‘Kürdistan’a hem ceza hem kapatma 2017-02-21 15:50:43 DİYARBAKIR - Diyarbakır'da Kürt işverenlerin kurduğu Kürdistan Sanayici ve İş Adamları Derneği'nin adında geçen “Kürdistan” kelimesinden yargılanan dernek başkanı Abdulbaki Karadeniz, 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, derneğin feshedilmesine de karar verdi. Diyarbakır'da bir grup Kürt işveren tarafından 4 Nisan 2014 yılında kuruluşu ilan edilen Kürdistan Sanayici ve İş Adamları Derneği'nin (KÜRDSİAD) adında ve tüzüğünde geçen "Kürdistan" kullanıldığı için Diyarbakır Valiliği’nin yaptığı suç duyurusu üzerine derneğin geçici yönetim kurulu başkanı Abdulbaki Karadeniz hakkında açılan davada karar çıktı. Diyarbakır 14 Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, dernek tüzüğünde “Kürdistan” kelimesi kullandığı gerekçesiyle Karadeniz’in, "Dernekler Kanununa muhalefet ettiği” iddiasıyla 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi istendi. Davanın karar duruşmasına, DTK soruşturmasında tutuklu olan Karadeniz, SEGBİS ile davaya katılırken, avukatı hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan Karadeniz, dernek kurulduğu günden bu yana hiçbir faaliyette bulunmadığını ifade ederek, “Belirtilen konuların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir. Bu isimle kurulmuş partiler de halen faaldir" diye kaydetti. Avukat Barış Yavuz ise, dernek kaydının Diyarbakır Valiliği Dernekler Masası tarafından alınmadığını, kayıt defterinin olmadığını belirtti. Hukuka hakim olmayan cumhuriyet savcısı tarafından sadece derneğin tüzüğüne bakılarak iddianamenin hazırlandığını ifade eden Yavuz, yasaya derneğin feshi için gerekli işlemlerinin yapılmadığını söyledi. ‘KÜRDİSTAN, CUMHURBAŞKANININ SÖYLEDİĞİ KÜRDİSTAN’DIR’ Derneğin tüzüğünde geçen "Kürdistan" kelimesinin davanın açılmasına neden olan "şok edici" kelime olarak gösterilmeye çalışıldığını vurgulayan Yavuz, "Anadolu coğrafyasının bin yıllık ismi olan Kürdistan, şu anda Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip Erdoğan) olan 18 Aralık 1991 tarihinde tanımlamış olduğu Kürdistan'dır. Bu topraklarda yaşayan insanların ekonomik anlamda örgütlenmesi suç olmamalıdır. Buranın gelişmesi için çabalayan insanların yaptıklarının suç olması düşünülemez. Derneğin kapatılarak başkanın cezalandırılması örgütlenme ve ifade özgürlüğüne Anayasa ve insan haklarına çerçevesinde müdahaledir" dedi. Yavuz, müvekkilinin beraatını ve derneğin fesih talebinin reddine karar verilmesini istedi. DERNEK FESHEDİLDİ Ardından kararını açıklayan mahkeme, Abdülbaki Karadeniz'i derneğini tüzüğünde “Kürdistan” kelimesini kullanarak, "Dernekler kanununa muhalefet" suçundan 10 ay hapis ve 820 TL adli para cezasına çarptırdı. Karadeniz’e verdiği cezasının ertelenmesine karar veren mahkeme, Kürdistan Sanayici ve İşadamları Derneği'nin feshedilmesine hükmetti. DAVA HAKKINDA Diyarbakır Valiliği Dernekler Müdürlüğü, 4 Nisan 2014 tarihinde kuruluş dilekçesi verilen KÜRDSİAD yönetim kurulu hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Soruşturmayı geçtiğimiz yıl tamamlayan Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, dernek tüzüğünde “Kürdistan” kelimesi kullandığı gerekçesiyle Karadeniz hakkında "Dernekler kanununa muhalefet ettiği” iddiasıyla 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açarak derneğin feshedilmesini istedi. Diyarbakır 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianamede dernekler Müdürlüğü'nün ihbarı üzerine KÜRDSİAD hakkında soruşturma başlatıldığı hatırlatılarak, dernek tüzüğünün ikinci maddesinin 7 ayrı yerinde Kürt ve Kürdistan kelimesi geçtiğini belirtti. Derneğin Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesinden "Kürdistan" diye bahsettiğini belirten savcı, şu iddiada bulundu: “Oysa ülkemizde Kürdistan diye bir bölgenin bulunmadığı, Kürdistan ile kast edilen şeyin özellik bölücü terör örgütü PKK tarafından ülkemizin güneydoğu ile Doğu Anadolu bölgesini de kapsayıp, kurulması amaçlanan ırk temeline dayalı devletin adı olduğu, ‘Kürdistanlı’ ibaresinin ise, ülkemizde yaşayan Kürt kökenli vatandaşlarımızı diğer etnik kökenlere mensup olan ve üst kimlikle birbirine bağlanan vatandaşlarımızdan ayrıştırmak için kullanılan bir söylem olduğu açıktır. Yine tüzükte geçen 'Rojava kantonları' deyiminin PKK terör örgütüne organik olarak bağlı olan PYD/YPG terör örgütleri tarafından Suriye'de kurulması planlanan bir devlet yapılanması olduğu, Anayasaya göre Türkiye Cumhuriyeti devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir yapıda üniter bir devlet olduğu, bu hükümlere göre kimseye ırk sebebiyle ayrımcılık yapılamayacağı, Anayasa'da yer alan hiç bir hak ve hürriyetin devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı amaçlayacak şekilde kullanılamayacağı açıktır. Dernek tüzüğü dikkate alındığında derneğin ırk temeline dayalı olarak ve belli bir ırka mensup kişilere yönelik kurulduğu, bu şekilde derneğin anayasa ve kanunlarla açıkça yasaklanan amaçları gerçekleştirmek amacıyla kurulduğu açıktır."