MARDİN - Nusaybin'de evinin bulunduğu Zeynelabidin Mahallesi’ndeki yasağın kısmi olarak kaldırılmasının ardından mahallesine giden İbrahim Nezir, evi yerine bomboş araziyle karşılaştı.
Mardin'in Nusaybin ilçesinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı ile birlikte tel örgülerle çevrilen Kışla ve Zeynelabidin mahallelerindeki yasak kısmi olarak kaldırıldı. 8 ay aradan sonra tellerin bir kısmının kaldırıldığı evlerinin bulunduğu mahallelerine giden yurttaşlar, evleri yerine enkazı bile kaldırılan boş arazi ile karşılaştı.
25 YILLIK EMEKLE İNŞA ETMİŞTİ
Evinin son durumunu görmek için yaşadığı Zeynelabidin Mahallesi’ne giden ancak bomboş arazi ile karşılaşanlardan biri de 67 yaşındaki İbrahim Nezir. Yaşlı adamın 25 yıl boyunca verdiği emekle inşa ettiği evinin yerinde bugün yeller esiyor.
Tüm emeklerinin kepçe darbeleriyle yıkılmasının üzüntüsü içerisindeki Nezir, yasağın kaldırılmasından sonra gözaltına alındığı polislerin ajanlık dayatmasına maruz kaldığını, kabul etmeyince ise tutuklanıp 3 ay cezaevine konulduğunu da anlattı.
Tıpkı 90'lı yıllardaki koruculuk dayatması gibi, bu sefer de MİT ajanı olması için gözaltında baskıya maruz kaldığını aktaran Nezir, "Hiçbir suçum olmamasına rağmen, yasaktan sonra gelip evimin etrafını sardılar. 3 ay cezaevinde tuttular. Daha sonra bana MİT ajanı olmam için dayatmada bulundular. 'MİT ajanı olmasan sen bilirsin. 12 buçuk yıl ceza yersin' diye tehdit ettiler. Kabul etmedim. Ancak tutuklanıp 3 ay cezaevinde kaldıktan sonra adli kontrol şartı ile serbest bırakıldım" diye anlattı.
Onun gibi aynı mahallede yaşayan Yusuf Bayar’ın (65), yıllarca Suudi Arabistan'da çalıştıktan sonra inşa ettiği iki katlı evi de yıkıldı. Evinin çatışmalar sırasında darbe görmemesine rağmen devlet tarafından yıkıldığını söyleyen Bayar, yıllarca yaşadıkları sokakların bile artık tanınamaz hale getirildiğini kaydetti.
‘NE VAR NE YOK DÜMDÜZ ETTİLER’
Yalnızca evlerin değil, bağ ve bahçelerin de enkaz dönüştürüldüğünü söyleyen Bayar, tepkisini ise "Eşyalarla birlikte ne var ne yok dümdüz ettiler. Tahrip ettikleri yalnızca evler de değil. Buraların hepsi yemyeşildi, ama nar ağaçları, üzüm ağaçları ne var ne yok hepsini kökten kestiler. Evleri yıktıktan sonra, demirleri de toplayıp gidiyorlardı. Bir ton demir için milletin evini talan ettiler. Biz onlara ‘istediğiniz kadar demir verelim size ama evimizi yıkmayın' diyorduk. Ama gaddar bir düşman var karşımızda" sözleriyle dile getirdi.
Her iki mahalledeki evler yıkıldıktan sonra yasak kaldırılırken, halen yasağın sürdüğü Fırat ve Abdulkadirpaşa mahallelerindeki evlerin ise yıkımına devam ediliyor.