* 11 Şubat 2017 tarihi itibariyle Mardin’de başlatılan operasyonlar sırasında köylülerin saatlerce evlerinden dışarıda, soğukta bekletildikleri ve tuvalete bile gitmelerine izin verilmemesinin sebebi nedir?

* Çocuk, yaşlı, kadın, erkek fark etmeksizin herkese, köy meydanında çıplak arama ve cinsel işkence uygulandığı doğru mudur? Bu şekilde hukuka ve insanlık onuruna aykırı hareket edilmesinin sebebi nedir?

* Aralarında okuma-yazma bilmeyenler de dâhil olmak üzere, köylülere ne olduğunu bilmedikleri bir belgenin zorla imzalatılmasının sebebi nedir? Söz konusu belge nedir?

* Bazı evlerin asker ve özel harekâtçılar tarafından karargâh olarak kullanılması için kimden izin alınmıştır? Ev eşyalarına zorla el konulduğu doğru mudur?

* Kolluk kuvvetleri, çocukları tehdit olarak mı görmektedir? Küçük çocukların başına silah dayanarak tehdit edildiği şeklinde gelen bilgiler doğru mudur?

* Bazı kolluk kuvvetlerinin, Koruköy’deki anne ve babaları, çocuklarını öldürmekle tehdit ettikleri doğru mudur?

* “Yaptıklarımızı kimseye anlatırsanız sizi bombayla havaya uçururuz” diyerek köydeki kadınları tehdit eden kolluk kuvveti kimdir? Bu tehdit, “vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumak amacıyla” alınan önlemler kapsamında mıdır?

* Köylülerin ev aramalarına izin vermesine rağmen, evlerin içine keyfi olarak biber gazı sıkılmasındaki amaç nedir?

* Hayvanlara keyfi olarak biber gazı sıkılması ve ahırların yakılması hangi tehdide yöneliktir?

* Köylülere korucu veya muhbir olmaları için baskı yapıldığı şeklindeki iddiaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

* Yukarıdaki iddialar ve söz edilen suçları işleyenler hakkında hukuki ve idari bir soruşturma başlatmayı düşünüyor musunuz?

* Fiziki, cinsel ve psikolojik işkenceye karşı, kolluk kuvvetlerine, “insan hakları bilinci ve sorumluluğu” kazandırılması yönünde bir çalışmanız var mıdır?