ZMİR - Şakran Cezaevi'nde "Öcalan’a özgürlük, müzakere masasına dönülmesi ve ihlallerin son bulması" talebiyle başlatılan süresiz dönüşümsüz açlık grevi 21'inci gününe girerken, grevdeki tutuklularla görüşen aileler, grevden sonra baskının daha da arttığını söyledi.

İzmir Aliağa Şakran Cezaevi'nde bulunan tutukluların, "PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne kavuşması, tekrar müzakere masasına dönülmesi, cezaevindeki ihlallerin son bulması ve koşulların düzeltilmesi" talebiyle başlattığı süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi 21'inci gününe girdi. Şakran 3 Nolu Cezaevi'nde bulunan ve 15 Şubat’tan bu yana açlık grevinde olan tutuklu Özgür Güçlü’nün görüşüne giden arkadaşı Selami Kutlu, açlık grevinden sonra tutuklular üzerinde cezaevi yönetimin baskılarının arttığını söyledi.

TALEPLER YERİNE GELİNCEYE KADAR

Açlık grevi eylemine her geçen katılımın olduğunu aktaran Kutlu, şu anda Şakran’da 23 tutuklunun açlık grevinde olduğunu söyledi. Açlık grevinde bulunan tutuklularının ilk taleplerinin "PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve müzakere masasına dönülmesi" olduğunu belirten Kutlu, tutukluların morallerinin yerinde olduğunu ifade etti. Kutlu, “Tutsakların herkese selamı var. Biraz kilo vermişler ancak durumları şimdilik iyi. Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşuncaya kadar açlık grevine son vermeyeceklerini söylediler” diye aktardı.

DUYARLILIK ÇAĞRISI

Cezaevinde açlık grevinden sonra tutuklular üzerindeki baskıların da arttığını söyleyen Kutlu, “Cezaevlerinde yaka kartı uygulaması hala devam ettiğini belirttiler. Yaka kartı uygulaması üzerinden kendilerine ceza veriliyor. Görüş yasağı cezası veriyorlar. Gece koğuşlara keyfi bir şekilde baskın yapıyorlar. Tutsak yakınlarına bile ince aramayı dayatıyorlar. Cezaevi müdürünün ırkçı ve faşizan söylemleri var. Tutsaklar bütün halkın bu greve sahiplenmeye ve duyarlılığa çağırdı” diye belirtti.

Tutukluların talepleri yerine getirilinceye kadar eylemlerine devam edeceklerini belirten Kutlu, “Biz de tutsaklarımızın yanında olup onlarla mücadele edeceğiz. Tutsaklara herhangi bir şey olduğu takdirde tek sorumlusu cezaevi yönetimidir” şeklinde konuştu.