Başbakan Yıldırım: Ekonomik kriz var

ANKARA - 2017 bütçe kapanış oturumunda konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Ekonomik kriz var, tedbirimizi alıyoruz" dedi. Yıldırım, "Kürtlerle hiçbir meselemiz yok" dedi ve ekledi: "ABD'nin bir süredir PYD/YPG ile iş tuttuğunu biliyoruz. ABD'nin yeni yönetimi bu fahiş hatadan dönecek diye düşünüyoruz."

Başbakan Binali Yıldırım, 2017 bütçe kapanış oturumunda konuştu. AK Parti ve MHP'nin üzerinde uzlaştığı anayasa değişiklik teklifine ilişkin açıklamalarda bulunan Yıldırım, "Bu anayasanın arkasında 316 imzası olan AK Parti grubu olacak. Bu anayasanın imzasında ülke sorunun çözmede siyaset üstü bir anlayış gösteren MHP olacaktır" dedi.

'REJİM TARTIŞMASI 1923'TE SON BULMUŞTUR'

Yıldırım, "Rejim değişikliği esasen eksen kayması tartışmaları boş ve anlamsız hale gelmiştir. Türkiye'nin ekseni bellidir, yolu bellidir. Türkiye'nin yolu muasır medeniyetler yoludur. Gazi Mustafa Kemal'in gösterdiği yoldur. Rejim tartışmaları 1923 yılında tamamen kapanmıştır, sona ermiştir" ifadelerini kullandı.

'EKONOMİK KRİZ VAR, TEDBİRİMİZİ ALIYORUZ'

Doların yükselmesi ve Türkiye ekonomisinin 3. çeyrekte küçülmesi ile ilgili olarak da açıklamalarda bulunan Yıldırım, "Ekonomik kriz var, 8 Kasım'dan itibaren küresel anlamda piyasalarda dalgalanma var. Bu dalgalanma Türkiye'nin krizi değildir. Tedbirlerimizi alıyoruz" diye konuştu.

'BİR İNSANI ÖLDÜREN, BÜTÜN İNSANLIĞI ÖLDÜRMÜŞ GİBİDİR'

"2016 hem Türkiye hem dünya için kolay bir yıl olmadı" diyen Yıldırım, şöyle devam etti: "Bir insanı öldüren, bütün insanlığı öldürmüş gibidir. Hiçbir maddi hedef bir tek insan hayatından önemli değildir. 2016 yılı ülkemiz için olduğu kadar dünyada da son derece önemli ve üzücü olaylara sahne olmuştur. Yakın coğrafyamızda bölgemizde 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en büyük göç dalgası yaşanmıştır."

'DÜŞMANLIKLARI AZALTMAK, DOSTLUKLARI ÇOĞALTMAK'

Suriye'nin doğusunda can pazarının yaşandığını söyleyen Yıldırım, "Halep bu asrın tarihine kara bir leke olarak kaydolmuştur. Türkiye olarak dünya ülkeleriyle görüşmeden işbirliğinden yanayız. Temel felsefemiz düşmanlıkları azaltmak, dostlukları çoğaltmak. Rusya, İsrail'le ilişkilerimizi geliştirdik. Fırat Kalkanı Harekatı'nı başlattık. Başika'da, Musul'da etnik temizlik hareketini önlemek için tedbirlerimizi aldık" dedi.

'REJİMİN HAYATİYETİNİ SÜRDÜRMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR'

Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğü ile ilgili herhangi bir sorununun olmadığını dile getiren Yıldırım, "Suriye'nin toprak bütünlüğü sağlanmalıdır. Suriye, Suriyelilerin olmalıdır. Yarım milyondan fazla korumasız insanın kanına giren rejimin hayatiyetini sürdürmesi mümkün değildir. Oluşacak yeni yönetimin Suriye'yi teşkil eden bütün etnik yapıları temsil etmelidir" diye konuştu.

ABD'NİN YENİ YÖNETİMİ

Yıldırım, "Bizim meselemiz Irak'ta, Suriye'de yaşanan Kürtlerle değildir. Kürtlerle hiçbir meselemiz yok" dedi ve şöyle devam etti: "Dost ve müttefik bildiğimiz ABD'nin bir süredir PYD/YPG ile iş tuttuğunu biliyoruz. Bu konudaki rahatsızlığımızı en açık şekilde ifade ettik. Bir terör örgütünü kullanarak bir başka terör örgütünü yok etmeye çalışmak olabilecek en büyük basiretsizlikdir. Yol yakınken ABD'nin yeni yönetimi bu fahiş hatadan dönecek ve yıllardır dost ve müttefiki olan Türkiye'nin bu uyarılarına kulak verecektir diye düşünüyoruz."

KIBRIS MESELESİ

Yıldırım, Kıbrıs sorunuyla ilgili de şunları kaydetti: "Kıbrıs meselesi uzun zamandır gündemde olan bir meseledir. Kıbrıs'ta eğer çözüm olacaksa bu çözüm mutlaka adil bir yönetim, dönüşümlü başkanlık, iki tarafın haklarına hukukuna toprak haklarına mülkiyet haklarına saygı göstereceği ve Türkiye Cumhuriyeti'nin etkin garantörlüğünün temin edeceği çözüm olmalıdır. Ortaya çıkacak çözüm, mutlaka ve mutlaka KKTC'de yaşayan oradaki soydaşlarımızın vereceği karar olmalıdır."

AVRUPA BİRLİĞİ

"Türkiye bol bol yine Avrupa'da konuşulacak" diyen Yıldırım, şunları söyledi: "Türkiye AB'ye üyelik yolunda bekleyen bir ülke konumunda. Geldiğimiz noktada AB bir kafa karışıklığı içerisinde girmiştir. Bütün bu olanlardan sonra AB'de hala vizyon sahibi liderler mevcut olmaya devam edecektir. Türkiye bu güne kadar verdiği her sözün arkasında durmuştur. Şimdi zaman AB'nin verdiği sözlerin arkasına durma zamanıdır. Vizeyi kaldırma, gümrük birliğini güncelleme zamanıdır. Mültecilere yönelik yardımları gönderme zamanıdır. Laf değil, şimdi icraat zamanıdır."