ANKARA - Başbakan Binali Yıldırım, dövizdeki yükseliş ve kötüye giden ekonomik gelişmeleri, "Unutmayalım ki bugünlerde piyasada yaşanan olaylar sadece Türkiye'ye has bir durum değildir" dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, partisinin grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Konuşmasının büyük bölümünü doların yükselişi ve olumsuz ekonomik gelişmelere ayıran Yıldırım, ekonomide yaşananları, "Unutmayalım ki bugünlerde piyasada yaşanan olaylar sadece Türkiye'ye has bir durum değildir. Geçen hafta EKK'de dünyada ve Türkiye'deki piyasalardaki bu durumun değerlendirmesini enine boyuna müzakere ettik, konuştuk. Küresel piyasalardaki dalgalanmalar şüphesiz diğer ülkelere olduğu gibi Türkiye'yi de olumsuz etkiledi" ifadeleriyle savundu.

'VATANDAŞIN DESTEĞİ İLE ÜSTENSİNDEN GELECEĞİZ'

Türkiye'nin geçmişte de krizlerin içinden çıktığını belirten Yıldırım, şöyle konuştu: "Yine bugün de vatandaşlarımızın desteği ile bu durumun üstesinden geleceğiz. Bakın kriz diyoruz, dalgalanma diyoruz, daha bugün açıklandı 8.5 milyon vatandaşımız 78 milyar lira müracaat etti, devlete olan borcunu ödemek için. 78 milyar, Maliye Bakanlığı'na. 1 milyon 316 bin vatandaşımız da Çalışma Bakanlığı'na müracaat ederek 34 milyar borcunu yeniden yapılandırmak istedi. İkisini topladığımız zaman 112 milyar, vatandaşımız diyor ki 'Kriz mi var, al sana para. 112 milyar parayı devlete ödemek için kuyruğa girdik.’"

'EKONOMİK KRİZ VAR DİYORUZ DEĞİL Mİ?'

Ekonomide reformlara gidileceğini söyleyen Yıldırım, şöyle konuştu: "Ekonomik kriz var, dalgalanma var diyoruz değil mi? Merkez Bankası'nın bu söylentilere rağmen net döviz değerlerinde herhangi bir azalma söz konusu değil. Rezervlerimizi en kötü senaryoya göre yaptık... Şimdi neler yapacağız? Merkez Bankası bazı tedbirler aldı, bir tanesi şu; ihracatçılarımız bildiğiniz gibi bir mal satmak için merkez Bankası'ndan döviz alıyorlar, borçlanıyorlar satışlarını yaptıktan sonra da borçlarını ödüyorlar. Döviz aldığınız borcu Merkez Bankası diyor ki bana TL olarak ödeyebilirsin. Çünkü Merkez Bankası'nın amacı piyasanın ihtiyacı olan her türlü yerli/yabancı parayı vermektir. Bu büyük bir kolaylık."

Yıldırım, devlete borçlu olan kişi ve kurumların da döviz borçlarını TL ile ödeyeceğini ve mecbur kalınmadıkça döviz ile sözleşme yapılmayacağını söyledi.

"Sermayeye kısıtlama olacak" şeklindeki söylentilerin, Gülen cemaati tarafından ortaya atıldığını savunan Yıldırım, "15 Temmuz'da yapamadıklarını akılları sıra dış ülkelerle Türkiye ekonomisini çökertmek için bütün gayretlerini gösteriyorlar. Benim Müslüman analarımın, bacılarımın himmet paraları avuç avuç lobi şirketlerine Türkiye'yi kötülemek için aktarılıyor" dedi.