Güzel bir dayanışma ağı: AtmaVer!

İSTANBUL - Ali Mersin, açtığı "Böğürtlen" isimli kafeyle ihtiyaç sahipleri ve paylaşmayı sevenler arasında köprü görevini üstlenerek, “AtmaVer” isimli grubu üzerinden dayanışma ağı örüyor.

Yıllardır kafe işletmeciliği yapan Ali Mersin isimli yurttaş, şimdilerde sadece bu işi değil aynı zamanda ihtiyaç sahipleri ile paylaşmayı sevenler arasında köprü görevi yapıyor. 3 yıl önce Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda açtığı "Böğürtlen" isimli küçük butik kafesi ile kafe işletmeciliğine başka bir renk ve tat katan Mersin, yardımlaşma çalışmalarının 6 yıl öncesine dayandığını söyledi.

KULLANILMAYAN EŞYALARA GERİ DÖNÜŞÜM

Sosyal medya hesaplarında “AtmaVer” isminde oluşturulan gruplar üzerinden binlerce insanı tek bir yardım-dayanışma platformunda bir araya getiren Mersin, “Amacımız mümkün olduğu kadar az para harcamak ve elimizde olan eşyaları atmadan kullanıma hazır hale getirip ihtiyaç sahipleri ile buluşturmak. Bir nevi geri dönüşüm. İhtiyacınız olan bir şeyi bu gruplardan talep edebiliyorsunuz. Bu grupta insanlar kullanmadığı ama kullanılabilir eşyaları teklif ile bırakıyor talip olanlara da bizler ulaştırıyoruz kafemizden” dedi.

KURALLAR ŞART!

“Bizler de bu kafe de bu ürünlerin teslimatını gerçekleştiriyoruz” diyen Mersin, paketlerin ancak belli boyuttakileri kafe üzerinden yeni sahiplerine ulaştırdıklarını söyledi. Daha büyük paketler ve ev eşyaları gibi durumlarda taraflar arasında teslimatın gerçekleştiğini belirtti. Gruplarda belli başlı kuralların olduğunu, bu kurallar çerçevesinde iletişimlerin sağlandığını ifade eden Mersin, “Gruplarda kurallarımız da var elbet. Çünkü maalesef iyi niyetler her zaman olduğu gibi burada da suiistimal edilebiliyor. Paylaşım dışında muhabbet edenleri, rahatsız edenleri ve işi artık abartacak düzeyde eşya alanları engelliyoruz. Bunun yanı sıra buraya bırakılan paketlerin en geç bir hafta içinde gelip teslim alınması gerekiyor. Yoksa biz onu başkasına veriyoruz” diye konuştu.

‘İYİLİK VE GÜZELLİK BULAŞICIDIR’

Daha önce de yakın çevresi ile bu gibi çalışmalar içerisinde yer aldığını dile getiren Mersin, “Kafenin önüne bir askı koymuştuk ve arkadaş çevremiz ile birlikte kullanmadığımız temiz kıyafetlerimizi bu askıya astık. İhtiyacı olan da alıp gidiyordu. Kimisi gelip para vermek istiyordu. Ücretsiz olduğunu söylediğimizde ise şaşırıyorlardı. Bu durumdan etkilenenler ya bu yardım zincirine dâhil oluyorlardı ya da gidip başka bir iyilik yapma ihtiyacı duyuyorlardı” diye konuştu.

“İyilik ve güzellikler bulaşıcıdır” diyen Mersin, birilerini mutlu etmenin çok keyifli bir iş olduğunu ifade ederek, bu gibi yardımlaşmalar için mekanlara gerek duyulmadığını kaydetti. Az eşyanın insanları daha mutlu edeceğini belirten Mersin, paylaşmanın önemine de dikkat çekti.