ANKARA - CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında, "12 Eylül'de 120 akademisyen ihraç edildi. Bu dönemde kapının önüne konulan akademisyen sayısı 4 bin 811. Kenan Evren'in bile yapamadığını bunlar yaptı” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satır başları şöyle:

“Vatandaşların 18 milyar lirası icrada. 13. yılda bankalara 321 milyar lira faiz ödendi. Vatandaş bu dertten kurtulmak istiyor. Neredeyse her evde işsiz var. Bunların derdi ille başkan olmak ama vatandaşın derdi başka. Vatandaş borç batağında, çocuğu işsiz. Aldığı maaş yetmiyor.

Hep beraber Türkiye için hayırlı bir iş yapacağız.

20 Temmuz'da OHAL ilan edildi, bir başka darbe yapıldı. 1 milyondan fazla aile mağdur edildi. 12 Eylül'de 120 akademisyen ihraç edildi. Bu dönemde kapının önüne konulan akademisyen sayısı 4 bin 811. Kenan Evren'in bile yapamadığını bunlar yaptı. Düşüncesini beğenmediği hocaları bir KHK ile kapının önüne koyuyorlar. Bizim inancımızda, ahlakımızda bilim insanına saygı vardır.

Hangi gerekçeyle kalkıyorsunuz da bu üniversite hocalarını kapının önüne koyuyorsunuz?

12 Eylül döneminde tutuklanan gazeteci 31. 20 Temmuz darbesinden sonra tutuklanan gazeteci sayısı 150'yi aştı. Zalimlikte rekor kırdılar.

Şimdi kalkmışlar diyorlar ki 'Hayır' diyenler terörist diyorlar. En güzel cevabı şehit annesi verdi:

‘Ben şehit annesiyim. Hangi yüzle banan terörist dersin. Şehit annesi hakkım haram olsun.’

YILDIRIM VE BAHÇELİ'YE ÇAĞRI

Başbakan Binali Yıldırım ile Bahçeli'ye sesleniyorum. İstediğiniz televizyonda çıkıp evet hayır konuşalım. Size yarım saat versinler bana 15 dakika. Açıkça çağrı yapıyorum. Vallahi soru da sormayacağım. Yeter ki medeni insanlar gibi konuşalım.

Vatandaşlarıma soruyorum, elini vicdanına koy ve şu soruya yanıt ver: Cumhurbaşkanı taraflı mı olsun, tarafsız mı olsun.

Bize göre Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıdır. Cumhurbaşkanı devletin sigortasıdır.

Cumhurbaşkanı partili olmamalı. Cumhurbaşkanı hakim tayin etmemeli.

Vatandaşlarıma soruyorum. Bir kişi çıkıp Meclis'in iradesini hiçe sayıp feshetsin mi etmesin mi?

Diyorlar ki böyle bir şey yok. Bunlar kendi getirdiklerini bilmiyorlar herhalde. Bir sabah cumhurbaşkanı kalkacak, 'Bunlar Meclis'te sabah akşam beni eleştiriyorlar' deyip Meclis'i feshedecek.

Başkanın kaç yardımcısı olacak? Kaç bakan olacak? Bu sorunun cevabı yok. İsterse 100 tane başkan yardımcısı, 50 bakan olur. İsterse üç gün sonra değiştirir 20 tane bakan olur. Şimdi bu yetki Meclis'in elinde. Değişiklik geçerse bir kişi belirleyecek.

Sevgili vatandaşım elini vicdanına koy ve sandığa öyle git.

Sevgili vatandaşım elini vicdanına koy ve düşün. Yeni gelecek düzenlemede güvenoyu yok. Bu ne demektir. Milletin iradesiyle seçilen 550 milletvekilinin güvenoyu iradesini hiçe saymaktır.

Sen kul hakkının ne kadar değerli olduğunu bilirsin. Sen sandığa gidip bütün inancınla, alın terinle 'Hayır' oyunu vurmalısın.

Hocalarımızı terörist diye kapının önüne koydular. Hangisi terörist Allah aşkına.

500 METRE ÖTEDEN GÖRSE 80 DÜĞMESİNİ BİR ANDA İLİKLER

Çıkıp diyebilir ki bir kararnameyle, 'Bütün muhtarlıkları kapattım' diyebilir. Bunun önünde bir engel var mı? Bütün muhtar kardeşlerime sesleniyorum. Ben demokrasiyi nasıl savunuyorsam sen de savunacaksın.

Sevgili vatandaşım vicdanında ölç, biç, tart ve sandığa öyle git. Senin çocuğun işsiz.

Çift başlılığı önlüyoruz diyorlar. Şu anda çift başlılık var mı? Hayır. Binali Bey, Erdoğan'ın dediklerinin aksine bir cümle kullanabilir mi? Mümkün değil. 500 metre öteden görse 80 düğmesini bir anda ilikler."