İhraç edilen kamu emekçileri Madımak’ı unutmadı

2017-06-28 18:35:28

İSTANBUL - KHK ile ihraç edilen direnişteki kamu emekçileri bu hafta Sivas’ta yaşamlarını yitirenler için bir araya gelerek adalet istedi. 

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen işleri için direnişte olan kamu emekçileri, Kadıköy Altıyol’da bir araya gelerek bu hafta direnişlerini 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta yakılarak öldürülenlere adadı. Madımak ‘ta yaşamlarını yitiren aydınların resimleri ve “Madımak utanç müzesi olacak. Unutmadık, unutmayacağız!” yazılı pankart açıldı. Öte yandan direnişteki emekçiler “Haksız hukuksuz ihraçlara, Hayır” yazılı pankartı da açarken 112’gündür açlık grevinde olan ve tutuklu bulunan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın fotoğraflarını da pankart üzerine astı. Basın açıklaması öncesi Madımak başta olmak üzere katliamlarda yaşamlarını yitirenler adına bir dakikalık saygı duruşu yapıldı. Saygı duruşunun ardından basın metni okunurken sık sık “Sivas’ı unutma unutturma”, “Sivas’ı yakanlar AKP’yi kuranlar” sloganları atıldı. Açıklamaya emekçilerin yanı sıra Pir Sultan Abdal Dernekleri üyeleri de destek verdi.

‘BU ÜLKEDE MAALESEF KATİLLERE ZARAR GELMİYOR’

Emekçiler adına basın metnini ihraç edilen kamu emekçilerinden aynı zamanda Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel Merkez Yöneticisi Songül Tunçdemir okudu. 2 Temmuz 1993 yılında 33 canlarının Madımak’ta yakılarak katledildiğini hatırlatarak sözlerine başlayan Tunçdemir, yaşanan katliamın ardından acılarının dinmediğini ve artarak devam ettiğini söyledi. Tunçdemir, katliamın üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen sorumluların ceza almadığına dikkat çekti. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller’in “Çok şükür dışarıdaki vatandaşlarımıza zarar gelmedi” sözlerini hatırlatan Tunçdemir, “Evet, bu ülkede maalesef katillere zarar gelmiyor” şeklinde tepkisini dile getirdi. 

‘33 CANIMMIZI BİZDEN ALANLAR, NURİYE VE SEMİH’İ HAPİSHANEDE TUTANLARDIR’

Tunçdemir, Sivas’ta 24 yıl önce Pir Sultan’ın heykelini sürükleyenlerin bugün KHK ile OHAL ile emekçileri sorgusuz sualsiz işlerinden attığını vurguladı. Bugün adalet kavramını yerle bir edenlerin esas sorumlular olduğuna dikkat çeken Tunçdemir, “33 canımızı bizden alanlar, haksız yere işinden aşından edildikleri için açlık grevine başlayan Nuriye ve Semih’i hapishanede tutanlardır” şeklinde konuştu. Ankara, Sur, Cizre, Taksim, Antep katliamlarını yapanlar ile Sivas’ı yakanların aynı olduklarını vurgulayan Tunçdemir, Hrant’tan Tahir Elçi’ye, Berkin’den Medeni Yıldırım’a ve KHK ile ihraç edilen tüm emekçiler için adalet talebinde bulunarak sözlerini sonlandırdı. 

Basın metninin okunmasının ardından semah dönülürken emekçiler nöbet eylemlerini deyişler ve şiirler okuyarak sürdürdü.