Eski vekil Ata’ya 95 yıl hapis istemi 2017-02-04 10:23:13 DİYARBAKIR - KJA Sözcüsü eski milletvekili Ayla Akat Ata hakkında DTK’de yaptığı çalışmalar ve siyasi parti faaliyetleri kapsamında katıldığı açıklama ve yürüyüşler nedeniyle 95 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanları Gültan Kışanak ile Fırat Anlı'nın gözaltına alınmasını protesto ederken Diyarbakır Adliyesi önünde gözaltına alınarak 30 Ekim 2016’da tutuklanan KJA Sözcüsü ve BDP eski Milletvekili Ayla Akat Ata hakkında iddianame hazırladı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, “Örgüt yöneticiliği”, 14 kez “Örgüt propagandası yapmak” ve “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet etmek” ile suçlanan Ata’nın 30 yıldan 95.5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. 118 sayfalık İddianamenin 100 sayfası PKK Lideri Abdullah Öcalan İmralı Adası’nda avukatlarıyla yaptığı görüşme kayıtları, KCK sözleşmesi, PKK, KCK ve DTK’nin kuruluşu, işleyişi ve yapısı konusundaki bilgi ve değerlendirmelere yer verildi. İddianamede, Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) ve onun yerine kurulan Kongreya Jinên Azad da (KJA) “KCK’ye bağlı kadın örgütlemesi” olduğu öne sürüldü. DTK’DE YAPTIĞI ÇALIŞMALAR SUÇLAMA KONUSU YAPILDI İddianamede, Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) Türkiye’deki “KCK örgütlenmesinin sözde kurucu meclisi ve organı” olduğu iddia edildi. “Demokratik özerkliğin PKK’nin bağımsızlığı kurma hedefinin 3 aşamasından biri olduğu” savunulan iddianamede, demokratik özerkliğin inşasına ilişkin temel görevin 2007 yılında ilan edilen DTK’ye verildiği savunuldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı DTK ile ilgili başlattığı soruşturma kapsamında mahkeme kararıyla Diyarbakır Belediyesi Konuk Evi’ndeki DTK binasında ortam dinlemesi yapıldığı hatırlatılan iddianamede, Ata’nın 201-2012 yılları arasında DTK’de düzenlenen 13 toplantıya katıldığı belirtildi. İddianamede, Ata’nın “DTK sözcülüğü, koordinasyon kurulu üyeliği gibi üst düzey yönetici olarak görev yaptığı, şüphelinin bu eylemiyle silahlı terör örgütünün yapısı içerisinde üst düzey yönetici olduğu, şüphelinin kendi ikrarı, iletişimin tespiti, teknik araçlarla izleme ve dosya kapsamındaki tüm delil ve belgeler neticesinde somut delillerle tespit edildiği” ileri sürüldü. ‘KÜRTLERİN BAHARI YAŞAMASI’ SÖZÜ ‘İSYAN’ SAYILDI İddianamede Ata’nın, 2010, 2012, 2015 ve 2016 yılları arasında katıldığı 14 ayrı yürüyüş, basın açıklaması, televizyon programında yaptığı konuşmalar ve Twitter hesabında yaptığı paylaşımlarda “örgüt propagandası” yaptığı ileri sürülerken, Ata hakkında 2012 yılında açılan 6 ayrı davanın yapılan yasal düzenlemeler kapsamında ertelendiği belirtildi. Ata’nın 2012 yılında Diyarbakır valiliği tarafından yasaklanan Newroz organize ettiği, ön saflarda yer aldığı Newroz’a olaylar çıktığı, polisin aldığı tedbirlere karşı zor kullandığı ve “Örgüt propagandası” yaptığı iddia edildi. İddianamede, Ata’nın 15 Nisan 2012’de Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde yapılan açık hava konserinin yasaklanmasını protesto edildiği basın açıklamasında