ADANA - Adana'da, Ankara Güven Park saldırısını protesto ettikleri için haklarında dava açılan 63 kişinin yargılandığı ilk duruşması görüldü.

Ankara Güven Parkı’nda 2016’nın Mart ayında yaşanan bombalı saldırıyı protesto etmek için yürüyüş yapmak istedikleri sırada polisin müdahalesine maruz kalan demokratik kitle örgüleri yöneticisi Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Kanuna Aykırı Toplantı ve Yürüyüşlere Silahsız Katılarak İhtara Rağmen Kendiliğinden Dağılmama” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması görüldü. Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen ve tutuksuz yargılanan 63 kişi ile avukatları katıldı. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ve Merkez Yönetim Kurulu’nun tamamı ile Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, TTB Genel Başkanı Raşit Tüker, MMO Genel Başkanı Ali Ekber Çakar, Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu izledi.

'BU DURUM POLİS DEVLETİ UYGULAMASIDIR’

Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada ilk savunmayı davada sanık olan Adana Baro Başkanı Veli Küçük, Anayasa’nın 34’üncü maddesinde çok açık şekilde herkesin izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahip olduğunu ve AİHS’in 11’inci maddesinde de bu hakkın korunduğunu belirtti. 63 kişinin sanık sandalyesinde yer almasının hukuk devletinin bir ayıbı olduğunu ifade eden Küçük, bu durumun demokratik reaksiyon gösterme çabası olduğunu ve suç unsuru taşımadığını dile getirdi. Küçük,“Büyükşehir Belediyesi önünde uygulanan tamamı ile parti devleti, polis devleti uygulamasıdır. Tam anlamı ile kolluk terörüdür. Burada sanık sandalyesinde oturması gereken kişiler o gün orantısız ve de gereksiz bir şekilde müdahalede bulunan polisler olmalıdır” dedi.

‘POLİSLER YARGILANSIN’

Aynı zamanda sanık da olan EMEP İl Başkanı Av. Sevil Aracı Bek savunma yaptı.

Bek, iddianamede güvenlik güçlerinin eyleme izin vermeyeceği, izinsiz gösteri ve kanuna aykırı toplantı gibi yanlış değerlendirmelerin olduğuna değindi. Olay günü yürüyüş başlamadan demokratik kitle örgütleri ile emniyet arasında görüşmeler sürerken ihtar yapılmadan müdahalede bulunulduğunu savunan Bek, güvenlik güçlerinin yürüyüşe izin vermeme gibi bir yetkisin olmadığını söyledi. Yürüyüşe izin verilmemesi ardından belediye önünde açıklama yapılıp, dağıldıklarını ifade eden Bek, yaptıkları eylemin ifade ve düşünce özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Diğer sanıklar ise üzerlerine atılı suçlamaları reddetti ederek, polislerin yargılanmasını istedi.
Müdafi avukatlardan Ülkü Tolunay, olay günü o dönem Baro Başkanları olan Mengücek Gazi Çıtırık ve CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş’in gazdan etkilenerek hastaneye kaldırıldığını hatırlatarak toplantı ve gösterilerin ifade özgürlüğünün bir biçimi olduğunu söyledi. Av. Yasemin Dora Şeker de, polisler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

Mahkeme heyeti dosyadaki eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 2 Haziran’da erteledi.

Duruşma sonrası kitle Adana Adliyesi eski binası önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ve Merkez Yönetim Kurulu’nun tamamı ile Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, MMO Gene Başkanı Ali Ekber Çakar, Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu ve TTB Genel Başkanı Reşit Tükel’in de katıldığı açıklamayı, Baro Başkanı Veli Küçük yaptı. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin ifade özgürlüğünün bir biçimi olduğunu ifade eden Küçük, bu dava ile sanıkların değil, düşünce ve ifade özgürlüğü ve toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının yargılandığını söyledi.

Tüm bu baskı ve sindirme politikaları ile demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesinin geriletilmek istendiğini dile getiren Küçük, bu baskı ve hukuksuzluklara boyun eğmeyeceklerini ifade etti. Küçük, saldırılar karşısında emek ve demokrasi güçleri ve halkı birlikte mücadele etmeye çağırdı. Açıklamada söz alan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz ve Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca birer konuşma yaparak, yargılayı eleştirdi.