ANKARA- İhraç edilen akademisyenlerden oluşan Sokak Akademisi bu hafta, “Bilim itaatsiz olanı sever” çağrısı ile yapıldı. Dr. Nail Dertli, “Bir pespayelikle atıldık. Bu pespayeliğin ortağı YÖK, hükümet, Saray’ın İbişi’dir” derken, Esra Dabağcı ise kamuoyuna olan borçlarını ödemek için dört duvara, dekana ve rektöre ihtiyaçları olmadığını belirtti.

Olağanüstü Hâl (OHAL) kapsamında çıkartılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen akademisyenlerin eğitim alanlarının sadece binalarla sınırlı olmadığını göstermek amacıyla başlattıkları “Sokak Akademisi”nin 7’inci dersliği Ankara Batıkent Renkli Merdivenler’de yapıldı. Batıkent Hayır Meclisi’nin, “Bilim itaatsiz olanı sever” çağrısı gerçekleştirilen ve Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden ihraç edilen Dr. Nail Dertli ile Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nden ihraç edilen araştırma görevlisi Esra Dabağcı’nın katıldığı derse yoğun ilgi gösterildi.

‘PERSPAYELİĞİN ORTAĞI YÖKTÜR, SARAY’IN İBİŞİ’DİR”

Dr. Nail Dertli, fakültede geçmişte 1402’lik olarak anılan toplu işten atmaların yaşandığını anımsatarak, “Bu zamana kadar ‘sarı zarf gelmiş’ diye şaka yapıyorduk. Bize sarı zarf gelmedi. Bizi bir KHK listesi ile attılar. Fakültede ‘sarı zarf’ alma onurunu da çeşitli biçimlerde nail olduk. Onlarca yıl emek vermiş akademisyenlerine işten atıldıklarını bir ‘sarı zarf’ ile dahi duyurma nezaketini göstermeyen bir pespayelikle atıldık biz. Bu pespayeliğin ortağı YÖK’tür, hükümettir, Saray’ın İbişi’dir. Bu atılma biçimi tam kendilerine yakışan bir biçimdir” dedi.

‘TOPLUMSAL BARIŞA KATKI SAĞLAMAK İSTEDİK’
Akademisyen Esra Dabağcı ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın barış bildirisi imzacısı akademisyenler için 12 Ocak’ta sarf ettiği “Maaşlarını devletten alıp devleti eleştiriyorlar” sözlerini hatırlatarak, şunları aktardı: “Evet maaşımızı aldığımız için kamuya borcumuz var biz bu borcu ödemek için o bildiriye imza attık. Toplumsal barışa katkı sağlamak için imza attık.”

‘DÖRT DUVARA VE REKTÖRE İHTİYACIMIZ YOK’

İhraç edilmelerine rağmen çabalamaktan vazgeçmeyeceklerini belirten Dabağcı, “Kamuya olan borcumuzu ödemek için dört duvara, dekana, rektöre ihtiyacımız yok. Bu yüzden sadece eylemlerle değil, alternatif bir gündelik yaşamı da örmek için bir aradayız. Ankara Dayanışma Akademisi’ni açarak akademiyi sokağa ve topluma taşımayı amaçladık” diyerek, yakında düzenli derslere de başlayacaklarını duyurdu.