Barış elçisi Fırat bir kez daha tutuklandı 2016-12-29 13:48:44 DİYARBAKIR - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla 1999’da Türkiye’ye gelen, ancak hemen ertesi gün tutuklanan Birinci Barış ve Demokratik Çözüm Grubu’nda yer alan DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Seydi Fırat, bir kez daha cezaevine konuldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ile ilgili yürüttüğü soruşturma kapsamında tutuklanan 9 Kürt siyasetçiden DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Seydi Fırat, uzun yıllardır Kürt siyasetinde aktif görev alıyordu. Fırat, PKK Lideri Abdullah Öcalan 22 Eylül 1999 tarihinde "Demokratik cumhuriyete destek ve iyi niyet adımı" olarak bir grup PKK'linin Türkiye'ye gelmesi çağrısında bulunması üzerine yola çıkan Birinci Barış Grubu’nda yer almıştı. Fırat ve arkadaşları Ali Sapan, Mehmet Şirin Tunç, İsmet Baycan, Sohbet Şen, Yüksel Genç, Yaşar Temur ve Gülten Uçar, 1 Ekim 1999’da Hakkari'nin Şemdinli ilçesine bağlı Geli Şîn köyünden Türkiye'ye giriş yapmıştı. BARIŞ İÇİN GELDİLER TUTUKLANDILAR Öcalan’ın çağrısıyla Türkiye’ye gelen Barış Grubu o dönemde devlet görevlileri tarafından geldikleri gibi gözaltına alındı. Gözaltına alınan 8 kişilik birinci barış grubu üyeleri, Van Devlet Güvenlik Mahkemesi’ne çıkarılarak 2 Ekim'de tutuklanıp Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Dağdan gelen Birinci Barış Grubu'nda bulunan İsmet Baycan, tutuklu bulunduğu Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nde 24 Mayıs 2003 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. YILLARCA BARIŞ MÜCADELESİNİ YÜRÜTTÜ Barış için Türkiye’ye gelen 8 kişilik grup içinde yer alan Fırat, yaklaşık 5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra 2004 tarihinde çıktı. Cezaevinden çıktıktan sonra da Kürt siyasetinde barış çabalarını sürdüren Fırat, yıllarca Barış ve Demokratik Çözüm Grubu'nun içinde yer aldı. Barış arayışından asla vazgeçmeyen Fırat, 2011-2016 tarihleri arasında DTK’de Daimi Meclis ve Divan üyeliği görevini yürüttü. Fırat 28 Mayıs 2016 tarihinde Ankara’da yapılan DBP Olağanüstü Genel Kongresi’nde Eşbaşkan Yardımcılığı görevine getirildi. TÜRKİYE’YE GELDİĞİNDE ANNESİ ONU TANIYAMADI PKK’ye katıldığında daha 18 yaşında olan Fırat, uzun yıllar Bekaa ve Kandil'de kaldı. Yıllar sonra barış için Türkiye’ye gelen Fırat, tutuklanıp götürüldüğü cezaevinde 19 yıl sonra annesiyle karşılaştı. Fırat, verdiği bir röportajda, “Annem beni tanımadı. Ancak ‘Ana ben Seydi’ dediğimde tanıdı” demişti. ‘FIRAT’IN MÜCADELEDE AYRI BİR YERİ VAR’ O günkü Barış Grubu’nda yer alan DBP Parti Meclisi (PM) üyesi Mehmet Şirin Tunç, Fırat’ın barış için yıllarca mücadele ettiğini ve asla geri adım atmadığını söyledi. Türkiye’deki anti demokratik uygulamalara, baskılara rağmen her dönemde Fırat’ın Kürt özgürlük mücadelesinde özel bir yeri olduğunu ifade eden Tunç, sağlık sorunları, yaşı ilerlemesine rağmen hep mücadele eden bir kişi olduğunu anlattı. Tunç, “Biz 1999’da Öcalan’ın çağrısıyla Türkiye’ye barış için geldik. Gelişimiz üzerinde yıllar geçti ama hala baskılar, gözaltılar ve tutuklamalar var. Seydi daha önce de cezaevinde kaldı. Ve hep dik duruşuyla bilinen biri. Hukuksuz bir şekilde tutuklandı” dedi. FIRAT: BARIŞTAN ARINMIŞ BİR KONSEPTLE KARŞI KARŞIYAYIZ’ Fırat, yine verdiği bir röportajında, bölgede yürütülen hükümet politikaları, gözaltı, tutuklamalar ve devletin barışa yaklaşımı konusunda şunları söylemişti: "Kürt hareketinin tavrını belirleyen asıl devlet politikasıdır. Devlet tarzında barışa yönelik bir yaklaşım olursa, bu Kürt cephesinde de kendi yanıtını bulacaktır. Ama devlet mevcut durumda çok stratejik bir konsept ortaya koymuş, bu konsepti de çok soğuk kanlı bir biçimde yürütüyor. Tümden duygudan arınmış, tümden barıştan arınmış bir konseptle karşı karşıyayız.”