ANKARA - TBMM’de anayasa görüşmeleri sırasında HDP'li milletvekillerin kullandığı “Kürdistan” kelimesine AK Parti ve MHP’den tepki geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmiş Kürdistan açıklamaları tartışma konusu oldu.

HDP’nin basın özgürlüğüne ilişkin verdikleri önergeye dair konuşan, HDP milletvekili Sibel Yiğitalp, basına ilişkin baskılarda kritik kimi istatistikleri açıkladı. Özellikle 7 Haziran seçimlerinden sonra bu baskıların arttığına dikkat çeken Yiğitalp, Sur’da yapılan saldırılara da dikkat çekerek, “Adalet Bakanı'na koruması üzerinden ulaştım. 50’den fazla sivil bulunduğunu ve aralarında gebelerin ve çocukların olduğunu açıkladım. Ardından vali yardımcısı bana döndü, beli bir süreye kadar koridor açacaklarını söylediler. Çıkışları saat 16-17 arasına sıkıştırıldı. İnsanlar, bombardıman altında olduğu için çıkamadılar. Bu arada ancak 15 kişi çıkabildi” dedi.

Daha önce Sur’dan çıkan çocuk ve gençlerin soyularak sosyal medyada propaganda malzemesi haline getirildiğini anımsatan Yiğitalp, Sur ve bölgede yaşananları yazan gazetecilerin hedef haline getirildiğinin altını çizdi. Yiğitalp, yaşananları, “Kürdistan’da bir Kürt sorunu var. Bunun yolu siyasi çözümdür. Bunun için anayasa yapılacağına AKP kendini kurtarmanın derdinde” diye konuştu.

'AZMİNİZ SADECE İKTİDARINIZI KORUMAYA' YÖNELİK

HDP milletvekillerinin tutuklanmasına da dikkat çeken Yiğitalp, şunları aktardı: “Bütün bunları yapanlar bunu AKP’nin güvencesi altında yapıyor. Zorla rıza üreterek bu düzenlemeyi geçirmek istiyorsunuz. Keşke bu azminiz sorunları çözmeye yönelik olsaydı ancak iktidarınızı korumaya yöneliktir. Yol yakınken, bu kadar mesaiyi ülkenin sorunlarını çözmek için harcayın.”

'KÜRDİSTAN DİYE BİR YEK YOK'

AK Parti adına söz isteyen İstanbul Milletvekili Mehmet Muş, sataşma olduğu gerekçesiyle aldığı sözde, “sivil katliam” söylemlerini asla kabul etmediklerini söyledi. HDP’lilerin “Kürdistan” söylemlerine de, “Sürekli olmayan yerlerle ilgili açıklama yapılıyor. Kürdistan da şöyle oldu böyle oldu. Kürdistan neresi, Kürdistan diye bir yer var mı, neresi?” diye sordu.

'SUR’DA NEDEN YASAK SÜRÜYOR'

Sataşmadan sonra söz olan HDP Milletvekili Yiğitalp, “Bu ülkede siyasetin yolunu kaparsanız, dağın yolunu açan sizsiniz. İnsanlar kendilerini rahat ifade etmezse, başka yol bırakmazsınız. Asla tasvip ettiğimiz bir yol değildir” diye belirtti. Yiğitalp, 9 Mart’ta Sur’daki operasyonların sona ermesine rağmen halen yasağın sürdüğünü belirterek, “Niye yasağı bitirmiyorsunuz” şeklinde sordu.

MHP KÜRDİSTAN’IN ADINI ANMAK İSTEMİYOR

MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy da,“Kürdistan”a ilişkin açıklamalara, “Adını bile anmak istemediğim, sanki ülkemizin içinde başka yerler varmış gibi” cümlelerini kullandı. “Türkiye’de farklı bölgelerin olduğunu akademik, ilmi ve siyasi olarak reddediyoruz, kabul etmiyoruz” diye konuştu.

HDP Milletvekili Ahmet Yıldırım, konuya ilişkin söz alarak şunları söyledi:

“Sağlık Bakanı'na söylüyorum, hatiplerimizin her söylediğine laf yetiştirmek bulunduğunuz makama yakışmıyor. Daha önce söylemiştim, şimdi bir kez daha söylüyorum. İlmi olarak coğrafi olarak yer isimlerine bende çalıştım. Cumhurbaşkanı'nın bir kaç yıl öncesinde Kürdistan ismini kullanmasından bahsetmiyorum. Neden kullanılmasını gerektiğini, 15 dakika boyunca Atatürk’e arşivlere atıfta da bulunarak açıkladım. Yer isimleri resmi olarak olmayabilir ama realite var. Trakya denilen yer resmiyette yoktur ama realitede vardır. Kürdistan adını kullanmamız, bölücülük yapmak gerçekliğine yönelik değil.”

KÜRDİSTAN HAKSIZLIK!

AKP’li Naci Bostancı ise, Erdoğan’ın Kürdistan kelimesini kullanmadığını savunarak söz istedi. Bostancı, PKK ile mücadelenin “barışa katkı” amacıyla olduğunu ileri sürdü. Kürdistan kelimesinin geçmişte kullanıldığını ancak ulus devletin vatandaşları ortak payda da buluşturmaya yönelik olduğunu ileri süren Bostancı, “Kürdistan dediğinizde Kürtlere Türklere haksızlık edersiniz, barışı isteyenlere barışçıl dil yakışır” dedi.

BAŞKANVEKİLİ DE KÜRDİSTAN’A KARŞI

Tartışmalar üzerine Meclis Başkanvekili Ahmet Aydın, Erdoğan’ın Kürdistan’a ilişkin sözlerini okuyarak, “Sayın cumhurbaşkanı geçmişteki arşivlere atıfta bulanarak” bu sözleri kullandığını ve “Kürdistan kelimesini kabul etmediğini” savundu.