ANKARA- HDP’nin Diyarbakır’da düzenlediği mitinge yapılan bombalı saldırıya ilişkin soruşturma genişletilmiyor. Bombacı olarak yargılanan Orhan Gönder’in emniyetteki ifadesi ile miting alanındaki okulun görüntü kayıtlarının olmadığı iddia edildi. Mahkeme heyeti sanıkların ve şüphelilerin para transferleri, gittikleri adreslerdeki trafik kameraları görüntüleri, yurda giriş çıkışlarının tespiti gibi en önemli talepleri reddetti.
Diyarbakır’da 5 Haziran 2015 tarihinde HDP’nin düzenlediği seçim mitingine yönelik düzenlenen ve 5 kişinin yaşamını yitirdiği, 400’ü aşkın kişinin yaralandığı bombalı saldırıya ilişkin açılan davanın 3’üncü duruşması görüldü. Sincan Batı Adliyesi 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, tutuklu sanıklar İsmail Korkmaz, Mustafa Kılınç, Orhan Gönder, Burhan Gök ve avukatları ile müşteki yakını avukatları hazır bulundu. Mustafa Kılınç’a ev kiralayan Halil İbrahim Sezgin de Diyarbakır’dan SEGBİS ile tanık olarak duruşmaya katıldı.
‘GÖRÜNTÜ KAYITLARI BİR AY SÜREYLE SİLİNDİ’
Duruşmada, sanık Orhan Gönder’in emniyette alınan ifadesinin görüntüleri gelmezken, Emniyet ifade sırasında görüntü alınmadığını iddia etti. Patlamanın yakınındaki İmam Hatip Lisesi’nin görüntü kayıtları ise “bir ay süreyle silindiği” gerekçesiyle olmadığı belirtildi.
Tanık Sezgin, Mustafa Kılınç’ın yanında sanık Burhan Gök’ü de binaya girerlerken gördüğünü söyledi. Kılınç sadece ev kiraladığını ve tanık beyanının kendi anlattıklarını doğruladığını söylerken, Burhan Gök ise ev kiralama ile bir alakası olmadığını ve sadece şoför olduğunu iddia etti.
Müşteki Avukatı Kazım Bayraktar, sanık Mustafa Kılıç ve Burhan Gök’ün polisler tarafından daha önce takip edildiklerini söyledi. Sanıkların eve birlikte geldikleri yabancı uyruklu şahısla telefon görüşmelerinin tespit edildiğini belirten Bayraktar, bu kayıtların mahkemeye getirilmesini talep etti. Bu yabancı şahıs ve İbrahim El Bakraoui’nin o dönem göz atına alınıp bırakıldıklarını kaydeden Bayraktar, “İbrahim’e yurt dışı yasağı koyuluyor. Sonra da bu yasağa rağmen sınır dışı ediliyor. İbrahim Türkiye’den ayrıldıktan sonra ise Belçika’da katliam yapıyor. İbrahim Bakraoui ile aynı araçta görülen sanık Mustafa Kılınç’ ın abisi Levent Kılınç da davaya dahil edilmelidir” dedi. Ve Sanıklar ve Levent Kılınç’ın yurda giriş çıkışlarının PTT’den yaptıkları para transferlerinin, telefon görüşmeleri kayıtlarının tespit edilmesine talep etti.
Duruşmaya Diyarbakır’dan SEGBİS ile bağlanan mağdurlar Musa Aktaş ve Sedat Batuhan Kürtçe konuştuğu için talepleri üzerine bir sonraki duruşmada Türkçe tercüman eşliğinde beyanlarının alınacağına karar verdi.
Bombacı olarak yargılanan sanık Orhan Gönder savunmasında, “Hiçbir terör örgütü ile bağlantısı olmadığını ve sadece esrar ticareti için mitinge gittim. Emniyetteki ifademde 3 gün bana baskı ve işkence yapıldı. O görüntülerin gelmesini talep ediyorum” dedi.
Diğer sanıklar da saldırıyla alakaları olmadıklarını savundu.
‘KOVUŞTURMANIN GENİŞLETİLMESİ TALEBİNİN BİRÇOĞU REDDEDİLDİ’
Mahkeme heyeti müşteki avukatlarının kovuşturmanın genişletilmesine ilişkin taleplerinin birçoğunu reddetti. Sadece sanıkların üzerine kayıtlı telefonlardaki görüşme kayıtlarının tespitini kabul eden heyet, sanıkların ve şüphelilerin kaldıkları otelden sonraki güzergahlarında bulunan trafik görüntülerinin, sahip oldukları taşınmazların, yurda giriş çıkışlarının, banka ve PTT’de yaptıkları para transferlerinin tespit edilmesini reddetti. Müfettiş raporunda elde edilen delillerin davaya dahil edilmesi ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün davaya müdahillik talebini de reddeden heyet davanın bir dahaki duruşma tarihini 25 Nisan 2017 olarak belirledi.