söylediği “Bahar Ortadoğu’ya dayanmışken bu baharı Kürtlerin yaşamaması engellenmektedir” sözleri için savcı, “ülkemizin güneyinde gerçekleşen halk ayaklanmalarına atıfta bulunarak Kürt halkını ayaklanmaya teşvik ettiği” ileri sürdü. Ata’nın 13 Şubat 2016’da Sur’daki yasakları protesto edildiği yürüyüş suçlama konusu yapıldığı iddianamede, Ata’nın PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye getirilmesi için söylediği “uluslararası komplo” sözleri suç delili olarak gösterildi. HDP’Lİ VEKİLLERİN TWİTLERİNİ RETWEETLEMEK ‘ÖRGÜT PROPAGANDASI' Ata’nın bölge illerindeki kentlerde ilan edilen sokağa çıkma yasağı ve çatışmalara ilişkin Diyarbakır’da Sümerpark’ta yapılan “Barış Nöbeti” eylemi için yapılan basın açıklamasında söylediği, "... Bugün burada daha sürecin başında Ekin Van'ın cenazesine ölümü bile fazla görüp, soyup sokağın ortasına atıp, onun bedeninin çıplaklığıyla çıplak kalan devlete, katil devlete, utanın demek için bir araya geldik buraya... Kürdistan bu ülkenin parçasıdır ve demokratik özerk Kürdistan demokratik Türkiye'nin olmazsa olmazıdır" şeklindeki açıklamasıyla “Örgüt propagandası yaptığı ileri sürüldü. Ata’nın Twitter hesabında PKK Lideri Abdullah Öcalan fotoğraflarını basılı olduğu tişörtleri giyen kadınlar ile Suriye’de DAİŞ’e karşı savaşta yaşamını yitiren YPJ üyesi kadın savaşçın fotoğraflarını paylaşması propaganda sayıldı. Yine Ata’nın, HDP milletvekilleri Ziyar Pir, Nursel Aydoğan ve Faysal Sarıyıldız’ın twitlerini retweetlemesi “Örgüt propagandası” sayıldı. ‘DTK YASADIŞI BİR ORGANİZASYON DEĞİLDİR’ Ata’nın soruşturma kapsamında savcılıkta verdiği ifadesine de yer verildi. Ata, DTK’nin kuruluşunu, amacını ve misyonunu şöyle açıkladı: “DTK 2007 yılında kuruldu. Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözülebilmesi için önemli bir mekanizmayı açığa çıkardı. Amaçlarından bir tanesi demokratik özerklik olmakla beraber demokratik özerkliğin Türkiye de bir çözüm modeli olarak kabul edilmesi için faaliyetler yürüten, çalışmalar yapan, toplumun tüm örgütlü kesimlerini bu konuda düşünmeye, tartışmaya ve fikir üretmeye sevk eden bir kuruluştur... DTK bir platform olarak çalışmalarını yürütmektedir. Platform olarak meşrutiyetini içerisinde bulunan tüzel kişiliği bulunan STK'ların, siyasi partilerin resmiyetinden alır. Dernekler yasasında bu husus tarif edilmiştir... Demokratik Toplum Kongresi Sayın Öcalan'ın gerçekleştirdiği bir öneri sonrasında toplantı yapılabilecek tüm şehirlerde bu konuda tartışabilecek tüm kesimlerle bir araya gelinerek yapılan görüşmelerin ardından kararı bu tartışmalar tarafından verilen bir kongredir. Sayın Öcalan'ın önerisi tartışılmış ve hayata geçirilmiştir. Kendisinin de belirttiği gibi Cumhuriyetin demokratikleşmesinin gerçekleşebilmesi için hedeflenmiştir. DTK'nın PKK ile herhangi bir organik bağı yoktur. DTK'nın Tüm faaliyetleri kamuoyuna açık ve şeffaf bir şekilde yürütülür. Dinlemeye konu olan açıklamalar gerçeğe aykırıdır. Dinlemenin sağlıklı yapılmadığını ortaya koyar. Dinleme hukuka aykırıdır. DTK'nın herhangi bir şekilde yasadışı bir organizasyonu ve faaliyeti yoktur” dedi.