DİYARBAKIR - Çınar'da emniyet binasına yönelik bomba yüklü araçla yapılan saldırıya ilişkin açılan davada sanıklardan biri tahliye edilirken, bir sanık ise tutuklandı.
Diyarbakır'ın Çınar İlçe Emniyet Amirliği ile lojmanına 13 Ocak 2016’da bomba yüklü araçla düzenlenen, biri polis 6 kişinin hayatını kaybettiği, 48 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyla ilgili açılan davanın yargılamasına başlandı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, haklarında 7’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanıklar İzzet Özen, Mustafa Argın ve Harun Doğan’ın yanı sıra bu davada tutuksuz yargılanan ancak başka bir suçtan dolayı tutuklu olan Nurettin Cengiz hazır bulundu. Patlamada yaralanan polisler C.B. ve Y.K’nin müşteki olarak katıldığı duruşmayı sanık yakınları da izledi. Duruşma salonunda yoğun önlem alan polis, salona girenlerin üzerlerini aradı.
‘BU OLAY ÜZERİME YIKILMIŞ KABUL ETMİYORUM’
Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasıyla başlayan duruşmada sanıkların savunmasına geçildi. Duruşmada ilk savunma yapan Harun Doğan, suçsuz olduğu halde 14 aydır cezaevinde olduğunu belirterek, “Hayatım mahvoldu. Öncelikle bu olayı kınıyorum. Bu olay üzerimize yıkılmış. Bunu kabul etmiyorum” dedi. Olay günü Diyarbakır’dan Batman’a aracıyla dönerken yolunu şaşırarak Çınar ilçesine gittiğini belirten Doğan, yolu sormak için ilçedeki bir fırına gittiği sırada çatışmanın yaşandığını, korktuğu için fırına sığındığını söyledi. Çatışmanın ardından ellerinde el feneri olan asker ve polislerin fırına gelerek kendisini gözaltına aldığını ifade eden Doğan, kafasına silah dayayıp kendisini yere yatırdıklarını, darp ettiklerini belirtti. Mahkeme başkanının, “Ellerinde TNT kalıntıları çıkmış. Buna ne diyorsun?” şeklindeki soruya Doğan, “TNT’nin ne olduğunu bilmiyorum. Gözaltına alınırken beni yer yatırdılar. Bundan çıkmış olabilir” cevabını verdi. Psikolojik sorunları olduğunu ifade eden Doğan, beraatını talep etti.
‘AK PARTİ ÜYESİYİM, SEÇİMLERDE AK PARTİ’YE ÇALIŞTIM’
Ardından savunma yapan İzzet Özen ise, patlamanın olduğu karakolun 150-200 metre yakınında olan kıraathaneyi 10 yıldır işlettiğini belirterek, patlama nedeniyle korktuğu için kıraathaneden çıkmadığını söyledi. Kıraathaneye gelen asker ve polislerin kendisini gözaltına alarak patlama nedeniyle kırılan camların üzerine yatırdığı için dizlerinden ve yüzünden yaralandığını ifade eden Özen, askeri tabura götürüldüğünü, feci şekilde darp edildiği için bilincini kaybettiğini, nezarethanede kendisine geldiğini anlattı. Özen, “Patlama nedeniyle korktuğum ve evime gidemediğim için 15 aydır cezaevindeyim. Bir suç işlemeden burada çekiyorum beraatımı talep ediyorum” dedi.
AK Parti üyesi olduğunu belirten Özen, seçimlerde AK Parti’nin sandık kurulu üyesi olarak çalıştığını, işlettiği kıraathaneyi seçimler için AK Parti’ye tahsis ettiğini sözlerine ekledi.
Patlamada yaşamını yitiren Esra K’nin eşi polis C.B. ise patlamanın yaşandığı sokağın kapatılması ve karakolun etrafının bariyerlerle kapatılması için defalarca yazı yazıldığını, ancak bir sonuç alamadıklarını söyledi. C.B., patlamada kendisinin yaralandığını, kan kaybı nedeniyle bayıldığını belirtti. Patlamanın yaşandığı alana gelen itfaiye ve AFAD görevlilerinin şikâyetçi olduğunu söyledi.
BİR SANIĞA TAHLİYE DİĞERİNE TUTUKLAMA
Diğer sanıklar Nurettin Cengiz ve Mustafa Argın ise Kürtçe bilen tercüman olmadığı için savunma yapmadı. İddia makamı ise tutuklu sanıkları tutukluluk halinin devamına ve Nurettin Cengiz’in tutuklanmasına karar verilmesini talep etti. Avukat savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık İzzet Özen’i tahliye ederken, başka bir davadan tutuklu bulunan Nurettin Cengiz için tutuklama kararı verdi. Diğer sanıkların da tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı eksikliklerin tamamlanması için Haziran ayına erteledi.