ABD insan hakları raporunda Türkiye eleştirisi 2017-03-04 18:52:32 HABER MERKEZİ - ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan yıllık insan hakları raporunda Türkiye'ye 75 sayfa ayrılırken, adil yargılama ve düşünce özgürlüğü konusunda yaşanan sorunlara dikkat çekildi ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan yıllık insan hakları raporunda Türkiye'ye 75 sayfa ayrıldı. Geçen yıla göre iki sayfa daha fazla yer tutan raporda, adil yargılama ve düşünce özgürlüğü konusunda yaşanan sorunlara dikkat çekildi Amerikan Dışişleri Bakanlığı tarafından yıllık olarak yayınlanan İnsan Hakları Raporu, bu yıl Başkan Obama dönemine ilişkin son rapor olma özelliğini de taşıyor. Dünya ülkelerindeki insan hakları ve ifade özgürlüğü gibi konuların değerlendirildiği belgede Türkiye'ye bu yıl 75 sayfa ayrılmış. Bu da Türkiye ile ilgili kısmın geçen yıldan iki sayfa daha uzun olduğu anlamına geliyor. Mehmet Sümer'in Amerika’nın Sesi’nde yer alan haberine göre, raporda 15 Temmuz başarısız darbe girişimi sırası ve sonrasında yaşananlardan bahsedilirken özellikle tutuklu gazeteci sayısının fazlalığına dikkat çekiliyor. Rapor, Türkiye’nin çok partili parlamenter bir sistem ile yönetildiği, bir Başbakan ve Cumhurbaşkanı’nın bulunduğu anayasal bir sistem olduğu ifadeleri ile başlıyor. Raporda ilk olarak 15 Temmuz başarısız darbe girişimi ve bu girişim esnasındaki sivil kayıplardan bahsediliyor. Rapor 15 Temmuz başarısız darbe girişimi sırasında 240’dan fazla kişinin hayatını kaybettiğini, 2 bin 100’den fazla kişinin de yaralandığını hatırlatıyor. Raporda Türk hükümetinin darbe girişiminden Fethullah Gülen ve yandaşlarını sorumlu tuttuğundan bahsedilirken, Gülen için “din adamı” ifadesi kullanılıyor. Raporda Türkiye’deki en temel insan hakları sorunları şu başlıklar şeklinde sıralanıyor. *Adil yargılama sürecine ulaşım sorunları, *Hükümetin ifade özgürlüğüne müdahalesi, *Sivillerin güvenliğinin sağlanamaması, *Cezaevlerindeki insan hakları ihlalleri, *İnsan hakları ihlali gerçekleştiren güvenlik güçleri ve yöneticiler hakkında soruşturma açılması ve cezalandırılmaları konusundaki eksiklikler. ADİL YARGILAMA SÜREÇLERİNE ERİŞİM SORUNLARI Adil yargılama süreçlerine ulaşım sorunları kısmında, mahkemelerin darbeyi ya da terör örgütlerini desteklediği suçlaması ile on binlerce kişinin hapse atılmasına karar verdiği, bu kişilerin büyük çoğunluğu hakkında suçlamalar ile ilgili yeterli delil ve kanıt olmadığı ifade ediliyor. OHAL kapsamında çıkarılan kararnameler ile şüphelilerin adli yardım almakta zorlandıkları belirtilirken bir aya kadar uzayan sebepsiz gözaltılar konusuna da dikkat çekiliyor. Bazı insan hakları örgütlerinin tespitlerine göre suçlulara ulaşılamaması durumunda, bu kişilerin yerine aile bireylerinin tutuldukları ya da seyahat haklarına sınırlamalar getirildiğine atıfta bulunuluyor. Raporun yine aynı bölümünde çok sayıda okul, kurum ve derneğin kapatıldığı, on binlerce kişinin de yasal başvuru ya da temyiz hakkı olmadan işlerinden atıldığı belirtiliyor. SİVİLLERİN GÜVENLİĞİNİN SAĞLANAMAMASI Amerikan Dışişleri Bakanlığı İnsan Hakları 2016 Yılı Raporu’na göre hükümet, PKK ile mücadele noktasında sivillerin güvenliğini sağlamakta başarısız oldu. Yüzbinlerce kişi şiddet olayları nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kaldı. 200’e yakın sivil hayatını kaybetti. Yine rapora göre çeşitli insan hakları örgütlerinin verdiği bilgiler, güvenlik güçlerinin Suriye sınırından Türkiye’ye kaçak yollardan girmeye çalışan çok sayıda kişiyi vurarak öldürdüğüne, darbe girişimi sonrası gözaltına alınan kişilere taciz ve işkence uygulandığına işaret ediyor. CEZAEVLERİNDE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ Raporda dikkat çekilen bir başka konu da hapishanelerin kalabalıklaşması. Darbe girişiminden sonra onbinlerce kişinin tutuklanması nedeniyle, hapishanelerde aşırı kalabalığın ortaya çıktığına dikkat çekiliyor. Bu noktada hükümetin, 3 binden fazla yargı mensubunu görevden almasının yargının bağımsızlığını kısıtladığı, davaların ertelenmesine neden olduğu ve bir korku ortamı yarattığı ifade ediliyor. Öte yandan adı insan hakları ihlallerine karışan yönetici ve güvenlik güçleri hakkında soruşturma açılması ve cezalandırılmaları konusunda hükümetin attığı adımların sınırlı kaldığı hatırlatılıyor. KADIN VE ÇOCUK HAKLARI Raporda ayrıca, Türkiye’nin erken yaşta evliliğin önlenmesi, kadın ve çocuk haklarının korunması, aralarında Alevilerin, Hristiyanların ve LGBTİ bireylerin de bulunduğu azınlık haklarının gözetilmesi gibi konularda da yetersiz kaldığı, AKP hükümeti yanlısı basın kuruluşlarının azınlıkları hedef alan söylemlerde bulunduğu tespitleri yapılıyor.