İZMİR - HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Eninde sonunda gelecekleri nokta, Sayın Öcalan'ın defalarca uyardığı zeminden anayasayı tartışmak olacaktır. Barışa ulaşmanın en gerçekçi yolu orada kurulacak bir diyalog zemininden geçtiğini bütün dünya ve Türkiye biliyor” dedi.
Anayasa değişikliği görüşmeleri, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın ailesi ve avukatları ile görüştürülmemesi ve muhalif kesime yönelik gözaltı, tutuklama operasyonları sürüyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü ve Kars Milletvekilli Ayhan Bilgen, ülkede yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.
Mevcut anayasa taslağının çatışmaları daha da arttıracağını belirten Bilgen, "Türkiye'yi bir iç savaşa sürüklemek gibi dertleri yoksa eninde sonunda gelecekleri nokta Sayın Öcalan'ın defalarca uyardığı zeminden anayasayı tartışmak olacaktır. Bu da bir toplum sözleşmesi gibi yeni bir kurucu iradenin inşası gibi ele alınmalıdır. Güncel gelişmeleri, dünyada ki değişimi, 100 yıl önce yapılan haksızlıkları ortadan kaldırarak, sahici ve ciddi bir yeni anayasa süreci başlatmalıdır" dedi.
Ak Parti'nin tutuklu vekiller üzerinden bir "şantaj siyaseti" yürüttüğünü ifade eden Bilgen, şöyle devam etti: "Erdoğan, yıllardır her platformda oturuyor 'başkanlık' kalkıyor 'başkanlık' diyor. Dolayısıyla bu paket sürpriz bir paket değil. Milletvekillerimiz ile ilgili de planlı tutumun olması son derece anlaşılır. Çünkü AKP'nin siyaset yöntemi şu; bir şeyi kaybettirmek sonra da onu bulup sevindirmek. Yani rehin alma siyaseti yapıyor."
‘MEYDAN OKUYORUZ’
Ak Parti ve MHP'li vekillerin 'Evet' konusunda tereddüt yaşadığını vurgulayan Bilgen, Ak Parti'nin bu yüzden yürüttüğü kirli siyasetle Meclis'te gizli görüşmeler gerçekleştirdiğini dile getirdi. HDP'li vekillerin tartışmaksızın serbest bırakılması gerektiğinin altını çizen Bilgen, "Milletvekillerimizin, eş başkanlarımızın serbest bırakılması büyüklük değildir, bir lütuf da değildir. Bu zaten var olan haksızlığın giderilmesidir" diye belirtti.
“Biz buradan meydan okuyoruz” diyen Bilgen, “Eğer siz siyasetten bir yarışı göze almışsanız ve göze alabiliyorsanız vekillerimizin de bu kampanyaya katılması haklarıdır, görevleridir. Yani cesaretleri varsa bu ortamı bu imkanı sağlarlar. Şu anda taraflardan birinin elini kolunu bağlayıp cezaevinde tutup sonrada bir demokratik yarış olacak demenin inandırıcı bir tarafı yok. Buradan halk iradesi, milli irade ortaya çıkacak demek doğru değildir" şeklinde konuştu.
'BAŞKA BİR ÇIKIŞ YOLU YOK'
Anayasanın Meclis'ten geçmesi durumunda halkın iradesinin devreye gireceğini ifade eden Bilgen, şunları aktardı: "Halk, bu konuda ne kadar duyarlı olursa, ne kadar net olursa Erdoğan ve müttefikleri de eninde sonunda bu sorunun çözümünün en kolay ve en az maliyetli yönteminin demokratik bir anayasadan geçtiğini anlayacaklar. Başka bir çıkış yolu yoktur. Dolayısıyla buna eninde sonunda gidilecekse biran önce gitmek ve onun gereğini yapmak siyasetin görevidir. Siyaset kurumunun topluma karşı sorumluluğudur."
'BARIŞA ULAŞMANIN EN GERÇEKÇİ YOLU İMRALI'
Demokratik bir anayasa ve barışa gitmenin yolunun İmralı'dan geçtiğini ifade eden Bilgen, "Sayın Öcalan, ne kadar tecrit edilse de onun daha önce yaptığı uyarılar kayıtlarda. Bu çağrıların toplum tarafından hatırlanmamasını sağlamak için her türlü çaba sarf edilse de sonuç itibari ile barışa ulaşmanın en gerçekçi yolu orada kurulacak bir diyalog zemininden geçtiğini bütün dünya ve Türkiye biliyor” diye konuştu.