Yıldırım: Anayasa değişikliğini bu hafta Meclis'e getireceğiz

RUSYA - Rusya ziyareti öncesi uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Binali Yıldırım, "12 madde var. Bu 12 maddeden etkilenen çokça madde var. Bir yerde 'Başbakan' geçiyorsa o çıkıyor. 'Gensoru', 'sıkıyönetim' geçiyorsa o çıkıyor. Yeni sistemde olmayan tabirler ve kurumlar var. Onların kaldırılması var. Bir kısmı iptal ediliyor bir kısmında da ifade değişiyor" dediği anayasa değişikliği teklifinin bu hafta içinde Meclis’e getireceklerini söyledi. Yıldırım, Devlet Diploması Enstitüsü'nde yaptığı konuşmada ise, “Rusya ile ilişkilerimizdeki 1 yıllık dönemde yaşanan duraksamayı geride bıraktığımızı düşünüyorum” dedi.

Başbakan Binali Yıldırım, resmi ziyaretlerde bulunmak üzere Rusya'ya gitti. Uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yıldırım, anayasa değişikliği teklifinin detaylarına ilişkin bazı açıklamalarda bulundu.

‘BU HAFTA MECLİS’E SUNACAĞIZ’

Yıldırım, "12 madde var. Bu 12 maddeden etkilenen çokça madde var. Bir yerde 'Başbakan' geçiyorsa o çıkıyor. 'Gensoru', 'sıkıyönetim' geçiyorsa o çıkıyor. Yeni sistemde olmayan tabirler ve kurumlar var. Onların kaldırılması var. Bir kısmı iptal ediliyor bir kısmında da ifade değişiyor. Geçici maddeler var, geçiş maddeleri var. Onları şu anda çalışıyorlar. İlk iş Meclis'e sunulması. Bu hafta içinde sunacağız” diye konuştu.

Halkın cumhurbaşkanlığı sistemine gittikçe artan bir desteği olduğunu öne süren Yıldırım, "Önemli konu mevcut anayasada, cumhurbaşkanı seçildiğinde partisiyle ilişiği kesilir. Bu hüküm kaldırılıyor. Tersinden okuyunca, partisiyle ilişiği devam ediyor" ifadelerini kullandı.

‘ALTIN DA YERLİDİR, TÜRK PARASI DA’

Kur dalgalanması nedeniyle esnafın ve küçük işletmelerin yaşadığı sıkıntıları giderecek bir tedbir paketi oluşturulduğunu da dile getiren Yıldırım, "Bundan sonra herhalde piyasalarda bir rahatlama olacak. Altın da yerlidir, Türk parası da yerlidir. Neticede bizim lokal paramız" dedi.

Başbakan Yıldırım, Rusya’daki programına ise Devlet Diploması Enstitüsü'nde
yaptığı konuşma ile başladı.

Yıldırım’ın konuşmasının satır başları şöyle:

‘1 YILLIK DURAKSAMAYI GERİDE BIRAKTIĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUM!

“Karşılıklı ziyaretlerle tekrar normale dönen ilişkilerimizdeki 1 yıllık dönemde yaşanan duraksamayı geride bıraktığımızı düşünüyorum. Cumhurbaşkanı'mız 9 Ağustos'ta Rusya'ya, Rusya Cumhurbaşkanı Putin ise, Ekim ayında Türkiye'ye ziyarette bulundu. Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu ile Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'da geçtiğimiz hafta Antalya'da bir araya geldi. Antalya, Rus misafirlerimiz için bilinen bir yer. Burada herhalde ben Antalya deyince aranızda pek fazla düşünen yok. Antalya iyi bilinen bir yer. Az önce rektör bey test etti, maşallah salonun yarısı Antalya'ya gitmiş. Diğer yarısını da bu yaz bekliyoruz. Sadece tatil yapmak için değil, Antalya'da çok sayıda Türk-Rus evliliği de olmuş, orada yerleşmiş aileler var. Bunlar da bizim ilişkilerimizi zenginleştiriyor.

Ben mühendis kökenliyim, proje insanıyım. Yol yaparım, tünel yaparım, insanların hayatlarını kolaylaştırırım. Mesela bir tüp tünel projesi var şu ana kadar dünyada bu kadar derinlikte inşa edilmiş başka bir tünel yok. Aynı şekilde dünyanın en büyük havalimanı inşaatını da İstanbul'da yapıyoruz.

İnsanın hayatını kolaylaştırmayan siyaset anlamsız bir siyasettir. Herhalde siyasetçiden vatandaşın beklediği de biz oy verdik, bize verilen sözler tutulacak mıdır beklentisidir.

‘BU COĞRAFYAYI BİZ SEÇMEDİK AMA BU COĞRAFYADA NELER OLACAĞININ KARARINI BİZ VEREBİLİRİZ'
Rusya-Türkiye ilişkileri sadece iki ülke arasında olan ilişkiler değil, aynı zamanda bölgemizi de çok yakından ilgilendiriyor. Bu coğrafyayı biz seçmedik ama bu coğrafyada neler olacağının kararını biz verebiliriz. Türkiye'yi merkez alsanız 3 saatlik bir uçuşla 56 ülkeye ulaşıyorsunuz. Doğuyla batının buluştuğu yerdir burası. Dolayısıyla tarih boyunca bu bölge hep hareketli olmuş.

'BÖLGESEL SORUNLARA İLGİSİZ KALAMAYIZ’
Bundan 30-40 yıl önce zenginlik noktası Batı'daydı. İnsanlar oraya gitmek istiyordu. Şimdi tersine döndü. Onun için biz dünyanın 3. büyük havalimanını inşa ediyoruz. Artık zenginlik Batı'dan Doğu'ya doğru hareket ediyor. Bölgenin özelliği dolayısıyla, bizim Rusya olarak, Türkiye olarak çok ama çok önemli görevimiz var, aynı zamanda sorumluluğumuz var. Bugün artık dünyadaki bütün ülkeler birbirine bağımlı. 'Bana ne Rusya'dan, bana ne Türkiye'den, bana ne Suriye'den, Irak'tan' deme şansımız yok. Güzellikler de sorunlar da aynen yansıyor. Bölgesel sorunlara ilgisiz kalırsak daha sonra bu sorunlar, alanı genişler, küresel soruna dönüşebilir.

'TÜRKİYE VE RUSYA BİRBİRİNE BAĞIMDI'

Enerji alanında Türkiye-Rusya arasında fevkalade bağımlılık var. Enerji alanındaki işbirliğimiz bizim geleceğimizi de şekillendiriyor. Boğazlar artık yükü kaldıramıyor. Ciddi anlamda emniyet ön planda geliyor. O yüzden boru hatlarıyla taşıma işinin arka planında bu sorun var. İnşallah kanal İstanbul ile boğazların yükünü de azaltacağız.

‘KRİZLERDEN ZİYADE GÜZEL HABERLERE İHTİYACIMIZ VAR'

Tabii Rusya ile ilişkilerimiz sadece enerji alanında değil, ulaşım alanında, tarım alanında da var. Rusya ile Türkiye birçok müşterek proje yapıyorlar. Krizlerden ziyade güzel haberlere ihtiyacımız var. Güzel projeleri daha fazla ön plana çıkarmamız lazım. Savaşların olduğu, insanların ülkelerin birbirine düşman olduğu bir geleceği hiç kimse hayal etmez. O yüzden bizlere daha fazla sorumluluk düşüyor.”