Kadın hukukçulardan beraat tepkisi: Erkek-yargı işbirliği son bulana kadar mücadelemiz bitmeyecek 2017-07-18 19:49:34 İSTANBUL - Cinsel saldırı suçundan yargılanan Sedat Yurtdaş hakkında mahkemenin beraat kararına tepki gösteren İstanbul Kadın Avukat Dayanışması, “Erkek-yargı işbirliği son bulana kadar mücadelemiz bitmeyecek. Sedat Yurtdaş davasının peşini bırakmayacağız” dedi. İstanbul Kadın Avukat Dayanışması, cinsel saldırı suçundan yargılanan Sedat Yurtdaş hakkında verilen beraat kararına yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi. 4 yıl önce stajyer bir kadın avukatın şikâyeti üzerine başlatılan davanın beraat ile sonuçlanması, “Erkek-yargı pratiğinin örneği binlerce mahkeme kararına bir yenisi daha eklendi” şeklinde değerlendirildi. ‘KADINLAR ÜZERİNDEKİ TAHAKKÜM ARTIRILIYOR’ Erkek yargı pratiğine karşı kadınların mücadelesinin verilen beraat kararı ile son bulmayacağının vurgulandığı açıklamada, “Kadınlar her gün erkek şiddetine maruz kalıyor, her gün üç kadın erkeklerce katlediliyor, iş yerlerinde, evlerinde, sokaklarda taciz ediliyor. Biz kadınlar yaşam için mücadele verirken kadın düşmanlığı her gün bizzat devlet ve iktidar eliyle yeniden üretilmekte ve erkekler cesaretlendirilmektedir. Yargı pratiğinde de cezasızlık politikalarıyla da kadınlar üzerindeki tahakküm gün be gün artırılmaya çalışılmaktadır” kaydedildi. SAVCININ MÜTAALASINA RAĞMEN BERAAT EDİLDİ Kadın avukatların açıklamasının devamında dava hakkında daha önce verilen takipsizlik kararı ile taciz olayının üstünün örtülmek istendiğine işaret edilerek, kadınların hukuk mücadelesi sonucunda takipsizlik kararının kaldırıldığını ve Sedat Yurtdaş’ın cinsel saldırı suçlamasıyla yargılandığı belirtildi. Sedat Yurtdaş’ın delil sunmak yerine, siyasi ve mesleki geçmişi ile kendisini savunduğuna dikkat çekilen açıklamanın devamında, şu ifadelere yer verildi: “Hemen her taciz davasında gördüğümüz erkek argümanlarını kullanan Sedat Yurtdaş kendisine siyasi bir komplo kurulduğunu iddia ederek, tüm yargılama sürecinde delilleri değil, siyasi ve mesleki geçmişini öne çıkardı. Savunmadan çıkarak saldırgan argümanlar ile kadın arkadaşımızın özel hayatını gündeme getirmeye çalıştı. Davanın son aşamasında savcı Yurtdaş hakkında zincirleme cinsel saldırı suçundan ceza istese de, 10 Temmuz tarihli karar celsesinde Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi savcının mütalaasına rağmen, her gün yüzlerce kadının taciz edildiği bu coğrafyada Sedat Yurtdaş’ı beraat ettirdi.” ‘MAHKEME SALONLARINI TERK ETMEYECEĞİZ’ Yurtdaş hakkında verilen beraat kararına karşı mücadeleyi sürdüreceklerinin altını çizen kadın avukatlar, “Elbette beraat kararıyla beraber mücadelemiz bitmeyecek. Sedat Yurtdaş davasının peşini bırakmayacağız. Erkekler ellerini bedenlerimizden çekene, erkek yargı işbirliği son bulana kadar, sokakları, meydanları, mahkeme salonlarını terk etmeyeceğiz. Erkek adalet değil gerçek adalet” dedi. DAVA HAKKINDA Stajyer avukat A.K., Ağustos 2013’te yanında staj yaptığı Sedat Yurtdaş’tan cinsel saldırı suçlamasıyla 23 Aralık 2013’te Baro’ya, 30 Aralık 2013’te savcılığa şikayette bulundu. Sedat Yurtdaş da iftira suçlamasıyla A.K. hakkında şikâyette bulundu. Savcılık, Sedat Yurtdaş ve avukatlık bürosunda sekreterlik yapan kişinin ifadesine başvurduktan sonra her iki suçlama hakkında da takipsizlik kararı verdi. Sedat Yurtdaş, takipsizlik kararını sosyal medyada "Lanet olsun! Uğraştırıldığımız şeye bakın!" sözleriyle paylaştı. Takipsizlik kararında “cinsel saldırı eylemlerini gerçekleştirdiğine dair A.K.’nin beyanı dışında delil bulunmadığı” ifadesine yer verildi. Ayrıca Sedat Yurtdaş'ın iftira suçlamasıyla yaptığı suç duyurusu da A.K. anayasal şikâyet hakkını kullandığı için düştü. Yapılan itirazlar sonucunda takipsizlik kararı Yargıtay kararıyla kaldırıldı. Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 2015 yılında görülen davada, “görevsizlik" kararı verilerek, dava dosyası Diyarbakır 6. ağır ceza mahkemesine gönderildi. Geçtiğimiz yıl Eylül ayında başlayan davada savunma yapan Yurtdaş, “Kadın beyanı esastır” sözlerinin dikkate alınmaması gerektiğini ileri sürmüş, “Eski bir milletvekili olarak TRT 6 Kürtçe program sunduğum için FETÖ bana kumpas kurdu. Bu dava planlı bir kumpas ve komplodur” iddiasında bulunmuştu.