İhraç edilenler: Daha sağlıklı bir toplum ve ruh hali için 'Hayır' 2017-04-03 09:04:04 ANTALYA - İhraç edilen akademisyen Erdal Gilgit, Hitler Almanyasındaki gibi Türkiye'nin felakete sürüklenmesine izin vermeyeceklerini belirtirken, ihraç edilen sağlıkçı Veysel Akboğa da, daha sağlıklı bir toplum, düşünce ve bir ruh hali için "Hayır" diyeceğini söyledi. Antalya'da bir "Hayır" da KHK'lerle ihraç edien memurlardan geldi.KHK ile ihraç edilen akademisyen Erdal Gilgit," Ama biz Hitler Almanya'sındaki gibi Türkiye'nin bir felakete sürüklenmesine izin vermeyeceğiz. Bunun için referandumda 'Hayır' diyeceğiz" şeklinde konuştu. Olağanüstü Hâl'in (OHAL) ilan edilmesiyle birlikte yayımlanan Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ihraç edilen memurlar da "Hayır" cephesinde. 29 Ekim 2016 tarihinde Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki görevinden ihraç edilen Veysel Akboğa, ihraçla birlikte geleceğinin elinden alındığını söyledi. "İhraç edilmekle kalmadım imkanlarımla kurmaya çalıştığım işlere de engel oldular" diyen Akboğa, tüm bu hukuksuzlara karşı "Hayır" diyeceğini belirtti. Bir memurun "Hayır" için en önemli gerekçesinin bir anda elinden alınan emeği olduğunu ifade eden Akboğa, "Emek sömürüsüne 'dur' denilmese bugünle sınırlı kalınmayacaktır. 'Evet' çıkarsa ülke kaosa sürüklenir. Ülkenin geleceği için 'Hayır' diyeceğim" ifadelerinde bulundu. DİKTATÖRLÜĞE KARŞI BÜYÜK BİR ADIM Sağlık alanında çalıştığını anımsatan Akboğa, daha sağlıklı bir toplum, sağlık bir düşünce ve bir ruh hali için "Hayır" diyeceğini vurguladı. "Hayır"la ülkenin güllük gülistanlık olmayacağını ancak bunun için bir başlangıç olacağını ifade eden Akboğa, Zulme ve diktatörlüğe karşı "Hayır"ın büyük bir adım olarak gördüğünü aktardı. Akboğa, emekçilerin geleceği için "Hayır"ın daha hayırlı olacağının altını çizdi. 'YENİ HİTLER SİSTEMİNE İZİN VERMEMEK İÇİN' 677 sayılı KHK ile ihraç edilen akademisyen Erdal Gilgit de, 1930 Almanyasında yaşananlara benzer bir süreç yaşandığını dile getirerek, o dönemde de demokrasinin lav edilmeye çalışıldığını ve Cumhurbaşkanı'nın kendisini sınırsız yetkilerle donatacak bir sistemi getirmek istediğine dikkat çekti. Gilgit, "Hitler döneminde de başkanlık sistemi için dörtçü partinin desteği alınarak ülke bir felakete götürülmüştü. Şimdi de aynı sistem Cumhurbaşkanı tarafından MHP desteği ile getirilmeye çalışılmaktadır.Ama biz Hitler Almanyasındaki gibi Türkiye'nin bir felakete sürüklenmesine izin vermeyeceğiz. Bunun için referandumda 'Hayır' diyeceğiz" şeklinde konuştu. Demokratik parlamenter sistem ve kuvvetler ayrılığın devamı için "Hayır" diyeceğini kaydeden Gilgit, ülkede barış rüzgarının esmesi için "Hayır"ı yükselteceklerini söyledi. 'İKTİDAR HER ZAMAN KİRLİDİR' 686 sayılı KHK ile ihraç edilen Mustafa Vakit ise, ihraçlara karşı "Hayır" diyeceğini vurguladı. Türkiye'de demokrasi ve yerel yönetimlerin güçlenmesi için "Hayır" denmesi gerektiğini aktaran Vakit, iktidar erki ne kadar paylaşılırsa kirliliğin o kadar azalacağını belirterek, şunları aktardı: "İktidar her zaman kirlidir. Ne kadar güçler bir kişin elinde toplanmışsa kirlilik o kadar artmıştır. Bu kirliliği azaltmanın tek yolu 'Hayır' demekten geçmektedir" Ülkenin referandum ile farklı bir yola sokulmak istendiğinin altını çizen Vakit, dikta rejimi getirilerek ülkenin yaşanmaz bir hale getirilmeye çalışıldığını aktardı. Dikta rejimin olduğu bir ülkede kirliliğin artacağını ifade eden Vakit, insanların ekmeğinin ellerinden alarak terbiye edilmeye çalışıldığını bu nedenle baskılara rağmen "Hayır" diyerek kazanacaklarını dile getirdi. 'CAHİLLİĞİN YAYGINLAŞMAMASI İÇİN' 26 yıllık memurluğundan ihraç edilen Hüseyin Karabulut da, insanların emeği ve onuru arasında tercih etmek zorunda bırakıldığına işaret etti. Ne onurlu mücadelelerinden nede emeklerinden vazgeçmeyeceklerini belirten Karabulut, "Bu siyasal anlayışa ve faşizan saldırılara karşı boyun eğmeyeceğiz ve referandum da 'Hayır' diyerek daha güçlü çıkacağız" dedi. Karabulut, insanları açlıkla terbiye eden anlayışın tarihte yeri olmadığını hatırlatarak, ülkede cahilliğin yaygınlaşmaması için "Hayır" diyeceklerini ifade etti.