Cenazesi sınırda bekletilen Kandemir: Ölürsem beni topraklarımda gömün 2017-01-11 14:01:00 İSTANBUL - Rakka’da DAİŞ’e karşı savaşırken yaşamını yitiren ve cenazesi sınırda bekletilen Muzaffer Kandemir’in dayısı Rafet Kandemir, yeğeninin “Eğer orada ölürsem beni kendi topraklarıma gömün” diye vasiyet ettiğini söyledi. Rakka’da DAİŞ’e karşı savaşırken 7 Ocak’ta yaşamını yitiren ve cenazesi sınırda bekletilen Birleşik Özgürlük Güçleri (BÖG) savaşçısı Muzaffer Kandemir’in cenazesinin doğup büyüdüğü topraklara defnedilmesini talep etmek amacıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı gerçekleştirildi. Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Devrimci Parti, Partizan, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) ile çok sayıda demokrasi güçleri ve Muzaffer Kandemir’in ailesinin katıldığı toplantı salonuna “Karadeniz’in asi çocuğu enternasyonalist devrimci Muzaffer Kandemir doğup büyüdüğü topraklara defnedilmeli” pankartı asıldı. ‘IRKÇILIĞA KARŞI ÖLÜMSÜZLÜK EYLEMİ İLE CEVAP OLDU’ Devrimci Parti Başkanı Ufuk Göllü, Türkiye işçi sınıfının bir neferi olarak sosyalist mücadele ortaya koyan Muzaffer Kandemir’in DAİŞ barbarlığına karşı savaşırken yaşamını yitirdiğine dikkat çekti. Göllü, bütün enternasyonalist devrimcileri sahiplendiklerini dile getirerek, “Muzaffer yoldaş bir Karadeniz genciydi. Kürt düşmanlığına ve ırkçılığa karşı ölümsüzlük eylemi ile cevap oldu. El Nusra, IŞİD’in cenazeleri nasıl sınırdan geçiriliyorsa, bu savaşçıların da cenazeleri ailelerine teslim edilmelidir” diye konuştu. KANDEMİR’İN VASİYETİ OKUNDU Ardından konuşan Muzaffer Kandemir’in dayısı Rafet Kandemir, yeğeninin vasiyeti okudu. Vasiyette, “Ne yapsam hakkını ödeyemem dayı. Senden bir tek isteğim var, anneme ve ağabeyime iyi bak. Onlar sana emanet. Eğer orada ölürsem beni kendi topraklarıma gömün” dediğini aktaran dayı Kandemir, “zalimin zulmüne karşı enternasyonalist dayanışma” çağrısında bulundu. ‘CENAZENİN ALINMASINA İZİN VERİLMİYOR’ Sözlerine Muzaffer Kandemir’in anısı önünde saygı ile eğildiğini dile getirerek başlayan HDK Eşsözcüsü Onur Hamzaoğlu da, “Muzaffer’in kaybı hepimiz için bir üzüntüdür. Türkiye’deki rejim cenazelerin alınmasına bile izin vermiyor. Yol arkadaşlıkları bozulduğunda da ‘Hainler Mezarlığı’ kurdular ve aileleri mağdur ettiler. Bunda da benzer örneği görüyoruz, ailelerine ve yoldaşlarına zulüm ediliyor. En kısa zamanda ülkedeki topraklarına defnetme olanağı bulacağız” diye konuştu. ‘KARADENİZ’İN ASİLİĞİNİ RAKKA’DA DALGAYA DÖNÜŞTÜRDÜ’ Yapılan konuşmalar ardından basın metnini okuyan Devrimci Parti MYK üyesi Benazir Coşkun, pek çok devrimcinin DAİŞ’e karşı savaşırken yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, “Sinop’ta doğup büyüyen, hayatını inşaatlarda işçilik yaparak geçiren Muzaffer, çetelerin katliamlarına sessiz kalmayarak, Türkiye’deki işçi sınıfı içerisinde büyüttüğü devrimci mücadelesini sınırların ötesine taşıyarak Karadeniz’in asiliğini Rakka’da hırçın bir dalgaya dönüştürmüştür” dedi. Birkaç gün içerisinde Urfa Valiliği’ne başvuruda bulunacaklarını söyleyen Coşkun, “Muzaffer’i doğup büyüdüğü Türkiye’ye, arkadaşlarının onu tanıdığı topraklara getirip defnetmek istiyoruz” diye konuştu.