KOBANÊ - PYD PM üyesi Dîlber Yusif, Türkiye'nin Bab, Minbic ve Efrîn köylerine yönelik saldırılarını "işgal harekatı" olarak nitelendirerek, saldırıları uluslararası yargıya taşıyacaklarını belirtti. Süleyman Şah Türbesi'nin eski yeri olan Karakozak köyüne taşınacağı söylemlerine değinen Yusif, "YPG/YPJ korumasındadır. Bu sebeple işgal senaryosu kuruyorlar" dedi.

Partiya Yekîtiya Demokratîk (PYD) Kobanê Parti Meclisi üyesi Dîlber Yusif, Eş Genel Başkanları Salih Müslim hakkında Türkiye'de çıkarılan yakalama kararı ve Şehba bölgesine Türk savaş uçakları tarafından yapılan bombardımana ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin Müslim hakkında çıkardığı kararı tanımadıklarını belirten Yusif, Türkiye'nin siyasi ve askeri saldırına değindi.Türkiye'nin iddia ettiği Ankara patlaması ile ilgili partilerinin alakasının olmadığının ortaya çıktığını ifade eden Yusif, "17 Şubat'ta gerçekleşen eylemi partimize yıkmaya çalışmak, Rojava kazanımlarına göz koymaktır. Eylemi Teyrên Bazên Azadî ya Kürdistan (TAK) üstlendi. Eylemi gerçekleştirenin kimliği de açıklandı. Bu sebeple AKP hükümetinin çıkardığı kararın hiçbir uluslararası hukukta yeri yok. Bu sebeple bizde tanımıyoruz" dedi.

Bir siyasi parti olduklarının altını çizen Yusif, şöyle devam etti: "Bizim devlet aklı ile askeri bir güce talimat verme gibi bir anlayışımız yok. Bizim Suriye halklarının geleceğini inşa projemiz var ve bu konuda çalışma yürütüyoruz. Bizim Türkiye'nin saldırılarına gerekçe yaptığı hiç bir askeri yapılanmamız yok. Bugünde kalkmış eşbaşkanımız hakkında böyle bir karar almış. Biz böyle bir hukuku tanımıyoruz."

'ULUSLARARASI KURUMLAR GÖREVLERİNİ YAPMALI'

Kararın uluslararası hukuk alanına girdiğini ve sesiz kalınmaması gerektiğini vurgulayan Yusif, Türkiye'nin Bab ve Minbic konusundaki ısrarlarına dair ise "Bab, Minbic ve Efrin köylerine saldırıyorlar. Bu işgal harekatıdır. Bizim talebimiz sivil alanlara bu saldırıların uluslararası hukuk kurumları tarafından araştırılması ve dava açılmasıdır. Minbic köylerinde uçaklar ile katliam yaptılar. Bu uluslararası hukukta yargı gerekçesidir ve savaş ahlakında yoktur. YPG/YPJ gerekçesi ile saldırdıklarını söylüyorlar ancak bu güçler çekildiklerini ilan etti. Bu saldırılara karşı uluslararası alanda dava açacağız. Katliam ve işgal kabul edilemez ve suçtur. Uluslararası kurumlar görevlerini yapmalı ve geçerliliği kalmayan Suriye devletini değil, kuzey Suriye halklarını esas almalı, onlara yapılan katliam ve işgalin hesabını sormalıdır. Tüm gücümüzle Suriye halklarının yanında duracak ve bu katliam ile işgali kabul etmeyeceğiz."

Uluslararası insan hakları kuruluşları, koalisyon güçleri ve Baas Rejimi'ne seslenen Yusif, kınama değil açık tepki beklediklerini, aksi taktirde herkesi Türkiye'nin ortağı sayacaklarını söyledi.

'İŞGAL SENARYOSU KURULUYOR'

Son olarak Türk medyasının gündeme getirdiği Süleyman Şah Türbesi'nin taşındığı Aşme köyünden eski yeri olan Karakozak köyüne taşınacağı haberlerine değinen Yusif, "Türbe YPG/YPJ güçleri tarafından DAİŞ'in elinden Qaraqozak'tan alındı ve Yukarı Aşme köyüne taşındı. Şimdide Aşmede YPG/YPJ korumasındadır. Bizim gündemimizde eski yere taşınması yok" diye belirtti. Özerklik yönetiminin de buna dair bir çalışması olmadığını kaydeden Yusif, "Bu konu eğer Türkiye'nin gündeminde ise bu işgal senaryosudur. Eski yerinde onların düşman kabul ettiği YPG/YPJ kontrolünde. Bu sebeple işgal senaryosu kuruyorlar. Bu kabul edilecek bir şey değil. Rojava halklarının gündeminde değil. Bunu gündeme taşımak yüzyılların Suriye'yi işgal hayalidir. Osmanlı olmak istiyorlar ancak bilinsin ki sene 400 yıl öncesi olmadığı gibi halklarda eski halklar değil" şeklinde konuştu.

Erdoğan Altan - dihaber