'Mağduriyet yalnızca giden ev değildir'

2016-12-25 09:20:27

MARDİN - Şırnak'ta bin bir emekle açtığı terzi dükkanından şimdi eser kalmayan Özlem Çeviren,  “Bu mağduriyetleri gidereceklerini söylüyorlar. Mağduriyet yalnızca giden ev değildir. Aylarca çadırda kaldığın günleri unutturabilir mi?” diye sordu.

Mardin’in Derik ilçesinde doğup büyüyen Özlem Çeviren, 12 yıl yaşadıktan sonra ikinci memleketi olarak tanımladığı Şırnak’ta iki yıl emek vererek bir terzi dükkanı açtı. Çeviren, 246 gün boyunca kentte yaşanan yasak sırasında emeğinden geriye bir eser kalmadığını anlattı. Mağduriyetleri gidereceklerine yönelik yapılan açıklamalara ise Çeviren, “Bu mağduriyetleri gidereceklerini söylüyorlar. Mağduriyet yalnızca giden ev değildir. Aylarca çadırda kaldığın günleri unutturabilir mi?” diye sordu.

Yapılan anonslarda halkın can ve mal güvenliği için sokağa çıkma yasağının ilan edildiği söylenmesine rağmen, her şeyin yok edilmeye çalışıldığını söyleyen Çeviren, yasak sonucunda ise ne canın ne de malın bırakılmadığını söyleyerek tepki gösterdi.

Yasak ilan edilmeden Şırnak’ta fiili bir yasağın uygulandığını belirten Çeviren,  bomba ve silah seslerinin eksilmediğini, caddelerde insanların dolaşamadığını ve sokak ortasında insanların can güvenliğinin olmadığını ifade etti. Temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamadıklarını söyleyen Çeviren, “Dükkanımızda otururken aniden içeriye biber gazı kokusu dolardı.  Askeri araçlar caddelerde cirit atıyordu. Benim iş yerim de cadde üstünde olduğu için her şeyi görüyordum. İnsanların ne kadar baskı altında bırakıldıklarını da” diye anlattı.

2 YILLIK EMEĞİM YERLE BİR OLDU

Yasaktan sonra gittiği Şırnak’ta gördüklerini aktaran Çeviren, “Yasak kaldırıldıktan sonra Şırnak’a gittiğimde bir şehir yoktu. Çarşı merkezi bile yok olmuştu. Karşılaştığımız şey bir enkaz yığınıydı. Bazı yerlerde molozlar da kaldırılmıştı. Dümdüz bir çöl kalmıştı. Görüyorsun ama kabullenemiyorsun. İnsanların emekleri yerle bir olmuş. 2 Eylül’de açmıştım dükkanımı.  2 yıl süren bir emekten sonra oradan buradan topladıklarımla açtım. Kumaşlarımı tek tek ayrı yerlerden topladım.  Şimdi ise yerle bir oldu” dedi.

KENDİ MEMLEKETİM OLSA BU KADAR ÜZÜLÜRDÜM

Kendi memleketi olsa bu kadar üzüleceğini söyleyen Çeviren, “2 çocuğum Şırnak’ta doğdu. Ben de artık bir Şırnaklı oldum. Yapılanı ne akıl ne mantık almıyor.  Hiç kimsenin kimseyi yurdundan etmeye hakkı yok.  Hiç kimse hayatını kolay kazanmıyor” diye belirtti.

Yaşadıklarını unutmayacağını kaydeden Çeviren, “Milleti korkutmak, sindirmek için ellerinden geleni yaptılar. Ama bu halk daha önce de yaşadı bunları. Yine üstesinden gelecek.  60 yaşındaki bir amcanın  ‘Biz iyi olacağız, 3’ü kez yaşadığım bu yıkımdan yine toparlanacağım’ demesi bile bu halkın ne kadar güçlü olduğunu ortaya koyuyor” diye konuştu.