MARDİN - Talatê köyünden ulaştığımız bir köylü, köyde bugün bir patlama yaşandığını ancak dışarıya çıkamadıkları için patlamanın nerede olduğunu bilmediklerini aktardı. Köydeki su ve elektrik sıkıntısı devam ederken, yurttaşlar duyarlılık çağrısı yaptı.

Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Talatê (Doğanlı) ve Cibilgirav (Kuyular) köylerinde abluka 7 gündür devam ediyor. Yasağın devam ettiği Talatê köyünde yaşanan su sıkıntısı köylüleri her geçen gün biraz daha zorluyor. Köye giriş çıkışlar yasak olduğu için dışarı çıkamayan yurttaşlar, tıpkı ablukanın 18’inci güne girdiği Xerabê Bava’daki gibi hayvanlarına yem ve su veremediklerini belitti.

‘ARTIK DIŞARI ÇIKMAK İSTİYORUZ’

Talatê köyünden ulaştığımız ve can güvenliği nedeniyle ismini vermek istemeyen bir yurttaş, yılın bu döneminin hayvan otlatma ve çift sürme dönemi olduğunu belirterek, “Bu yasağın kalkmasını istiyoruz. Komşularımızın durumu nedir, nasıllar merak ediyoruz. Artık dışarı çıkmak istiyoruz. Dışarı çıkamadığımız için hayvanlarımıza doğru düzgün yem veremiyoruz, su veremiyoruz. Bu bir haftadır çıkamıyoruz, işlerimiz yarıda kalmış" diye ifade etti.

ELEKTRİK VE SULAR KESİLDİ

Hem elektriklerin hem de suyun kesildiğini belirten köydeki başka bir yurttaş ise, "Çıkmamıza izin vermiyorlar. 5 kişiyiz evde. Bazen telefon şebekeleri kesiliyor. Kapımızın önüne çıkamıyoruz. Bundan bir saat önce bir patlama sesi geldi, nerden geldiğini bilmiyoruz ama kapımızın önünde patlamış gibi ses geldi. Gözaltılar var. Muhtarımız gözaltına alınmış" diye aktardı.

‘TARİHİ EVLERİMİZ YIKILIYOR’

Köyde tarihi evlerin yıkıldığına dikkat çeken yurttaş, "Şu ana kadar 6-7 ev yıkılmış. Evimizin karşısında görebiliyoruz. Kepçeler hala yıkmaya devam ediyor. Çoğu ev insanların yazın gelip kullandıkları, köydeki işlerini yapması için kullanılan evlerdir" diye ifade etti.

ÖNCE TANK TOP, SONRA KEPÇE

Yasaktan bir gün önce köyden çıkan başka bir yurttaş ise, yasak ilan edildiği için evine gidemediğini ve köyde ne olup bittiği konusunda endişe duyduğunu belirtti. Evinin askerler tarafından karargâh olarak kullanıldığını belirten yurttaş, "5 evi yıktılar. Önce tank ve topla yıktılar, sonra kepçelerle yıkmaya devam ettiler" dedi.

‘İNSANCIL BİR ŞEY YOK O KÖYLERDE’

Kayıp olarak bilinen Necati Yıldız'ın askerler tarafından alındığını söyleyen yurttaş, kayıp bilgisinin ailesi ve kamuoyu tarafından duyulmasının ardından serbest bırakıldığını ifade etti. Bu uygulamaları daha önce de gördüklerini kaydeden yurttaş, "Ben onu çok iyi bilirim. 94'lü yıllarda bunun aynısını ben yaşadım. Bu köylerde yaşatılan şeyler insancıl değil. Merhamet, din, iman onlarda yok" şeklinde konuştu